Sarayönü’nde Ekim ayının sonuna yaklaşılırken çiftçiler henüz ekim mesaisine başlayamadı. Birçok çiftçinin tek gelir kaynağı olması ve yılda sadece bir defa ürün alınması nedeniyle ekim zamanının iyi belirlenmesi büyük önem arz ediyor. Büyük bir sermaye sıkıntısı yaşayan çiftçiler ne yapacağını kara kara düşünüyor.
Henüz geçtiğimiz yılın borcunu kapatamayan birçok çiftçi, tarlalarını yeniden nasıl ekeceğini düşünüyor. Doların yükselişinden dolayı tohum, mazot ve gübre fiyatları zirve yaparken çiftçilerin çoğu tarlalarının ancak yarısını ekebileceğini söylüyor.
Masrafların altından kalkamıyoruz
Girdi maliyetleri nedeniyle bir hayli zorlandığını anlatan çiftçi Yusuf Piliç, “Tarlaları bu zamana kadar ekmemiz lazımdı ama daha toprağı bile sürüp hazırlamadık. Gübre, mazot, tohum alınacak. Daha eski borçlarımızı ödemedik. Yenisinin hakkından nasıl geleceğimi bilmiyorum. Şimdi yeni ekim için nereden para bulacağız. Çıkış yolu arıyoruz. Eksem mi ekmesem mi diye düşünüyorum. Ekmesek ertelenmiş borç var, eksek işin içinden çıkamıyoruz. Masraflar çok ağırlaştı. Ekin ekmek için bin litre mazot almam lazım. Bin litre mazot 6 bin 700 lira. Daha buna gübre atılacak. Ekerken dönüme en az 30 kilo gübre atmam lazım. Tahlillere bakılırsa 50 kilo atmak lazım. 10 bin lira da gübreye lazım. 7 bin lira da tohum. Ekeceğim tarlayı yarıya düşürdüm. Daha bahar gübresini, ilacı hesaba katmıyorum. Şimdi birde enflasyon oyunu oynayıp mahsule düşük fiyat verecekler. Ne yapacağımızı kara kara düşünüyoruz.” dedi.
Geçen yılın borcunu düşünüyoruz
Eski borcunu kapatabilirse tarlalarını yeniden ekebileceğini kaydeden çiftçi Sami Kaya, “Mazot çok pahalı. Gübreyi, tohumu alamadık. Kuraklıkta cabası. İstediğimiz yağış yok. Tarım Kredi Kooperatifi’ne borcumuz var. Ödeyebilirsek yeniden kredi çekip tohum, mazot, gübre alacağız. Alamazsak bahara kalacak. Harmanda kaldırdığımız borçların bir bölümüne gitti zaten. Yağmur beklediğimiz kadar yağsaydı toprak yumuşardı. Toprak yumuşayınca mazot gideri yarıya düşer. Kasım’ın ortalarına kadar zamanımız var ama daha tarlaları da hazırlayamadık. Eksek de harmana mahsul para eder mi bilmiyorum. Çiftçi harmanda çıkan ürünü satıp borcunu ödemek zorunda olduğu için istedikleri düşük fiyattan yine ürünümüzü elimizden alırlar.” şeklinde konuştu.
Yetişebileceğimiz kadarı ekeceğiz
Tarlalarının tamamını ekmeye gücünün yetmeyeceğini belirten Osman Çakıcı, “Her şey çok pahalı. Mazot, gübre, tohum aldı başını gidiyor. İşin içinden nasıl çıkacağımız düşünüyorum. Hepsini ekemem bu sene. Yetişebildiğimiz kadarını ekeceğiz. Yiyeceğimiz kadarını kaldırabilirsek şükredeceğiz. Tarlaların yarısından azını ekebilirim bu sene. Hepsini ekmeye ne para yeter ne güç yeter. Bin liraya arpa satıyoruz. 1600-1700 liraya tohum alıyoruz. Zaten sertifikalı tohumda alamayacağız. Kendi buğdayımızı çalkayıp ekeceğiz.” dedi.