*Aferim delisi : Övülmeyi seven kimseye söylenen hitap. Örnek : Pek aferim delisi gaç. Herkes kendini övsün diye ne yapacağını şaşırıyor.
*Apörle : Hoparlör. Örnek : Emmim (amcam), Sarayönü sokaklarında seyyar apörleyle :”Overlokçu “diye bağırıyor.
*Buhari : Evin bacası. Örnek : İnişde (enişte) evin buharisini temizlettin mi? Gışın soba tütmesin.
*Erinmek : Bir şey yapmaya üşenmek. Örnek : Erinme hay oğlum, kalk namazını kıl.
*Gade : Bardak. Örnek : Nenem: "Ak guzum iskemlenin üstündeki billor gadeyi (cam bardak) gap da gel, pek susadım." dedi.
*Gaygana : Yumurta, un, tereyağı, sütten yapılan, hafif yağda iki tarafı kızartılarak üzerine toz şeker veya reçel dökülerek yenilen bir nevi krep.
Örnek : Annem sabah kahvaltısında gaygana yaptı mı hepimiz gapışır, birden bire bitirirdik.
*Gidişmek : Kaşınmak. Örnek : Dizindeki yara kabuk bağlayınca pek gidişiyormuş.
*Gobi : İçerisi yün kırıntısı, pamuk kırıntısı, kumaş kırıntısı ile doldurulmuş hafif yorgan. Örnek : İrazziya (Raziye) gıı, şu gobiyi getir de üstüme ört, çok üşüdüm.
*Harmanbiş : Çocukların kümbet yapmak için toz ve toprak yığmak suretiyle, yığılan toprak üzerine bir yandan su serperken, bir yandan da kuru toprak dökerek kümbet yaparak, tekerleme söyleyerek oynadıkları eğlenceli oyun. Örnek : Çocukken hayatta harmanbiş oynar, "Harman biş, Keloğlan’ın başını biş" diyerek tekerleme söylerdik.
*Ildız Kökü : Yer Elması. Örnek : Bahçe duvarımızın kenarından ıldız kökü söküp datlı datlı yirdik.
*Istar : Halı, kilim dokuma tezgahı. Örnek : Istarın başına erkenden oturur ,kök boyasıyla boyanan iplerden halı, kilim dokurduk.
*İşşik : Kapı boşluğunun alt yanında bulunan alçak basamak, eşik. Örnek : İşşiğin önüne yatma yavrıım, iyi olmaz.
*Namazlağ : Üzerinde namaz kılınan seccade. Örnek : Ak yavrım, eskiden Sarayönü namazlağlarında koç boynuzu motifi dokunurdu.
*Pişkir : Elleri ve yüzü yıkadıktan sonra kurulamak için kullanılan geniş havlu, peşkir. Örnek : İrametlik (rahmetli) dedeme bakır leğenle ıbrığı getirir, abdest alınca pişkir verirdim.
*Seğirtmek : Koşmak. Örnek : Gomşunun uşağı diminnek (demin, az önce) elinde çenteyle (çanta) seğirterek gaçtı.
*Seroşlamak : Alkol alarak beynin dengesini bozmak ve bunun sonucu şuursuzca davranmak, sarhoş olmak. Örnek : İçip içip seroşlayınca, ne söylediğini bilemez hale geldi.
*Vurgunu yiğin gelesice : "Ölümü erken olasıca" manasında bir beddua. Örnek : Vurgunu yiğin gelesiceler, ormandaki ağaçları tutuşturup nice canlı hayvanları diri diri yaktılar.