Bugün sizlerle hayatımızda mutlaka rast geldiğimiz veya rast gelmek zorunda kaldığımız insanlardan ya da insan olduğunu iddia eden müsveddelerden bahseden bir yazı paylaşacağım. Yazıyı okuduğunuzda hayatınızda bu çeşit insanların var olduğunun farkına varacaksınız. Kim bilir belki o insan şu anda yanınızda oturuyor belki az önce selamlaştınız belki yan sınıfınızda ders anlatıyor belki karşı masanızda oturuyor belki de en iyi dostunuz olduğunu zannettiğiniz kişi… Belkileri çoğaltabiliriz ancak sonuç değişmez, kısacası bunlar topumun müsveddeleridir.
Bazı zorunlu hallerde bu tarz insanlarla muhatap olmak zorunda olsanız da ortada herhangi bir zorunluluk yoksa bu müsveddeleri ait olduğu yere göndermekte yarar var. Göreceksiniz o zaman hayat biraz daha güzelleşecek, stresiniz azalacak, belki de onlarla tanıştıktan sonra bozulan psikolojiniz düzelmeye başlayacak.
İyi niyetiniz yüzünden bu insanlara sabretmeyin dostlar. Karşılarında olduğunuz gibi davranın ve bu gereksiz oksijen israflarını hayatınızdan çıkarın. “Ya arkadaş sen kimden bahsediyorsun, hele bi anlat!” dediğinizi duyar gibiyim. Öyleyse lafı daha fazla uzatmadan gelin bu müsveddeler nasıl insanlarmış bir bakalım.
Yukarıda bahsedilen müsveddeler narsisittir. Kendi niteliklerini abartır, diğer insanları aşağı görerek başkaları üzerinde otorite kurmaya çalışırlar, değer görme gibi temel psikolojik ihtiyaçlarını tatmin edemedikleri için bu eksikliklerini telafi etmek maksadıyla güç elde etme peşinde koşarlar. Kişisel amaçlarına ulaşmaya odaklandıkları için yalan söyleme temayülleri yüksektir. Bu eğilimler Makyavelizm nitelikleriyle bütünleşir ve daha da belirgin hale gelir.
Adını ünlü İtalyan siyasetçi ve yazar Niccolo Machiavelli'nin Prens adlı eserinde vurguladığı strateji, taktik ve bakış açılarından alan Makyavelizm, kişilik özelliği olarak ele alındığında yeri geldiğinde yalan söylemeyi, hileye ve aldatmaya başvurmaktan çekinmemeyi, insanları ve durumları kendine yarar sağlayacak şekilde manipüle etmeyi, bencil, çıkarcı ve sinik bir tutum sergilemeyi ifade eder.
Karanlık üçlünün son halkası psikopati ise ahlak dışı davranma, vicdan azabı çekmeme, insani ilişkilerde bağlılık geliştirme ve sadakat göstermede başarısızlık, uyumsuzluk, başkalarıyla geçinmede zorluk çekme saldırganlık ve dürtüsel (fevri) davranışlarla karakterize edilir.
Başkalarına zarar verme ve kötülük yapma eğilimi gösteren insanlarda bu kişilik özelliklerinin hepsi ya da birkaçı farklı oranlarda bulunmaktadır. Bu satırları okuyan herkes kendisinin de zaman zaman benzer eğilimler sergilediğini düşünebilir. Oysa burada kastedilen, kişinin baskın biçimde narsist kişilik özelliklerine sahip olması (karakter, mizaç) ve sadece düşüncede kalmayarak, eylem ve fiillerle de bu yapısını hayata geçirmesidir. Bu nedenle normal insanlar ile narsist kişilik özelliğine sahip kişileri ayırt etmede, açık fikirlilik ve eleştiri kabul etme, dışa dönüklük, nevrotiklik düzeyi, uzlaşmacılık ve vicdani hassasiyet gibi ek etken ve göstergelere başvurulmalıdır.
_______________
Yararlanılan Kaynak: Fırat YAŞA, İmparatorluğun Öteki Yüzleri, Koç Üniversitesi Yayınları, İstanbul 2020, s.80-81.