Sarayönü Ziraat Odası Başkanı Engin Çelik, tarımsal sulamada kullanılan elektrik maliyetinin ikiye katlandığını gündeme getirerek tepki gösterdi. Geçtiğimiz yıl 50 bin lira elektrik ücreti ödenen kuyuya, bu yıl aynı kullanım ile 100 bin lira elektrik faturası geldiğini belirten Çelik, devletin çiftçiye sahip çıkmadığını söyledi. Ekonomik krizin faturasının çiftçiye çıkarıldığını kaydeden Çelik, katlanan mazot, gübre ve elektrik ücretlerinin çiftçiyi üretimden uzaklaştırdığını ifade etti. Çelik yaptığı açıklamada, "Devlet destek diyor, ürüne zam diyor, kaşıkla verip kepçeyle geri alıyor. Bize elektriği, mazotu, gübreyi ucuz versinler, biz başka destek mestek istemiyoruz. Böyle giderse insanlar artık üretmeyecek" dedi.
Sarayönü’nde sulama kuyusu bulunan çiftçiler yüksek elektrik zamlarından dolayı tarımsal sulama maliyetinin iki katına çıkmasından dert yanıyor. Çiftçiler, sulama tarifelerine yapılan yüzde 90'a varan zamların ardından tarlasını nasıl sulayacağını düşünüyor. Gübre ve mazottaki zam yağmuruna yetişemeyen çiftçiler, sulama ücretlerinin de ikiye katlamasıyla maliyetler altında eziliyor. Kuru tarımdan para kazanamayan çiftçiler, bu maliyetler karşısında sulu tarımdan da uzaklaşıyor.
Çiftçi zamların altında kaldı
Sarayönü Ziraat Odası Başkanı Engin Çelik, yaptığı açıklamada sulama maliyetinin geçen yıla göre iki katına çıktığını söyledi. Bu oranda bir zamla çiftçinin başa çıkmasının mümkün olmadığını kaydeden Çelik, "Bu görülmüş bir zam değil. Çiftçinin çiftçiliği bırakması için devlet elinden geleni yapıyor. Çiftçi bunun altından nasıl kalkacak. Birisi çıksın bunu açıklasın. Çiftçiye resmen ekme, dikme, üretme, tarlanı sat otur diyorlar. Çiftçi kazandığını götürüp gidip suya mı versin? Mazot, gübreyle uğraştığımız yetmez gibi bir de üstüne elektrikteki bu durum tam oldu.” şeklinde konuştu.
Elektrik, mazot ve gübre ucuzlamalı
Çiftçinin ana maliyet kalemlerinin mazot, gübre ve elektrik olduğunu vurgulayan Çelik, şunları söyledi: "Bu ana maliyetlerin fiyatı düşürülmezse çiftçi bu işin altından kalkamaz. Geçtiğimiz yıldan bu yana bu üç kalem de yüzde yüz zamlandı. Devlet bu işe neden bir el atmıyor anlamıyoruz. Çiftçi üretmesin mi? Samanı ithal eder duruma geldik. Ülke tarımı tamamen çökmüş durumda ama devlet hiçbir şey yapmıyor. Biz çok büyük bir şey istemiyoruz. Yat sefası yapan zenginlerle aynı fiyattan mazot alsak yeter bize. Çiftçi ürettiğinde sadece ürünü satıp cebini dolduracak diye düşünenler yanlış düşünüyor. Çiftçi üretirse çiftçiden çok devlet kazanır. Dışa bağımlılık azalır. Ülkenin parası kasasında kalır. Ama biz ithalat meraklısı bir ülke olduk çıktık."