Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) enflasyon verilerini açıklamasının ardından emekli ve memur maaş zamları belli olmuş, memur ve memur emeklilerine yüzde 49,25, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine 37,57 oranında zam açıklanmıştı. Emekliler arasında oluşan fark, toplumun birçok kesiminde tepkilere neden olurken, hükümet farkın kapanması için çalışma başlatmıştı.
Emeklilere verilmesi için çalışma yapılan refah payı ile ilgili ilk açıklama Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’dan geldi. Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde Ekonomi Haber Müdürleri ile bir araya gelen Yılmaz, ekonomiye ilişkin açıklamalarda bulunarak, SSK, Bağ-Kur ve memur emekli aylıkları için “SSK, Bağ-Kur ve memur emekli aylıklarını dengeye taşıyacağız. Bunun için kanuni düzenleme ihtiyacı var. En düşük emekli maaşı olan 7 bin 500 lira için ne yapabileceğimizi çalışıyoruz. Önümüzdeki günlerde Kabine'de ele alınacak” açıklamasında bulundu.
“İMKANLARIMIZA BAKMAKA ZORUNDAYIZ”
İşçi ve Bağ-Kur emeklilerine ek zam çalışmalarında son durum hakkında bilgi veren Yılmaz, “Bir defa Cumhurbaşkanımızın bir genel prensibi var o prensip çerçevesinde bu 20 yıl hep hareket edildi. O da şu; hiçbir zaman çalışanları, emeklileri enflasyona ezdirmemek, bu ana prensibimiz. 20 yılımıza baktığınızda da bunu fiilen uyguladığımızı görürsünüz. İmkanlar oluştukça da bunun üzerinde olabildiğince çalışanlara, emeklilere destek olmak ana prensibimiz hiçbir zaman değişmedi.
Enflasyona çalışanlarımızı, emeklilerimizi de ezdirmemek ve çalışanlardan, emeklilerden yana bir bakış açısıyla her zaman bu meselelere yaklaşımımız bu bizim ana felsefemiz, politikamız. Bunu yaparken tabii ki gerçekçi bir şekilde imkanlarımıza da bakmak durumundayız. Bunu derken sadece kamunun imkanlarından bahsetmiyorum, kamu artı özel. Bütçe imkanları ve ekonominin genel imkanlarıyla toplumsal talepler arasında bir denge oluşturmak durumundasınız” dedi.
EMEKLİLER ARASINDAKİ FARKIN SEBEBİNİ AÇIKLADI
Memur maaşlarındaki artış ve memur emeklilerine yönelik artışın belli olduğunu hatırlatan Yılmaz, “Ocakta enflasyonun belli olmasıyla birlikte enflasyon farkı ve toplu sözleşmeden gelen rakamla birlikte işte yüzde 50’lere yakın bir rakam gerçekleşmiş oldu. Bu niye bu dönem biraz daha farklılaştı? Bu dönem SSK, Bağ-Kur’la emekli aylıklarının biraz daha fazla farklılaşmasının sebebi şu: Geçen yıl en düşük memur maaşını belli bir seviyeye çekerken, seyyanen bir artış yapıldı biliyorsunuz. Seyyanen artışlar da enflasyona yansımıyor dolayısıyla, enflasyon farkı biraz daha bu seneye özgü bir şekilde yüksek olmuş oldu memurlar için böyle bir durum söz konusu, yani oradaki artışın seyyanen yapılmasından kaynaklı bir durum olduğunu söyleyebilirim” diye konuştu.
YASTIK ALTINDAKİ ALTINLARI ÇIKARIN ÖNERİSİ!
Tasarruf sahiplerinin, evde tuttukları altınlarının hiçbir getirisi olmadığını belirterek, altın ve dövizin yastık altından çıkarılmasını istemeyen Yılmaz, “Tasarruf sahibine bir defa bir getirisi olmuyor. Makroekonomi anlamında da bu tasarrufların üretken alanlara destek olmasına engel olmuş oluyoruz. Ben bazen söylüyorum, Amerika dolarını evinizde tutuğunuzda Amerika'ya sıfır faizle kredi açmış oluyorsunuz, yani hiçbir bedel almadan Amerika'ya sonuçta sıfır faizle bir kredi vermiş oluyorsunuz. Bu diğer dövizler için de geçerli, altın için de geçerli.
Burada sorunumuz şu: İnsanlar altın alır, döviz alır, başka bir şey alır onunla ilgili bir yorum yapmıyorum. Sisteme dahil olmalı bunlar, bir şekilde bu tasarruflar üretken alanlara kanalize edilebilmeli ve bu yolla hem makroekonomimize katkıda bulunmalı bu kaynaklar hem de bunları elinde tutan tasarruf sahiplerine daha fazla getiri sağlamalı, ikisini aynı anda gözeten bir yaklaşım olmalı" ifadelerini kullandı.