Badem şekerini bilirsiniz.
Kabuğundan ayıklanmış bademin üzerinin tatlı ile kaplanmış halidir.
İçi badem, dışı da tatlı olunca adı da badem şekeri oluyor.
Nereden çıktı bu badem şekeri diyenleriniz oluyordur.
150 yıldır ülkemiz ve milletimiz üzerinde oynanan oyunları bir kez daha hatırlatmak için hikayeli bir anlatım yapayım istedim.
***
Yolcu otobüsü şoförlerine en ilginç hikayelerini anlatmaları için düzenlenen programda orta yaşlı bir şoförün anlattığı hikaye programa katılanları gülmekten kırıp geçirdi.
Hikaye şöyle.
***
İstanbul'dan Maraş'a gitmek için Topkapı dan hareket ettik. O zamanlar otobüs terminali Topkapı daydı.
Afyon'a yaklaştığımız da arka koltukta oturan yaşlı bir teyze bana beş on dakika arası biraz yumuşamış badem veriyordu. Bende avucuma bırakılan bu bademi hiç bakmadan ağzıma atıyor bir-iki çiğnemeyle yutuyordum.
Ancak teyzenin badem verme işi ara- ara olduğundan ben yolun rahatlığını fırsat bilerek arkaya dönüp "teyze; Bademi tek, tek vereceğine bir avuç ver. Ben onu kendim rahatça yiyeyim. Böyle sıkıcı oluyor" dedim.
Bu sözlerin üzerine teyze de bana gülerek, "ah Evladım o badem şekeri. Dişlerim sıkıntılı olduğu için ben şekerini yiyorum. Bademini de sana veriyorum"
Bu hikaye bize çok şeyi anlatmıyor mu?
Hafızalarınızı bir tazeleyin.
Yerli otomobil, yerli uçak.
Traktör, İş makinaları, Akıllı telefonlar gibi teknolojik ürünler.
Bunlara çok ihtiyacımız yok mu?
Bu ürünleri en çok ithal eden ve kullanan bir toplum değil miyiz?
Ama üretemedik, ürettirmediler.
Yerli işbirlikçileri ile elimizi kolumuzu bağladılar.
Millet olarak bizi montaja mahkum ettiler.
Bu ürünleri ithal ettiğimiz için milyarlarca liramız bize düşmanlık yapan, vatan hainlerini ağırlayan Almanya ya gidiyor. Fransa ya gidiyor. ABD ye gidiyor. İtalya ya gidiyor. İngiltere ye gidiyor.
Kanımız emiliyor.
Bütçemiz deliniyor.
İki paralık Avrupalı bu ülkenin Dışişleri Bakanına 'Para lazım olunca bize gelirsiniz' deme terbiyesizliğinde bulunuyor.
Para bizim. Sömürü ile eline geçiriyor.
Yerli otomobil hikayesini hepiniz bilirsiniz.
Yerli uçak da ondan farklı değil.
Denk bütçe, Havuz Sistemi, Ağır sanayi hamlesi milletimizi prangadan kurtaracaktı.
Yolunu açacaktı.
Bizi montaja mahkum eden bu sistemi al- aşağı edecekti.
Balans ayarı çektirdiler.
Ancak millet şimdi bu ayarı bozacak. Bizi montaja mahkum eden sistemi yerli işbirlikçileriyle birlikte tarihe gömecek. Sistemi al-aşağı edecek.
Yıllardır bademin şekerini yediler.
Dişlerinin basmadığını da bize yedirdiler.
Hem de ıslatarak.