Güney, günümüzde insanların keyif verici ve uyarıcı maddelerle tanışmasının korkutucu derecede kolaylaştığını belirtti. Özellikle gençlerin madde bağımlılığı riskiyle karşılaştığını söyleyen Güney, "Bağımlılık, sadece sağlık açısından değil aynı zamanda sosyolojik açıdan da olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Maddeye ulaşacak geliri kalmayan bağımlı bireylerde davranış bozuklukları, ailelerine ve çevresine karşı şiddet eylemleri, hatta hırsızlık ve gasp gibi adli vakalar ortaya çıkıyor" dedi.
Bağımlılık sürecinin uzmanlar tarafından takip edilmesi gerektiğini belirten Güney, "Bu noktada ailelerin ve toplumun üzerine önemli görevler düşüyor. Eski medeni kanunun 30. Maddesi'nde belirtildiği gibi, “Zararın önlenmesi, faydanın temininden evlâdır.” Madde bağımlılığının yaşı oldukça düşmüşken, hedef kitle olarak gençlerin üzerine yoğunlaşmak gerekmektedir" diye konuştu.
Gençlerin uyarıcı ve uyuşturucu maddelerden uzak durmaları için önleyici tedbirlerin alınması gerektiğinin altını çizen Güney, "Herhangi bir sosyo-kültürel veya sportif faaliyeti bulunmayan gençlerin, olumsuz ortamlarla savunmasız bir şekilde karşı karşıya kalmasına neden oluyor. Bu yüzden, bulunduğumuz çevrede gençlere yönelik eğitim, kültür ve sportif faaliyetlerin artırılmasının önleyici bir etki yaratacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Güney, bu tür faaliyetlerin düzenlenmesi ve sürekli hale getirilmesi için Milli Eğitim Müdürlüğü başta olmak üzere tüm kurum ve kuruluşların destek vermesi gerektiğini vurguladı. Dernek olarak, gençlerin kötü alışkanlıklardan uzak durabilmesi için çeşitli sportif faaliyetler ve sosyal etkinlikler düzenlemeye devam ettiklerini belirten Güney, “Gençlerimizin sosyal faaliyetlerinin artırılması, onların bu tehditlerden korunmasına büyük katkı sağlayacaktır. Sportif etkinlikler ve kültürel faaliyetlerle gençlerimizi kötü alışkanlıklardan uzak tutmak için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bir araya gelerek bu sorunların üstesinden gelebiliriz” dedi.