AY DOĞDU ÜZERİMİZE VEDA N TEPELERİNDEN

Rasül-ü Ekrem, cuma namazını kıldıktan sonra.Devesine binip, Medine’ye doğru çıktı yola.Yolun her iki tarafı da insanlarla doluydu,Bütün Medine halkı, bayram sevinci yaşıyordu.Akrabası Neccar oğulları başta olmak üzere,Yolun...

Rasül-ü Ekrem, cuma namazını kıldıktan sonra.

Devesine binip, Medine’ye doğru çıktı yola.

Yolun her iki tarafı da insanlarla doluydu,

Bütün Medine halkı, bayram sevinci yaşıyordu.

Akrabası Neccar oğulları başta olmak üzere,

Yolun her tarafı dolmuştu, bakmak için Rasül’e.

İçten gelen sevgiyle, tezahürat yapıyorlardı,

O büyük Peygamber,güzel karşılanmaya layıktı.

Kimse zorlanmadı, içten gelen bir sevgi-coşkuyla,

O mubarek insana koşuyorlar kaşılamaya.

Rasülullah geçerken, yolun sağında ve solunda,

Buyrun Ya Rasülallah diye, da’vet ederler o anda.

Hoş geldin, safa geldin diye iltifat ediyorlar,

O da bu güzel iltifata, karşılık veriyorlar.

Küçük masum yavrular, yeni elbisesini giymiş,

Rasülullah geliyor diye, sevinip şenlik etmiş.

Kadınlar Medine evlerinin damına çıkmışlar,

Bir ağızdan ilahi söyleyip, O’na renk katmışlar.

”Biz Neccarzâdelerin kızlarıyız, Ya Rasülallah,

Senin komşuluğun ne güzel olur, Ya Habiballah.”

O gün şu neşide Medine ufkunda yükseliyor,

Kadın, kız, erkek, çoluk çocuk hepsi katılıyor.

”Ay doğdu üzerimize, veda tepelerinden,

Şükür gerekti bizlere, Allah’a da’vetinden.

Ey bizden seçilen elçi, Yüce bir Da’vetle geldin,

Sen bu şehre şeref verdin, ey sevgili hoş geldin.

Sen güneşsin, sen aysın, sen nur üstüne nursun,

Sen süreyya ışığısın, ey sevgili ey Rasül.”

”Dolunay veda tepelerinden çıkıp, bize doğdu,

Allah’a yalvaran bulundukça, şükretmek borç oldu.

Ey bize gönderilen Allah’ın Rasül’ü, hoş geldin,

Senin itaat olduğun emri, bize de getirdin.”

Herkes büyük Peygamberi misafir etmek istiyor,

Deveye tutunup, buyrun Ya Rasülallah diyor.

O gülümseyip, onların gönlünü hoş ediyordu,

Deveyi kendine bırakın, o ma’murdur diyordu.

Deve çökmüştü, Neccar’dan iki yetimin arsaya,

Rasülullah satın alıp, mescid yaptırdı oraya.

Rasül’ü Ekrem, konağımız burasıdır diyerek,

Devesinden aşağı indi, besmeleyi çekerek.

Ebu Eyyub-i Ensari’nin evlerine yakındı,

Rasül’ü Ekrem’i bu mubarek zâd, misafir aldı.

Ebu Eyyub-i Ensari’nin evi iki katlıydı,

Rasülullah’ı üst katta konuk etmek planıydı.

Fakat O, ziyaretine geleni, bahane etmiş,

Bütün ısrarlara rağmen, zemin katı kabüllenmiş.

Mescidin yanında, Hucurât-ı Saadet’e kadar,

Hazret-i Peygamber, bu evde misafirlik yaptılar.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Köşe Yazıları Haberleri