Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü ve Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Hümeyra Yerlikaya Aydemir, ekibiyle gerçekleştirdiği iki yıllık araştırmada, uykusuzluk yaşayan bireylerin bağırsak sağlığının da bozulduğunu ortaya koydu. Araştırma kapsamında, uykusuzluk tanısı alan 41 kişi ve sağlıklı 45 kişiye çeşitli testler, anketler ve analizler yapıldı.
Çalışma, uykusuzluk sorunu olan kişilerle sağlıklı bireylerin bağırsak sağlıklarını karşılaştırmak için kısa zincirli yağ asitleri ve zonulin proteini analizlerine odaklandı. Sonuçlar, uykusuzluk yaşayan kişilerin bağırsaklarında önemli sorunlar olduğunu ve kısa zincirli yağ asitlerinin sağlıklı kişilere göre daha düşük, zonulin proteininin ise çok yüksek olduğunu gösterdi.
Yapılan çalışmada, uykusuzluk çeken bireylerin sağlıklı bireylere oranla daha fazla şeker, margarin, omega-6 yağları, kızartma ve meyve suyu tükettikleri belirlendi. Prof. Dr. Aydemir, bağırsak sağlığının dünya genelinde önemli bir tartışma konusu haline geldiğini ifade etti.
"Bağırsak sağlığını etkileyen parametreler, hastalıklara göre nasıl değişir?" sorusundan yola çıkarak çalışmaya başladıklarını dile getiren Aydemir, "Bilim dünyası, bağırsakla birçok hastalığın ilişkili olduğunu söyledi ve mikrobiyotayı (sindirim sisteminde bulunan çok çeşitli bakteri, virüs, mantar ve diğer mikroorganizmalar topluluğu) inceledi. Bağırsaktaki bakterilerin sayısından ya da türünden çok onların ürettikleri maddelerin vücut sağlığını düzenlediği anlaşıldı." ifadesini kullandı.
"Bağırsak sağlığı kötüyse uykumuz etkilenebiliyor"
Aydemir, Selçuk Üniversitesi ve Konya Teknik Üniversitesi'ndeki akademisyenlerle işbirliği yaparak, 2 yılı aşkın bir sürede mikrobiyota metaboliti olan kısa zincirli yağ asidinin, yani bağırsaktaki bakterilerin ürettiği maddelerin ölçümünü standardize ettiklerini belirtti.
Aydemir, farklı hastalık gruplarındaki bireylerin bağırsaklarındaki değişiklikleri incelediklerini belirterek şunları ifade etti:
"İlk veriler, uykusuzluk üzerine insomnia (uykusuzluk) hastalarında yaptığımız çalışmayla geldi. Araştırmamız, uluslararası Journal of Psychiatric Research'de yayımlandı. İki kişiden birinin uykusuzluk sorunu yaşadığını biliyoruz. Uykusuzluk için çay, kahve, psikolojik rahatsızlıklar gibi bir sürü şeyi sorumlu tutabiliriz ama bunların dışında biz yeni bir pencere açıyoruz. Bu da bağırsak sağlığı.
Bağırsak sağlığı kötüyse uykumuz etkilenebiliyor. Bağırsaktaki bakteriler bazı maddeler üretiyor. Mesela kısa zincirli yağ asitleri, bu maddeler hormon etkisi gösteriyor, hormon gibi davranıyor ya da hormonları etkiliyor. Bağırsaktaki bakterilerin ürettiği maddeler, beyne kadar gidip, bazı komutlar veriyor. Bunların uykuyu etkileyebilecek kadar güçlü olduklarını gözlemledik."
"Lifsiz besleniyoruz ve buna bağlı olarak da uykusuz kalabiliyoruz"
Aydemir, çalışmada yalnızca uykusuzluk yaşayan 41 kişi ile sağlıklı 45 kişinin belirli testlerden geçtiğini belirterek, elde ettikleri sonuçların oldukça belirgin farklılıklar gösterdiğini vurguladı.
Aydemir, çalışma grubundaki bireylere beslenme alışkanlıklarıyla ilgili de sorular yöneltildiğini belirterek, şu bilgileri paylaştı:
"Kısa zincirli yağ asitleri dediğimiz, bağırsaktan üretilen yapıları baz aldığımızda, uykusuzluk sorunu yaşayanlarda bağırsak sağlığının daha kötü olduğu sonuçlar elde ettik. Bu insanların diyetlerine baktığımızda şeker ağırlıklı, rafine karbonhidrat temelli olduğunu gördük. Biz ne kadar rafine gıda tüketirsek tam gıdadan, liften uzaklaşırsak o zaman bağırsaklarımız bozuluyor.
Lif tüketerek daimi ve düzenli serotonin mekanizmanızı çalıştırabiliriz. Serotonin çoğunlukla bağırsaklarda salgılanıyor. Bunu yapan da bakteriler. Lif içeren, sebze, tam tahıl, baklagiller yemeliyiz. Bunlar kısa zincirli yağ asitlerini ya da bağırsaktaki iyi bakterileri yükseltecek yiyeceklerdir. Küresel bir sorun, kötü besleniyoruz, lifsiz besleniyoruz ve buna bağlı olarak da uykusuz kalabiliyoruz."