Çankırı'da temmuz ayında başlayan ve 2023 yılı kazı sezonu çalışmalarının devam ettiği Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi"nde şimdiye kadar 8,5 milyon yıl öncesine tarihlendirilen yaklaşık 100 fosil bulundu.
Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi'ndeki kazı çalışmaları Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ayla Sevim Erol başkanlığında devam ediyor.
Çorakyerler'deki kazı çalışmalarından bugüne kadar 8,5-9 milyon yıllık geçmişe giden pek çok türe ait fosil bulundu. Bu yıl 10 Temmuz'da başlayan kazılarda hipparion olarak isimlendirilen at türlerine ait, yavru gergedan kafatası, bugünkü fillerin atalarına ait türlerin fosili, bizon benzeri büyükbaş boynuzlulara ait fosiller, zürafaların atalarına ait fosiller ve yabani keçilere benzeyen fosiller bulundu.
Kazı çalışmaları eylül ayının ilk haftasına kadar sürecek.
Prof. Dr. Ayla Sevim Erol, AA muhabirine, Çorakyerler kazı başkanlığını uzun yıllardır yürüttüğünü söyledi.
Bölgedeki fosillerin taşlaşmış sedimanın içinden dişçi aletleriyle kazılarak çıkarıldığını, o yüzden çalışmaların 22 yıldır devam ettiğini belirten Sevim Erol, "Bu bölgenin hemen hemen bütün altının fosil olduğunu düşünüyoruz. Devam edilirse onlarca yıl devam edilebilecek bir fosil yatağı." dedi.
[caption id="attachment_44089" align="alignnone" width="1024"]
Bu sezon kazılarda çeşitli hayvanlara ait 100 civarında fosilin bulunduğunu dile getiren Sevim Erol, şöyle konuştu:
"Hipparion dediğimiz atların iki türüne ait hem uzun vücut kemik parçaları hem kafa parçaları çıkarılıyor.
Gergedanlardan iki yavru gergedan kafatasını çıkardık. Yine bizim hortumlular dediğimiz günümüzün fillerinin atalarından türlere ait iskeletler, bizon benzeri büyükbaş boynuzlularla ilgili fosiller, zürafalarla ilgili buluntular, vücut iskeletleri bol miktarda çıktı. Onun dışında dağ keçilerine benzeyen türlere ait fosillerimiz var. Daha önceki yıllarda çıkan fosillerin devamı niteliğinde fosiller geliyor. Bunların hepsi 8,5 ile 7 milyon yıl arasında yaşamış türler. Bütün bu türler, bir katastrofik olay diyoruz, bir felaket sonrası kitle halinde ölen hayvan türlerine ait fosiller. O nedenle de bütün iskelet olarak değil de biraz karışık olarak birbirlerinin üstünde farklı türlerle ilgili buluntular şeklinde ele geçiyor ve aslında hem dünyanın hem ülkemizin en zengin tür çeşitliliğine sahip bir alan burası. 43 ayrı türümüz var, onun üzerinde hayvanlarda ailelere ait dediğimiz gruplar var. 43 türün içerisinde yırtıcılar, çift tırnaklılar, tek tırnaklılar var. Bugüne kadar toplan 4 bin 100 civarında fosil var şu anda. Bu tabii ki tanımlanabilir olanlar. Bir de bizim numarasız olarak elde ettiğimiz fosiller var. Yani 5 binin üzerinde fosilimiz var burada aslında."
Ödeneklerin az olması dolayısıyla çalışmaları küçük bir ekiple yürüttüklerini dile getiren Erol, çalışmaların hızlı ilerleyemediğini kaydetti. (AA)