Koşucu, Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı sebebiyle yaptığı yazılı açıklamada, akciğer kanserinin hızla artan ve erkeklerde prostat, kadınlarda meme kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanser türü olduğu vurgusunu yaptı.
Akciğer kanseri belirtilerinin yerleşim yerine göre değişiklik gösterebileceğini aktaran Koşucu, şunları kaydetti:
"Sık tekrarlayan akciğer enfeksiyonu, sürekli nefes darlığı, hırıltılı solunum, geçmeyen ve artan öksürük, kanlı balgam, iştah kaybı ve zayıflama, göğüs ağrısı, ses kısıklığı, yutma zorluğu, kol, sırt ve omuz ağrısı, göz kapağı düşüklüğü, ateş, yüz ve boyunda şişme başlıca belirtileridir. Baş ve kemik ağrısı, yorgunluk ve halsizlik sıkça görülür. Akciğer kanserinin başlıca nedenleri ise tütün ürünleri, genetik geçiş, asbest, silika gibi maden gazı, hava kirliliği, tüberküloz, akciğerlere radyoterapi uygulanması, kronik akciğer hastalıkları, arsenik, nikel, krom gibi bazı metaller olarak sıralanabilir."
Tedavinin belirlemesinde en önemli faktörün, kanserin tipi ve evresi olduğunu söyleyen Koşucu, kanserin görüntüleme yöntemleriyle tespit edildikten sonra kesin tanının biyopsinin ardından konulduğunu ifade etti.
Koşucu, uygun hastalarda cerrahi yöntemle kanserin bulunduğunu, cerrahi işleme elverişli olmayan hastalara ise kemoterapi veya radyoterapi uygulanabildiğini belirtti.