Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte 106 kişinin gözaltına alındığı operasyona ilişkin ilk kez konuştu. Tunç, “Darbe ifadesini kullanmak ve sokak çağrıları yapmak kabul edilemez” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Ekrem İmamoğlu, bu sabah evinden yüzlerce polis eşliğinde gözaltına alındı. İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına toplumun pek çok kesiminden gelen tepkiler sürerken Meclis genel kurulu yarına kadar ertelendi.
Ankara’da CHP Genel Merkezi önünde toplanan vatandaşlar ve partililer tepkilerini dile getirirken CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu’na destek olmak amacıyla İstanbul’a gitti. İstanbul'da öğrenciler ve vatandaşlar protesto gösterilerinde bulunurken İzmir’de de vatandaşlar tepkilerini sokağa çıkarak gösterdi.
BAKAN TUNÇ: İKİ SORUŞTURMA VAR
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'tan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından ilk açıklama geldi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç şu ifadelere yer verdi:
Soruşturmalar kapsamında aralarında İBB Başkanı'nın da olduğu 106 şüpheli hakkında gözaltı kararı verilmiştir. 2 soruşturma vardır. İBB Başkanı'nın da aralarında bulunduğu 7 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Bu soruşturma da terör örgütüne yardım iddiası vardır. Diğer soruşturmada da çıkar amaçlı suç örgütü kapsamında rüşvet, ihaleye fesat karıştırma suçlarını işledikleri iddiası vardır.
"KANUNLAR KARŞISINDA HERKES EŞİTTİR"
Soruşturma dosyalarında MASAK raporları, tanık beyanları ve deliller mevcuttur.
Türkiye bir hukuk devletidir. Yargı yetkisi bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır. Kanunlar karşısında herkes eşittir. Mahkemeler bağımsızdır. Kimse mahkeme ve hakimlere emir ve talimat veremez.
"SOKAK ÇAĞRILARI ASLA KABUL EDİLEMEZ"
Soruşturma evresi gizlidir. Başlatılan soruşturmalarla ilgili olarak dosyalara vakıf olmadan değerlendirmelerde bulunmak doğru değil. 'Darbe' gibi ifadelerle nitelendirmek son derece tehlikelidir ve kabul edilemez. Sokak çağrıları yapmak asla kabul edilemez.
Yargı huzurunda hesap vermek ve savunma yapmak herkes için zorunlu ve bir haktır.
"SORUŞTURMAYI ERDOĞAN'LA İLŞİKİLENDİRMEK HADSİZLİKTİR"
Soruşturmayı Cumhurbaşkanımızla ilişkilendirmek hadsizliktir. Bu durum asla kabul edilemez. Sağ duyuyla hareket etmek gerekir. Yargının vereceği karar saygıyla karşılanmalıdır.
Soruşturmanın gizliği ortadan kalktığında her şeyi kamuoyu öğrenecektir. Bu nedenle bugünden peşin hükme varmak doğru değildir.