Çalışanların zaman zaman çeşitli sebeplerle kullanamadığı yıllık izinlerin risk altında olduğu bildirildi. Uzmanlar, izinlerini kullanmayanlara ''paranız yanmasın'' diyerek uyarılarda bulundu.
Habertürk'ten Ahmet Kıvanç'ın haberine göre, bazı işverenler, kullanılmayan izinlerin ücretini ödememek için çeşitli yöntemler kullanıyor ve işçiyi, kullanmadığı izni kullanmış gibi gösterebiliyor. Ancak, işçinin yıllık iznini kullandığını kanıtlama yükümlülüğü işverene ait olduğu için, çalışanın hakkı gasp ediliyor.
İşverenler, izinlerin kullandırıldığını imzalı bir izin defteri ya da benzeri belgelerle kanıtlamak zorunda. Ancak, bazı işverenler fiilen kullanılmayan izinler için işçiden yazılı beyan alabiliyor. Yargıtay, bu tür belgelerin varlığına rağmen iznin fiilen kullanılıp kullanılmadığı belirsiz olduğunda, mahkemelerin işçinin beyanını dikkate alması gerektiğine dair kararlar verebiliyor.
İŞTEN AYRILDIKTAN SONRA 5 YIL İÇİNDE İZİN ÜCRETİ TALEP EDİLEBİLİR
Çalışanlar, işten ayrıldıklarında kullanılmayan izinlerin ücretini talep edebiliyor. İş akdinin nasıl sona erdiği bu konuda fark etmiyor. İşçi, işveren tarafından haklı bir neden olmadan işten çıkarılsa bile kullanılmayan izinlerin ücreti, son alınan ücret üzerinden ödeniyor.
İzin ücretinin talep edilmesi için işten ayrıldıktan sonra 5 yıl içinde başvuru yapılması gerekiyor. İşveren ödemeyi yapmazsa, 5 yıl içinde dava açılabiliyor. Beş yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra izin ücreti talep edilemiyor.
İşini kaybetme korkusuyla iznini kullanmadığı halde işverenin baskısıyla belge imzalamak zorunda kalan çalışanların ise işten ayrıldıklarında izin parasını alabilmek için kanıt toplaması gerekiyor. Yıllık ücretli izinli gösterilen günlerde fiilen çalıştığını kanıtlayan işçiler, dava açarak bu haklarını alabiliyorlar.