Sarayönü’nün kronik sorunlarından bir tanesi haline gelen koku sorunu insanları rahatsız etmeye devam ediyor. Yıllardır koku probleminde bir arpa boyu bile yol alınamazken, tüm yaptırımlar yetersiz kalıyor. Pis kokulardan en çok Saraç mahallesi etkilenirken, kokuların yayıldığı saatlerde ilçe yaşanmaz bir hala geliyor. Saraç mahallesi muhtarı Ferhat Çetinkaya, yaptığı açıklamada, “Bu koku insanları delirtecek kadar iğrenç. Cinnet geçirme noktasına geliyoruz. Tüm girişimlere rağmen bir sonuç elde edilemedi. Demek ki kokunun sorumlularının gücü, devletinde, siyasi gücünde üzerinde.” dedi.
Sarayönü’nde yıllardan bu yana pis kokularla başı belada olan ilçe halkının kokuyla imtihanı devam ediyor.
Yıllardır, bu koku problemlerinin çözümünde bir arpa boyu bile yol alınamazken, tüm yaptırımlar yetersiz kalıyor. Hiç bir sonucun alınamadığı koku çıkmazında, ilçe yöneticilerinin geçtiğimiz yıllarda yaptığı girişimler hiçbir etki göstermedi.
Pis kokulardan en çok etkilenen Saraç mahallesinin muhtarı Ferhat Çetinkaya, bıçağın artık kemiğe dayandığını söylüyor.
Hiçbir sonuç alınamadı
İlçede yıllardan beri en büyük şikayet konularının başında koku sonunun gelmesine rağmen hiçbir çözüm üretilemediğini kaydeden Çetinkaya, yaptığı açıklamada, “Yıllardır süregelen bu kokuyla mücadele ediyoruz. Bir platform kuruldu. Bundan da bir sonuç alamadık. Bu kokuyu salanlar ne kadar siyasi baskıda olsa bu gücün üzerindeler. Biz kimsenin ekmeğiyle oynamak istemiyoruz. Kimsenin işyerinin kapatılmasını istemiyoruz ama onlarda insanların sağlığıyla ve huzuruyla oynamasınlar.” dedi.
Tutkun değiliz
İlçede yaşanan sorunlara karşı halkın tutkunluk göstermemesinden dert yanan Muhtar Ferhat Çetinkaya, “Ne yazık ki TOKİ 750 lira isteyince ayağa kalkıp toplanan insanlarımız sağlığı ve huzuru söz konusu olduğunda vurdumduymaz davranıyor.” şeklinde konuştu.
Böyle nereye kadar
Sarayönü halkının burun direklerini sızlatan koku hakkında herkesi harekete geçmeye davet eden Çetinkaya, şunları söyledi: "İnsanlarımız Bimer’e, Cimer’e toplu şekilde şikayet etsin bunu. Bir araya gelip sesimizi bir duyuralım. Bu işe bakanlarımız, milletvekillerimiz bir el atsın artık. Bu koku insanları delirtecek kadar iğrenç. Cinnet geçirme noktasına geliyoruz. Kokudan daha kötüsü, evin içine sinen kokuda çıkmıyor.”