12 yöresel ürün uluslararasında tescillendi
AHİKA, üretimin teşvik edilmesi, geleneksel üretim ve pişirme yöntemleri, unutulmaya yüz tutan yöresel ürünlerin korunması maksadıyla proje hazırlayarak, merkezi İtalya'da bulunan Slow Food Biyoçeşitlilik Vakfına başvurdu.
Değerlendirme sürecinin ardından Aksaray'ın yöresel ürünlerinden "Aksaray tulum kebabı", Eşmekaya koyun yoğurdu", Gelveri ekmeği", Kırıkkale'den "Delice doğal kaynak tuzu", "Kılıçlar soğanı", Kırşehir'den "Kırşehir çirleme", "Cemele biberi", Nevşehir'den "Ayhan patlıcanı" ve "Nevşehir simidi" ile Niğde'den "Darboğaz kirazı", "Niğde dermason fasulyesi" ve "Bor söğürmesi"ni içeren proje onaylanarak, ürünler lezzet etiketi ile tescillendi.
AHİKA Genel Sekreteri Bekir Varol, AA muhabirine, "Ark of taste"nin ürünlerin uluslararası bilinirliğinin arttırılması ve üreticilere destek olunması açısından önem taşıdığına vurgu yaptı.
AHİKA'nın fayda sağlayıcı projeler hazırlayarak faaliyet yürüttüğü beş kentte hizmet yarışına devam ettiğini belirten Varol, çalışmayla Türkiye'den bu etiketi alan ürünlerin arasına Orta Anadolu'dan yenilerinin eklenmesinin heyecanını yaşadıklarını belirtti.
Firmalardan bu ürünlere talepler gelmeye başladı
Aksaray, Kırıkkale, Kırşehir, Nevşehir ve Niğde'ye özgü 20 ürün için yaptıkları başvurudan 12 ürünün onay aldığını, 8 ürünün de değerlendirme aşamasında olduğunu kaydeden Varol, şu şekilde konuştu:
"Bu etiketleme sisteminin ana amacı ülkelerin kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel ürünlerini, biyoçeşitliliği ve geleneksel üretimi korumaktır. Bir taraftan da tarım ve yerel üreticileri destekleyeme yönelik etiketleme sistemi. Farkındalık oluşturmayı, bu yöresel ürünlerin uluslararası camiada tanınırlığını artırmayı hedefliyoruz. Devamında bu ürünlerin restoran ve gıda üreten firmalarca kullanımının artmasıyla kırsal kalkınmayı geliştirmeyi amaçlıyoruz. Özellikle İstanbul'daki restoranlardan talep gelmeye başladı. İtalya, Fransa gibi Avrupa ülkelerinde de bu ürünlerin kullanımını sağlamaya yönelik çalışmamız var. AHİKA olarak bölge içi ve bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltmaya yönelik proje yürüyoruz hem de diğer KOBİ ve kuruluşların yürüttüğü projelere finansal destek sağlıyoruz. Doğrudan yerelde yaşayan insanlara dokunup onların gelir ve istihdamını artıracak faaliyetleri yürüterek kalkınmaya katkı sunmaya çalışıyoruz."
Varol, 2024 ve 2025 yıllarında farklı ürünlerle ilgili de Slow Food Biyoçeşitlilik Vakfına başvurmayı planladıklarını sözlerine ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.