Sarayönü’nün hafızasını Kulcabay tutuyor

Sarayönü, ilçenin hafızasını oluşturan önemli bir isme ev sahipliği yapıyor. 74 yaşındaki saat tamircisi Üzeyir Kulcabay, yıllardır sadece saat tamir etmekle kalmayıp, ilçede vefat eden her kişinin ismini, hangi mahalleden olduklarını ve ölüm tarihlerini büyük bir özenle kaydediyor.

2000 yılından itibaren başladığı bu anlamlı alışkanlık, bugün 2700'ü aşkın ismin yer aldığı bir "vefat defteri"ne dönüşmüş durumda.

Bir aile geleneği olarak başladı

Not tutma alışkanlığının babasından kendisine kalan bir miras olduğunu dile getiren Üzeyir Kulcabay, "Babam da her şeyini not almayı severdi. Bahçedeki mahsul miktarını, tavukların yumurtlama sayısını yazardı. O, hayatın her anını kaydeder, her detayını özenle not ederdi. Bu alışkanlık zamanla bana geçti. Ancak ben, babamın izinden giderek farklı bir yol seçtim; vefat edenleri yazmaya başladım. Babamın yazdığı gibi, hayatın her yönünü not almak bir tür sorumluluk ve bellek işiydi. Ben de bu geleneği, geçmişi hatırlamak ve ölüm gerçeğini unutmamak adına sürdürdüm" ifadelerini kullandı

Defterde yazan her ismin ayrı bir hikayesi var

Kendisinin yazdığı her ismin ve tarihin ardında bir anı, bir hikâye olduğuna dikkat çeken Üzeyir Kulcabay, "Bu insanları tanıyorum. Kimisi çocukluk arkadaşım, kimisi işyerimden tanıdığım bir müşteri, kimisi de selamlaştığım bir komşum. Her birinin ardında bir hatıra var. Unutulmamak, ölülerin yaşamaya devam etmesi için çok önemli bir şey” dedi.

Kulcabay, defterini açıp rastgele bir ismi gösterdiğinde, "Mesela Mustafa Amca, mahallemizin çok iyi bir terzisiydi. Herkesin düğününde emeği vardı, mahalledeki gençleri giydirirdi. Onun ölümünü duyduğumda hem üzülmüştüm hem de onun gibi birini tanıdığım için kendimi şanslı hissetmiştim” şeklinde hatırasını paylaştı.

Bu benim için bir dua ve minnet borcudur

Defterindeki her ismin başına "Allah rahmet eylesin" yazmayı bir dua ve minnet borcu olarak gören Üzeyir Kulcabay, "Ölümü hatırlamak önemli. Bu, yaşamın kıymetini anlamak için bir hatırlatma. Her gün yaşarken, telaşın içinde gerçekleri unuturuz. Bir işin peşinden koşarken, zamanın ne kadar hızlı geçtiğini fark etmeyiz. Ama bu defteri her açtığımda, hem vefat edenlere dua ediyorum hem de hayatın değerini bir kez daha anlıyorum. Bazen, ölümün gerçeğiyle yüzleşmek, insanın yaşadığı her anın kıymetini bilmesine yardımcı olur. Her gün birilerine dua etmek, onları hatırlamak, geride kalanlara da bir vefa borcu gibi hissediyorum. Hem geçmişi onurlandırmak hem de hayatın değerini unutmamamız gerektiğini hatırlatmak istiyorum” dedi.

Geleceğe miras olarak bırakacağım

Sarayönü’nün hafızasını tutmak ve geleceğe bırakmak için yaptığı işin büyük bir anlam taşıdığını belirten Üzeyir Kulcabay, "Belki yıllar sonra birileri bu defteri açıp geçmişe dair bir şeyler bulur. Torunlar, dedelerini burada görür. O zaman yaptığım işin değerini daha iyi anlayacaklar” dedi.

Her gün saat tamir etmeye devam ederken, defterine yeni isimler eklemeye de devam ettiğini belirten Kulcabay, bu uğraşının ilçenin tarihini, kültürünü ve insan hikâyelerini taşıyan önemli bir miras olduğunu ifade ederek, "Bu defter sadece isimlerden ibaret değil, her biri bir hatıra, bir yaşam öyküsü. Her gün biraz daha fazla isim ekliyorum. Yıllar sonra, belki bu defteri okuyan birisi Sarayönü’nün nasıl bir yer olduğunu, kimlerin yaşamış olduğunu öğrenebilir” ifadelerini kullandı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Hayatın İçinden Haberleri