Güneş ışığının içerisindeki Ultraviyole (morötesi) bölümü deri üzerindeki zararlı etkilerin sorumlusudur.
Başlangıçta tüm zararlı etkilerden Ultraviyole B (UVB) ”nin bir sorumlu tutulmuşsa da son zamanlarda UVA'nın da daha düşük güçte olmakla birlikte aynı zararlı etkilere sahip olduğu fark edilmiştir.
Bu etkiler beyaz ırk için geçerlidir ve ten rengi açıldıkça zarar oranı artar.
Uzun yıllar güneş ışığı altında kalındığında, alınan toplam doza bağlı olarak deride hasar oluşur, incelme, yer yer lekelenmeler görülür ve daha sonra deri kanseri oluşur. Bunlar en çok yüz ve dudakta görülür.
Aralıklı ve yüksek dozlarda, ani güneş yanıkları ise (özellikle çocukluk yaşlarında daha çok etkilidir) bir başka deri kanserine zemin hazırlar.
Deride leke ve ben oluşumu ile bu benlerin bir kısmının kanserleşmesi de söz konusudur.
Ayrıca uzun süreli, yüksek doz güneş ışığı, vücudun bağışıklık sistemini de zayıflatır. Fakat, hepsinden daha önemlisi derinin erken yaşlanmasına yol açar.
Deri, ince, gevşek, mat, buruşuk, kırış kırış, lekeli ve çabuk zedelenir bir durum alır ki bu dayanılası bir durum değildir.
Güneşin Zararlarından Korunmanın Yolları
Bilinmesi gereken ilkeler:
- Korunma ne kadar erken başlarsa o kadar yararlı olur.
- Kızarma, su toplama, soyulmalara neden olacak yanıklara hiçbir zaman yol açılmamalıdır.
- Kuru ve sık dokulu giysiler iyi koruyucudur.
- Bulutlu havalarda, gölgede, şemsiye veya saçak altında güneş ışınlarının %50'sinden fazlası süzülür, yansır ve yine zararlı etkilerini yaparlar.
- Yüksek yerlerde, denizde, kumda, karada etkilenme daha fazladır.
- Yüz ve eller için güneşten korunma yalnız tatilde, plajda değil, gündelik yaşamda, sokağa çıkılırken de yapılmalıdır.
- Güneşin dik olduğu saatlerde güneş altında mayo ile kalınmamalıdır. Bu saatler, gün ortasının 2 saat öncesi ve sonrası olarak kabul edilir, fakat bölgelere göre değişebilir. Pratik olarak saat 11 ile 15 arası sakınılması uygun olur.
- Güneşten korunmak için krem veya losyon şeklindeki koruyucu ürünler kullanılır. Bunlar, koruma güçlerine göre derecelendirilir ve bu derecelerin adı ''güneşten korunma faktörü''dür (Sun Protecting Factor = SPF) 1'den 100'e kadar değişik güçte koruma faktörlü ürünler bulunmaktadır. Kullanımda önemli olan nokta, ışığın altına çıkılmadan 20-30 dakika önce koruyucunun sürülmesi ve en az 3 saatte bir yenilenmesidir. Yeni ürünler, belli ölçülerde suya dayanıklı olmakla birlikte, denizde çok uzun süre kalındığında da yenilenmesinde yarar vardır.