İl Halk Kütüphanesi Salonu’nda gerçekleştirilen programda, Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, İbrahim Öcüt’ün ülkemizin çeşitli bölgelerinde görev yapmış ve son olarak Nahcivan Din Hizmetleri Ataşeliğinden emekli olmuş bir isim olarak alışılmışın dışında tebliğ yöntemleriyle hizmet ettiğine dikkat çekti. Güçlü, “Kültürel ve entelektüel bir perspektife sahip, bürokratik bir yapıya bürünen İbrahim hocam çok sayıda ilgi çekici anı biriktirdi” dedi.
Programda söz alan İbrahim Öcüt, Kulu’da doğup ilkokulu burada tamamladıktan sonra Konya İmam Hatip Lisesi’ne kaydolmak istediğini ancak Nihat Erim hükümetinin İmam Hatiplerin orta kısımlarını kapatması nedeniyle liseyi İmam Hatip’te tamamladığını belirtti. Kur’an okumayı lise yıllarında öğrendiğini, MTTB ve Akıncılar cemiyetlerine ilgi gösterdiğini ama olaylara karışmadığını söyledi. Sesinin güzel olması sebebiyle Hulusi Baybal hocaya götürüldüğünü ve zikirlerde ilahiler söylediğini aktardı.
Yüksek öğrenim için Arabistan’a gittiğini belirten Öcüt, Medine’deki Osmanlı vakıflarının çoğunun etkin olmadığını, yalnızca Beşir Ağa Medresesi’nin faaliyet gösterdiğini ve burada birçok İslam âlimiyle tanıştığını söyledi. Hanefiliği savunduğu için yurtta kalma cezası aldığını ve okuldan atılma tehlikesi yaşadığını fakat hocalarının desteğiyle bu durumu atlattığını dile getirdi.
Medine’deki talebelik yıllarında birçok ünlü hocadan eğitim aldığını ve Ali Ulvi Kurucu’nun bunların başında yer aldığını söyledi. Mehmet Zahit Kotku Efendi, Sami Efendi ve Ömer Kirazlı gibi önemli isimlerin de orada olduğunu belirten Öcüt, diğer İslam ülkelerinden gelen hocaların Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşünü ve onlardan sonra yaşanan yalnızlığı dile getirdiğini belirtti. Seyyid Kutub’un kardeşi Muhammed Kutub’un Osmanlı aleyhinde yaptığı konuşmalar üzerine İbrahim Sakka’nın müdahale ettiğini aktardı.
Mahmut Cevdet Hoca’nın Kabataş Lisesi’nde felsefe öğretmeni olarak zorla emekli edildiğini ve bu hocanın Volkan ve Doğan Güneş dergilerini çıkardığı için çeşitli zorluklarla karşılaştığını anlattı. Hakkında açılan dava nedeniyle akıl hastanesine gönderildiğini ve burada çeşitli eziyetler yaşadığını, ancak orada doktor olan bir öğrencisinin durumu öğrendiğini ve hocaya yardımcı olmaya çalıştığını söyledi.
Medine’deki medresede Cezeri ve Esad Coşan gibi hocaların misafir edilip sohbetlerinden yararlanıldığını belirten Öcüt, İlahiyat Fakültesini bitirdikten sonra Konya’ya döndüğünü ve uzun sakalına, kravat takmayı caiz görmediği zamanlara değindi. Diyanet İşleri Başkanı Tayyar Altıkulaç’ın olduğu dönemdeki mülakat sınavından ve verdiği ilginç yanıtlardan bahsetti.
Adil Küçük ile tanışmasını ve müftülük sınavındaki anısını anlatan Öcüt, sınavda Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı’nın faizle ilgili sözlerine itiraz ettiğini, bunun üzerine “Arada böyleleri de çıkıyor” şeklinde bir yanıt aldığını söyledi.
Erzincan Kemaliye’de göreve başladığını ve ardından Karaman Ayrancı, Cihanbeyli, Afyon Dinar ve Isparta İl Müftü Yardımcılığı gibi görevlerde bulunduktan sonra Beyşehir ve Meram Müftülüğü, Batman İl Müftülüğü, Çanakkale ve Muğla Müftülüğü gibi görevlerde çalıştığını aktardı. Her bölgede insanların dine bakış açılarını gözlemleyerek uyumlu davranışlar geliştirdiğini ifade etti.
Nahcivan’daki üç yıl süren Din Hizmetleri Ataşeliği görevini de anlatan Öcüt, orada hurafelerin fazla olduğunu ve bu sürecin ardından emekli olduğunu belirtti. Refah Partisi’nden milletvekili adayı olduğu yıllarda yaşadığı tecrübeyi anlatan Öcüt, partideki bir toplantıda Refah’ın din merkezli bir parti olarak algılandığını ve bu yüzden diğer kesimlerden oy alamadığını belirtti. Bu sözlerinin parti içindeki birilerini kızdırdığını ve adaylık sürecinin sonlandığını söyledi.
Program sonunda Dr. Mustafa Güçlü, eski Milletvekili Mustafa Kabakcı, Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Müdürü Bekir Şahin ve eski Müftü Mehmet Emin Parlaktürk, İbrahim Öcüt’e kitap ve teşekkür belgelerini takdim etti.