Bugün de sizlerle buluşmaya bir fıkra ile başlayalım…
Adamın birini, ileri derecede yanıkla hastaneye kaldırmışlar. Doktor röntgenlere bakmış ki, vücudunda bir sürü kırık var. Elindeki sonuçlarla adama demiş ki;
- ‘Amca bu ne hal, vücudunda yanıkdan çok kırık var!’
Adam acı acı gülümsemiş ve demiş ki;
- ‘Evladım, beni küreklerle söndürdüler…!
Temel gıda maddelerine gelen zamları gördükçe aklıma bu fıkra geliyor.
TMO’nun Un Fabrikaları, Et ve Balık Kurumu’nun Yem Fabrikaları, Süt Fabrikaları, Sümerbank’ın tekstil fabrikaları, Sıvı Yağ Fabrikaları reklam olsun diye kurulmamış.
Bu ve bunun gibi halkın ihtiyacı olan üretimi yapan onlarca fabrika devletin sırtına yük diye satıldı. Şimdi o ürünler milletin sırtına yük oldu.
Koskoca bir millet Marketlere muhtaç oldu.
Patates soğanla başladılar. Şekere biraz uzandılar. Şimdi de sıvı yağ ile piyasayı zorluyorlar.
Yani, milletin sinir uçlarına dokunuyorlar.
Her ili, ilçeyi bırakın. Aynı isimle her sokakta bir tane market açarlarsa rekabeti ele geçireceklerini sokaktaki her insan bilir.
Bu pazar ağının verdiği güçle piyasanın ateşini bırakın kürekle söndürmeyi balyozla bile söndürmek istemezler.
Hububattaki stokçuluk.
Lisanslı depoculuk sistemi devreye girdi mi?
Girdi.
Kimin ne kadar ürünü var hepsi kayıtlı mı?.
Kayıtlı.
Peki sorun nerde ?
Vergi kaydı olmayan ama parası olan oturduğu yerden sisteme girerek depodan tonlarca buğday, arpa ve mısırı satın alıyor.
Tahminim stopaj da kesilmiyor.
Vatandaş aldığı ürünü bir müddet sonra istediği rakamı yazarak satışa sunuyor.
Piyasa bu rakamı biraz kabul etmiyor. Ama kısa bir süre sonra istediği rakamdan satış yapmaya başlıyor.
Bakıyor ki ürün gidiyor, hemen fiyatı yeniden artırıyor.
Mesele bu kadar basit.
Madem ki hububatta alış fiyatı veriliyor. Satış fiyatı neden verilmiyor?
Pazar büyüdü.
Üretim girdi maliyetlerinin dengesiz artışı yüzünden zorlanıyor.
Öyle olunca vatandaş kılıflı birilerinin vergi ödemeden trilyonlarca liralık kazanç elde etmesi kolaylaşıyor.
Bilmem anlatabildim mi?
Lafla peynir gemisi yürümüyor artık.
Uzmanlara gerek yok. Sebze ve meyve üreticisi ile hububat ve diğer ürünleri üretenlerden alınan bilgi çözüm yolu için yeterlidir.
Yoksa yasal boşluklardan yararlanmasını iyi bilen stokçular ve rantçılar milletin sırtına daha da fazla çökecekler.
Görünen köy kılavuz istemiyor.