Ulu Önder Atatürk’le ilgili sözleriyle tepki çeken ve Sultan II. Abdülhamid'in 4. kuşak torunu Berna Osmanoğlu'nun düğününde törende "Osmanlı'yı süren soysuzları da lanetle anıyorum" sözleriyle tepki çeken eski Refah Partisi Milletvekili Şevki Yılmaz’ın daha önce Atatürk’ü anma programlarına gitmemek için sahte rapor aldığı ortaya açıktı.
Şahitlik yaptığı düğünde adını anmadan Atatürk’e hakaret ve beddua eden, ardından daha önce Atatürk’e de "Selanik dönmesi" şeklinde hakaret ile beddualar ettiği bir görüntü daha ortaya çıkan Şevki Yılmaz, hakkında soruşturma başlatıldı.
Şevki Yılmaz’ın Rize’de belediye başkanlığı yaptığı dönemde milli bayramlara katılmamak için sahte sağlık raporu aldığı belirlendi.
Rize Belediye Başkanlığı yaptığı 1994’den sonra Atatürk’e saldırılarını sürdüren, hakkında mahkumiyet kararı verilmesi üzerine yurt dışına giden ve 2004 yılına kadar dönmeyen Şevki Yılmaz hakkında açılan soruşturmalarda da ilginç gelişmeler yaşandı.
İLK DOSYA KAPATILDI
Sözcü'den Saygı Öztürk'ün haberine göre, Atatürk’e yine hakaret ettiğine ilişkin haberler üzerine inceleme-soruşturma yapmakla görevlendirilen Mülkiye Müfettişi Rize’ye gitti. Burada, Şevki Yılmaz’ın ifadesini alması gerekirken kendisine yazılı olarak, “Atatürk’e hakaret edip etmediğini” sordu. Yılmaz da, Atatürk’e hakaret etmediğini öne sürdü ve ilk soruşturma dosyası kapatıldı.
İlk soruşturmadan hiçbir ceza almadan kurtulan Şevki Yılmaz, Atatürk aleyhine konuşmalarını sürdürdü. Bu arada Rize’de gazetecilik yapan bazı isimler, Yılmaz’ın hemen her konuşmasında Atatürk ve Cumhuriyet aleyhine olan söylemlerinden rahatsız oldu. Konuşmalarını videoya kaydetti, bu kişinin söylediklerini gazetelerine yazdı.
Yılmaz’ın sözlerini bazı gazeteciler İçişleri Bakanlığı’na bildirdi, Rize halkının belediye başkanının sözlerinden rahatsız olduğunu belirttiler. Bunun üzerine iddiaları araştırmak için Mülkiye Başmüfettişi Muhittin Aliz ve Müfettiş Melih Özay Rize’ye gitti. Rize Valiliği’nde ki bazı üst düzey görevliler, Şevki Yılmaz’ın ifadesinin alınması için gelindiğini öğrenince, “Gitmeyin, şarlatanın birisidir, ifade alınırken olay çıkarır” denildi. Aliz, “Ne demek, adam şarlatansa şarlatan. İfadesini almadan geri dönülür mü? Ayrıca gazetecileri çağıracağız. Bu kişinin açıklamalarını hem gazetelerine yazmışlar, hem videoya çekmişler” karşılığını verdi.
ATATÜRK BÜSTÜNE ÇELENK KOYMAMAK İÇİN KASABA DOKTORUNDAN RAPOR ALMIŞ
İki müfettiş gazetecileri davet etti. Ellerinde Şevki Yılmaz’ın Atatürk’e hakaretleri, Atatürk büstüne çelenk konulmamasıyla ilgili ne biliyorlarsa anlatmalarını istedi. Çoğu genç olan muhabirler, “Çekiniyoruz. Başımıza bir şey gelir” diye kaygılarını dile getirdi. Bunun üzerine Başmüfettiş Muhittin Aliz şunları söyledi: “Ben Başmüfettişim. Ne biliyorsanız söyleyin, kayıtların, bu konuda yazdığınız haberlerin bir örneğini bana verin.
Bunları kimseye vermeyeceğim.” Gazeteciler, müfettişin babacan tavrından, güven veren konuşmalarından etkilendi. Ellerinde bulunan kayıtlarını CD’ye çektiler, haber kupürlerini getirdiler. Bunların incelemesinde Şevki Yılmaz’ın başkanlığı döneminde tam 26 kez Atatürk’e hakaret ettiği anlaşıldı. Aynı süreçte başka il ve ilçelere gidip yaptığı konuşmalarda da hakaretlerini sürdürdüğü tespit edildi.
Şevki Yılmaz’ın ulusal bayramlarda Atatürk büstüne çelenk konulma törenine gitmemek için, Rize’nin bir kasabasındaki doktordan rahatsız olduğuna ilişkin rapor aldığını belirten soruşturma raporunda şöyle denildi:
RAPORLU OLDUĞU GÜNLERDE İSTANBUL VE ANKARA’DA OLDUĞU BELİRLENDİ
“Şevki Yılmaz, sağlıklı olduğu halde doktora gitmeden gitmiş gibi rapor aldırıyor. Amaç, Atatürk anıtına çelenk koymaya gitmemek. Doktorun raporları tek tek incelendi. Şevki Yılmaz’ın rapor aldığı günlerde kendisinin İstanbul’da, Ankara’da olduğu belirlenmiştir. Uçak biletleri de raporumuz ekinde yer almıştır.”
Müfettişler, Yılmaz’ın bu tutumu hakkında şu yorumu yapmış:
“Hemen her ulusal bayram öncesi Şevki Yılmaz’ın törene gitmemek için rapor aldığını belirledik. Sağlık Bakanlığı’na da, doktor hakkında işlem yapılması için suç duyurusunda bulunduk. Bu doktor cezalandırıldı. Şevki Yılmaz’ın, işi gücü Atatürk’e hakaret etmek olduğu soruşturma sırasında çok belirgin ve belgelerle ortaya koyduk.”
Şevki Yılmaz’ın başkanlığı döneminde son derece şımartıldığına dikkat çeken müfettişler, raporlarına şu ilginç bölümü de eklemişler: “Şevki Yılmaz, verdiği emre uymayan vatandaşlara hukuksuz bir biçimde para cezaları yazdırıyor. Atatürk’e hakaret etmekle kalmayıp, kanunlara da uymuyor. Şevki Yılmaz, kendisinin tahsilinin ‘İlahiyat Mühendisi’ olduğunu söylemesine rağmen bu da yalan. Tahsili imam hatip ortaokulu mezunu olduğudur.
HACDA DA ATATÜRK’E HAKARET ETMİŞ
Hacca gittiğinde de Atatürk’e hakaret etmişti. Bunu da inkar etti, basının kendisine komplo yaptığını söyledi. Tabii ki inandırıcı değildi. Savcı ile görüşmemde, ‘Bu kişi burada belediye başkanlığı yapacak yerde Atatürk’e hakaret ediyor’ dedi. Soruşturma başlattığını söyleyince, ‘Başlattınız ama kaç yıl sonra başlattınız’ dedim. Şevki Yılmaz’ın sonradan sordum Almanya’ya gittiğini öğrendik. 2 sene 9 ay hapis cezası verildi. Adamın son yıllara kadar sesi çıkmıyordu. 2004 yılında Türkiye’ye döndü.”