Türkiye’nin tahıl ambarı Konya Ovası’nda, 2022 yılı hasat sezonunda hububat rekoltesi yaklaşık 2 buçuk milyon ton olarak gerçekleşti. Geçen yıla oranla yağışlarda ova genelinde ciddi oranda düşüş yaşanıyor. Yağışların düşmesiyle bu dönemde üretim yapılan bu alanlarda ise kuraklık, bilinçsiz sulama ve yer altı sularının çekilmesiyle baraj ve göllerde de su seviyelerinde ciddi oranda düşüşler meydana geldi.
Kuraklığın yanı sıra yer altı su seviyesindeki azalmaya bağlı oluşan yarıklar, Orta ve Batı Anadolu havzalarının önemli sorunlarından biri haline geldi.
Karapınar, Sarayönü, Çumra, Emirgazi ve Tuzlukçu’dan sonra Altınekin’de de obruklar ve derin yarıklar oluştu
İlçemiz komşu yerleşim birimlerinden Dedeler Mahallesi’nde oluşan ve uzunluğu 2 kilometreye yaklaşan yarıklar, bölge halkını endişelendiriyor.
Türkiye’nin tahıl ambarı olarak bilinen Konya Ovası’nda, yağışların düşük olması kuraklığa neden oldu. Yağışların geçen yıla oranla ciddi miktarda düştüğünü kaydeden uzmanlar, önümüzdeki günlerde yoğun bir yağışlı periyoda girilmesiyle hububatta zararın en az noktayla geçeceğini belirtiyor.
Sarayönü MYO eski müdürü ve Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Soylu, Ekim alanı ve ürün çeşitliliği açısından ülkemizin en önemli tarım bölgesi olan Konya Ovası’nda bu yıl geçmiş yıllara göre daha sıkıntılı bir hububat sezonu başladığını söyledi.
Kuraklık nedeniyle çiftçiler zor günler yaşıyor
Kışın yaşanan yağışların baharlık ürünlerin üretimi için de çok önem taşıdığını ifade eden Prof. Dr. Soylu, “Sezon olarak 2022’nin ekim sezonları özellikle Ekim, Kasım ve Aralık’ta geçen yıla göre yağış miktarları çok ciddi miktarda düştü ve şu anda Ocak ayının ortasındayız, kar yüzü görmedik, yağmur da yağmadı.
Bu nedenle çimlenme sağlanamadı. Özellikle kıraç alanlarda, yani sulama yapılamayan tarlalarda ekinler çok büyük sıkıntıya girdi. Henüz ekilen hububat tohumları toprak altında çimlendi ancak kuraklık nedeniyle yeryüzüne çıkamadı.
İyi çıkan alanlarda da ister istemez kardeşlenmenin daha zayıf gerçekleşmesine neden oldu. Yaşanan sıkıntılar önümüzdeki yılın hububat rekoltesini ciddi anlamda etkileyebilir. Verim düşüklüğü yaşanacak.
Önümüzdeki dönemde umudumuz özellikle bu zamandan sonra yoğun bir yağışlı periyoda girmek. Eğer böyle bir dönem gelirse inşallah zararı en az noktayla geçecek.
“Zorunlu değilse sulamayı önermiyoruz”
Sulu tarımda çok büyük bir sıkıntı yok. Ancak kurak periyot olarak gidince özellikle sulama imkanı olan çiftçilerimiz bu konuda dikkatli olmaları gerekir. Çünkü bitkiler daha çok küçük, gelişme döneminde geceleri çok eksi sıcaklıklar var. Bu dönemdeki sulamalar bazen fayda yerine zarar da verebilir. O yüzden acil bir durum yoksa kesinlikle bu dönemleri sulamayı önermiyoruz.” dedi.
Ekim yapamayan çiftçilere tavsiyeler
Ekim periyodunu geciktiren çiftçilere seslenen Prof. Dr. Soylu, “İnşallah bundan sonra yağacak yağışlar ekili alanlarda bitki gelişimine kısmen katkı ve geleceğe daha umutla bakmamızı sağlayacak.
Fırsat bulup ekim yapamamış olan çiftçilerimiz de bu dönemlerde yine toprak çok ağır değil, ekinlerini özellikle buğday ve arpa ekimlerini öteleyen çiftçilerimiz ekimlerini yapabilir. En azından bundan sonra yağacak yağmur ve kar yağışı ile beraber ilkbaharda bu atılan tohumlar da sağlıklı bir çıkış sağlayacaktır.” diye konuştu.