Geçtiğimiz hafta Devlet Bahçeli'nin yaptığı erken seçim çağrısı anında karşılık buldu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan erken seçime gidildiğini ve bu tarihin 24 Haziran olduğunu açıkladı.
Öncelikle hepimizin ortak temennisi olduğu gibi bu seçimlerin ülkemiz ve milletimiz adına hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.
Her ne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kararın yorumların aksine " MHP ile danışıklı dövüş" olmadığının altını çize çize söylese de alınan karar bence sürpriz olmadı.
Ekonomi uzmanları uzun bir süredir erken seçim olasılığından bahsedip mevcut yapı ile 2019 Kasım ayına kadar gidilemeyeceğini yorumlarını yapıyorlardı.
Nitekim geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanının da tepkisini çeken Mehmet Şimşek'in ekonomi ile ilgili olumsuz görüşleri de yine bir çıkış noktası gerektiğini gösteriyordu.
Bütün bunlara ilaveten döviz kurlarındaki sürekli artış piyasaları umutsuzluğa sevk ediyor ve olumsuz bir hava estiriyordu.
Diğer taraftan Ortadoğuda kaynayan bir kazan ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin sınır ötesi harekâtının ekonomik ve siyasi karşılığı aynı zamanda Amerika ile Rusya arasında kalan bir Türkiye.
Hepsini üst üste koyunca bir adım atmak gerekiyordu. Sonunda MHP destekli iktidar, daha doğrusu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçmişte her ne kadar erken seçim asla olmayacak, her zaman olduğu gibi zamanında yapılacak dese de erken seçim kararı almak zorunda kaldı.
24 Kasım akşamı sandıklardan ne çıkar bilemiyoruz. Çok bıçak sırtı bir durum. Ancak sonuç ne olursa olsun alınan erken seçim kararı bence doğru olmuştur. Aksi durumda ekonomik baskı bir güvensizlik ortamına neden olabilirdi.
***
Bu baskın bir seçim mi?
İktidar partisi bir anda neden seçim kararı aldı?
Sorun gerçekten ekonominin daralması mı?
Tercih siyasi bir hareket mi? Amaç İYİ parti'nin önünü kesmek mi? MHP'nin baraj sorunu mu var? Saadet Partisi seçimlerin kilit partisi mi olacak?
Neden 24 Haziran. Üniversite Sınavlarını bir hafta ertelettirecek kadar önemli bu tarih neyi ifade ediyor. Hesapta 2 tur var mı?
Bütün bu soruların karşılığını elbette ki önümüzdeki günlerde göreceğiz.
Ancak sorulması gereken başka bir soru da şu ki İktidara bu kadar çok tepki gösteren muhalefet partileri ve özellikle de CHP bu erken seçime ne kadar hazır?
Daha kendi adayını açıklamayan bir siyasi "Şaşırmadık, biz zaten bu erken seçimi istiyorduk, hazırız" diyebiliyor.
Seçimlerin öne alınacağını ekonomistler kadar, benim kadar sanırım CHPlilerde tahmin edebiliyorlardı.
Peki bu süreyi niye iyi kullanamadılar. Neyi bekliyorlardı ben anlayabilmiş değilim.
***
Kilit Adam: Devlet Bahçeli
Ecevit Hükümetindeyken ani bir çıkışla milleti sandığa götüren Bahçeli o dönemde AK Parti'nin önünü açan kilit adam olmuştu..
O seçimlerin ardından iktidara gelen AK Parti'ye ağır eleştirilerde bulunan Bahçeli bir anda çark etti ve AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tam desteğini açıkladı.
Şimdi geçmişte olduğu gibi yaptığı çıkışla millet yine sandığa gidiyor.
Bu çıkışının karşılığı ne olacak ve MHP'nin bu seçimlerin ardından alacağı oy oranını çok merak ediyorum doğrusu.
***
Pazar günü CHP'den taktiksel bir adım geldi. YSK kararını açıklamadan 2 saat önce 15 milletvekili CHP'den istifa ederek İYİ partiye geçti. İYİ parti de mecliste oluşturduğu grup sayesinde seçimlere katılma hakkı kazandı.
Ancak YSK da yaptığı açıklama ile İYİ Parti'nin de aralarında bulunduğu seçime girebilecek partilerin listesini açıkladı.
Soru şu ki CHP li vekiller İYİ Partiye geçmeselerdi YSK aynı kararı açıklayacak mıydı, yoksa CHP YSK'nın kararını bildiği halde mi bir taktik geliştirdi.
Bunu da bekleyip göreceğiz...
Ancak CHP'nin bu çıkışına karşı AK Parti kurmayları tarafından çok sert eleştiriler geldi.
Peki, MHP'de AK Parti'ye aynı desteği vermedi mi? Hatta seçim ittifakı diye bir sistem bile oluşturulmadı mı?
Bence biraz anlayış lazım....