Konya turizmine yeni kan: Mağara turizmi

Dünya genelinde Mevlana Müzesi ve kültür turizmi ile bilinen Konya, mağaralarıyla yeni bir turizm alanı oluşturmaya aday. Dünyanın dört bir yanından ziyaret i çeken Tınaztepe, Balatini ve Suluin gibi mağaralar, Konya’nın mağara turizminin gelişmesine öncülük ediyor

Mevlana Müzesi ve her yıl Aralık ayında gerçekleştirilen Şeb-i Arus törenleriyle kültür turizminde öne çıkan Konya, turizme açılan mağaralarıyla da dünyanın dört bir yanından ziyaretçi çekiyor.

Konya-Antalya kara yolunda bulunan, 1968'de Fransız bir bilim insanı tarafından keşfedilen 22 kilometre uzunlundaki Tınaztepe Mağarası "doğa harikası" olarak Konya’nın mağara turizminde önemli rol oynuyor.
Gezilebilen bölümü 1580 metre olan mağarada, taban-tavan arası yükseklik farkı yer yer 65 metreye çıkıyor. Mağaradaki galeriler ziyaretçilerine görsel şölen sunuyor.

Mağaranın işletmesini yürüten şirketin genel müdürü Bayram Çelmeli, 2004'te ziyarete açtıkları mağaranın tefrişatını kendi imkanlarıyla yaptıklarını belirterek, "Mağaramızın tespit edilmiş uzunluğu 22 kilometre ama gezilebilen bölümü yani bizim tefrişatını tamamladığımız bölümü 1580 metredir. Mağaramız 1968 yılında Fransız bir bilim adamı Michael Bakalowichz tarafından keşfedilmiş, o zamanın imkanlarıyla bir kroki hazırlamış. Bu mağarayı diğer mağaralardan ayıran bir özelliği var. İçerisinde nehir var. Özellikle bahar aylarında süzülen yağmur ve kar sularıyla içeride göl ve şelale oluşuyor. Bu zamanla, buradaki sarkıtların, dikitlerin de oluşmasını sağlıyor" diye konuştu.

Her yıl yerli ve yabancı binlerce ziyaretçiyi ağırlayan mağaranın yaşının 230 milyon yıl olarak tespit edildiğini dile getiren Çelmeli, “Sarkıt veya dikitin bir santimetresinin oluşması için gereken süre 100 yıl. Az çok oradan yaşını tahmin edebiliyoruz" dedi.

Çamlık Mağaraları
Konya'nın önemli bir diğer mağarası da Derebucak ilçesi sınırlarında yer alan ve 2022'de milli park ilan edilen Çamlık Mağaraları bölgesindeki Balatini Mağarası.

Gösterişli bir yapıya sahip olan mağarayı turizme kazandırmak amacıyla yürütülen aydınlatma ve tefrişat çalışmalarında sona gelindi. Mağaranın bulunduğu bölgedeki arazinin sarplığı, yaban hayatı açısından elverişli habitatlar oluştururken yörede koruma altındaki yaban keçileri de görülebiliyor.

Beyşehir Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Mustafa Büyükkafalı, civarda 20'ye yakın irili ufaklı mağaranın bulunduğunu söyledi.

"Çamlık Mağaraları" olarak adlandırılan inlerden en büyüğünün Balatini Mağarası olduğunu ifade eden Büyükkafalı şöyle konuştu:
"Balatini içeriği daha iyi olan bir mağara, tam mağara tutkunlarının istediği 2 kilometrelik bir parkuru olan mağara. Burada Bizans ve Roma dönemine ait kalıntılar da var. Mağaranın özelliği şu; girdiğiniz zaman 1 kilometre sonra sarkıt ve dikitlerin inanılmaz güzelliğini, renklerini görüyorsunuz.

Diğer mağaralara göre farklı oluşumların olduğunu görebiliyorsunuz. Mağara sularla dolu, ilerlerken bir anda suya düşüyorsunuz, buna 'cadı kazanı' deniyor. Buradan bir an önce kurtulmanız gerekiyor ve ona göre ekipman bulundurmanız gerekiyor. Şimdi burası turizme kazandırılıyor."
Yine aynı bölgede yer alan Suluin Mağarası da Çamlık beldesinin 500 metre güneybatısında bulunuyor.

Yaklaşık 25 metrelik mağara girişi su dolu olduğu için içeri ancak botla girilebiliyor. İçeride dev kaya blokları arasından şelaleler yaparak ilerleyen sular, mağarada 150 metre ilerledikten sonra büyük bir göl oluşturuyor. Derinliği fazla olan göl, botla geçilebiliyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yerel Haberleri