Değerli Dostlar,
Geçen hafta Pazar günü ilçemize Belediye Başkanı olarak seçilmiş olan Necati Koç kardeşimi tebrik ediyor ve biraz kendisinden bahsetmek istiyorum.
Öncelikle, kazandığı zafere ilave edilecek yegane bir süs olan “mütevazilik” kendisine çok yakışmıştır.
Sizlerde kendisini tanıdıkça daha fazla seveceksiniz…
Kendisiyle ilk tanışmamız yirmi yıl önce Nisan ayının ilk günlerinde olmuştu. Beş yıl boyunca, ailemden daha fazla zaman geçireceğimi, sır kutum ve sırdaşım olacağını anladığım bu kardeşimin tavırlarını, söz ve hareketlerini gözlemledim. Kendisini zaman zaman kalorifer kazanı başında, kimi zaman sabah çayını demlerken, bazen temizlik yaparken, telefon görüşmelerimi hazırlarken, beni hiç mahcup etmeyen asaletli duruşuyla misafirlerimizi ağırlarken, bütün dini ve milli bayramların kutlama hazırlıklarını yaparken, zaman zaman birlikte sevindiğimiz ve zaman zaman birlikte üzüldüğümüz konular hakkında bana fikirler verdiğini, destek olduğunu gördüm.
Çok kısa bir süre içerisinde değerli kardeşimin, toplum tarafından genel kabul görmüş bir ahlaka, kültüre, tavra ve adaba sahip olduğunu anladım. Bu sebeple kimsenin sırrını kimseye anlatmayacağını bildiğimden kendisine asla bildiklerini sormadım. Benim muhtemel sırlarımı da kimseye anlatmayacağına yürekten inandım. Beş yıl boyunca böyle de oldu zaten. Birlikte çalıştığımız zaman içerisinde birbirimize karşı en ufak kırıcı bir davranış ve sözde bulunmadık.
Belediye başkanlığımdan sonraki onbeş yıl boyunca Necati kardeşimin tavrında ve adabında en ufak bir sapma bile görmediğimi açık yüreklilikle söyleyebilirim. Necati kardeşimin tevazusu “dengeli” , ne eksik ve ne de fazla olup kararlı ve samimidir. Karakterini makamının esiri değil, makamını karakterine esir yapacağına, başkalarının kibrine asla hizmet etmeyeceğine, istişareye önem vereceğine, bazen risk almaktan korkmayacağına, kendisini kimseyle mukayese etmeyeceğine, cahilden asla ve asla nasihat dinlemeyeceğine, astlarına ve çalışanlarına motivasyon aşılayarak verimli çalışmalarını sağlayacağına, “fark edilebilir” seviyeyi aşmayacak bir yönetim otoritesinden asla taviz vermeyeceğine, rasyonel otoriteye bağlı kalarak tabiri caizse “boynuzun kulağı geçmesine" asla izin vermeyeceğine, bildiği doğruların azını veya çoğunu değil “ gerektiği kadarını” söyleyeceğine, kendinden verdiğinin “cömertlik“ fakat kendisine emanet edilenden verdiğinin “ ihanet ” olacağını bildiğine, bütün mahallelere götüreceği hizmetleri beş yıllık süreye yayarak nitelikli ve adaletli bir şekilde yürüteceğine, Belediye Başkanlığı süresince “kendisinin üzülmesine çok mutlu olacak olanları” da kalbinin ücra bir köşesinde tutup daima “temkinli “ olacağına, kendisini tanıyan birisi olarak katıksız ve şüphesiz inanıyorum.
Değerli Dostlar;
Bu yazdıklarım, Başkanımızın “hoşgörüsüne sığınarak” kefil olduğum insani yönleri ile ilgiliydi. Çalışma ve hizmet ile ilgili yapacaklarını zaman içinde hep birlikte göreceğiz. Doğru yaptıklarını alkışlayacağız ve daha iyilerini yapması için teşvik edeceğiz. Bazen eleştireceğiz ve eleştirilerimizi mutlaka duymasını sağlayacağız. Kendisinin Belediyecilik ve idarecilik ile ilgili tecrübe ve zihin deposuna güveniyoruz.
Kıymetli Dostlar ;
Başta yazmış olduğum gibi, biz kendisini çok seviyoruz. Umarım ki tanımayanlarda kendisini tanıdıkça daha fazla sevecek ve güveneceklerdir…
Kalın sağlıcakla…