Amerika Suriye de PKK’nın değişik isimli teröristlerine yüzlerce Tır dolusu silah ve mühimmat göndermesinin ardından askeri eğitimlerini de vermeye başlamış.
Çünkü hedef Türkiye.
Yunanistan batı ve İsrail destekli silahlanma yarışını iyice hızlandırdı. Doğu Akdeniz ve Ege de savaş çığırtkanlığı yapar hale geldi.
Niye? Çünkü hedef Türkiye.
Rusya Suriye ve Libya da çevreleme yerleşmesi çabasında. Dili olanlara Kars ve Ağrı dağının Rusya ya dönmesi söylemlerini başlattı.
Hedef Türkiye.
Avrupa Birliği ülkeleri Almanya ve Fransa’nın özellikle askeri malzemelerdeki gizli ambargosu, diğer ülkelerle birlikte artarak devam ediyor.
Neden ? Çünkü hedef Türkiye.
İç piyasa da halkı isyana teşvik edercesine pahalı ürün satma yarışı iyice kontrolden çıktı.
Hedef Türkiye.
Terörle mücadele yaparsın orantısız güç diye önünü keserler.
Ahlaklı ticaret diye çağrı yaparsın ‘baskı var’ diye üzerine çökerler.
Hangi ülkede öğrenci kılıklılar Üniversite Rektörü’nün makam arabasının üzerine çıkıp kamu malına zarar verebilir.
Belediye otobüslerini yakıp, halkın mal ve can güvenliğini sağlama görevini yapan asker ve polisi katledebilir.
Yıllarca sözde Ermeniler öldürüldü diye siyasi rant koparma mücadelesi verdiler.
Niye?
Çünkü hedef Türkiye.
İçimizdeki vatan hainleri ile birlikte yıllardır bizi sindirdiler.
Kendi ülkemizde elimizi kolumuzu bağladılar.
Onların ülkelerinde neler oluyor bi, anlatayım.
Sadece Yunanistan’dan iki küçük örnek vereyim.
Kavala'da (Yunanistan) Pargalı İbrahim Paşa Cami, Agios Nikolaos (Aziz Nikola) Kilisesine dönüştürüldü.
Yunanistan'ın başşehri Atina'da, Osmanlı eseri Fethiye Camii, bugün sergi salonu olarak kullanılıyor.
Yunanlılardan bu iki eserle ilgili bir ses duydunuz mu?
Hangi batı ülkesine bunlara bu iki eserle ilgili ‘Yanlış yaptınız’ dedi.
Bizde olsa yerli işbirlikçiler ile birlikte batı ayağa kalkardı.
Niye?
Çünkü hedef sadece ve sadece Türkiye.
Ermeni göçünü sözde katliam diye içimizdeki hainlerle birlikte bize siyasi baskı kuranlar benim ecdadımın yaşadığı şu vahşeti hiç dile getirmediler.
Bundan tam 200 sene önce günümüzde Yunanistan sınırlarında kalan Tripoliçe şehrinde Yunan isyancılar on binlerce masum Türkü katletti.
Bizde bu konularla ilgili çalışan fazla olmayınca İngiliz tarihçi Walter Alison Phillips Tripoliçe katliamı hakkında yazdığını aktarıyorum.
"Üç gün boyunca şehrin sakinleri, bir vahşi çetenin kötülüğüne ve keyfine bırakıldı. Yaş ve cinsiyet ayrımı yapılmadı. Kadınlar ve çocuklar, öldürülmeden önce işkencelere tabî tutuldu. Katliam o kadar büyüktü ki; Kolokotronis kapıdan hisara kadar atının ayaklarının yere hiç dokunmadığını söyledi. Şehirdeki Yunan zaferinden sonra yol kenarları cesetler ile doldu. Kadınların ve çocukların bulunduğu Müslüman kitleleri, yakınlardaki dağlarda sığır gibi doğrandı."
William St. Clair katliam sırasında Tripoliçe'de bulunan yabancı subayların gördüklerini böyle anlatmıştır:
"10 bin üzerinde Türk öldürüldü. Paralarını sakladığı şüphe edilen tutsaklar işkence edildi. Kolları ve bacakları kesildi ve ateşin üzerinde yavaş yavaş kızartıldılar. Hamile olan kadınların karınları kesildi, kafaları kesildi ve köpek kafaları bacaklarının arasına sokuldu. Cumadan pazara kadar hava çığlık sesleriyle doluydu.. Bir Yunan 90 kişiyi öldürdüm diye övünüyordu.
Haftalarca aç bırakılan Türk çocukları çaresiz yıkıntıların arasında koşarken Yunanlar tarafından yere atıldılar sonra vuruldular.
Su kuyuları cesetlerle dolduruldu.
Yunanistan'daki Türkler arkalarında az iz bıraktılar. 1821 ilkbaharında dünyanın geri kalanı tarafından arkalarından gözyaşı dökülmeden ve fark edilmeden aniden yok oldular. Bir zamanlar Yunanistan'ın bütün ülkenin etrafına dağılmış büyük bir Türk nüfusuna sahip olduğuna bile inanmak zordu. Bu ailelerin arasında varlıklı çiftçiler, tüccarlar, memurlar yaşıyordu ve yüzlerce yıl boyunca burada yaşamış ve buraları kendi yurtları olarak kabul etmişlerdi.. Kasıtlı ve acımasızca öldürüldüler ve hiçbir zaman da pişmanlık gösterilmedi."
Afganistan'da görev yapan İngiliz birliklerine tercümanlık yapan Afganların söylediklerini duydunuz.
Ne dediler.
“ABD Afganistan'da kendine çalışanları geride bıraktı”
Fransa Cumhurbaşkanı Macron ne dedi.
“Cezayir'de bizimle Cezayirliler'e karşı savaşan Cezayirliler'i korumadık.”
İşbirlikçiler bunun anlamı ne biliyormusunuz?
Sömürgeciler kullanır ve atar
Sevinmeyin bunların hakkından biz geliriz.
ABD’ye de, Rusya da, İsrail’e de, Yunanistan’a da hadlerini bildiririz.
Örnekleri var.
Tarihte yaşanmışlıkları var.