Ne batıymış yahu?
Vallahi bizi yoruyorlar.
Asırlardır hiç durmuyorlar.
Ne oyunları bitiyor, ne de beklentileri.
Biri bırakıyor, diğeri başlıyor.
Şimdi de Hollandalı birisi geliyor İsveç’te, devlet korumasında Müslümanların yüce kitabı Kura’ı Kerim’i yakıyor.
Pardon, Danimarkalı birisi
Zaten fark etmiyor.
Ha Hollandalı, ha Fransalı, ha Danimarkalı, ha Almanyalı, ha Amerikalı, ha İsveçli
Hepsi birbirinin benzeri
Hepsi İslam ve Müslüman düşmanı.
Bugünden değil, taa ezelden beri.
Şimdi tezgâha bak.
Finlandiya ve İsveç’i NATO üyeliği için davet ettiler.Türkiye’nin onayı olmadan nasıl başaracaklarını da planladılar.
Önce, üçlü görüşme dediler.
Sonra, İsveç’te PKK terör örgütü propagandasını yaygınlaştırdılar.
Türkiye düşmanlığını alenen körüklemeye başladılar.
Buna da “Bizde sınırsız ifade özgürlüğü” var diyerek kılıf ayarladılar.
Ardından yüce kitabımız Kuran’ı Kerimi yaktırdılar.
Bu ilk değil, son da olmayacak.
Ancak rabbimin gönderdiği Kuranı yakanların sadece ellerinin değil, ciğerlerinin yanacağını bilmiyorlar.
Onların hedefi tarihte olduğu gibi Türkiye’yi kıskaca aldırmak.
Türkiye’nin NATO üyeliğini sorgulatmak. Türkiye’nin NATO'daki yerini ve politikalarını sorgulayan bir gündem oluşturmak.
Suudi Arabistan, İran, BAE, Mısır gibi halkı Müslüman olan ülkelerin ses çıkarmayacağını, çıkaramayacağını biliyorlar.
Damarımıza basıyorlar.
Sabrımızı zorluyorlar
Devlet korumasında hainlik yapıyorlar.
Ne mi olmuştu?
Danimarkalı provokatör siyasetçi Rasmus Paludan büyükelçilik yakınına polis koruması eşliğinde giderek, önce elindeki Kur'an-ı Kerim'le açıklama yaptı. Ardından Hz. Muhammed'e yönelik hakaret içeren bir karikatür açtı. Daha sonra da etrafında kendisini korumaya alan polis ekipleri sayesinde elindeki Kur'an-ı Kerim'i yaktı.
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg;"İfade özgürlüğü İsveç'te ve diğer tüm NATO ülkelerinde önemli bir değer, bu tür protestolar yasa dışı değil" diyerek bu alçaklığa çanak tuttu.
Avrupa ülkeleri liderlerinin sessizliği de bize çok yabancı değil.
Ürkütücü olmaya başladılar.
Terörle mücadelemize çomak sokma gayretini artırdılar.
Şunu unutuyorlar.
Eğer sabrımız taşarsa önümüze geçmek, hiç birisinin harcı değil.