Tema Vakfından yapılan açıklamaya göre, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından her sene 17 Haziran'da kutlanan Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü, bu yıl tüketim ve toprak arasındaki bağlantıya odaklanıyor.
Bu yıl "sürdürülebilir üretim ve tüketim" temasına odaklanan Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü'nde TEMA Vakfı, sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaştırılmasının ve tahribata uğramış tarım arazilerinin rehabilitasyonunun herkesin görevi olduğunu belirterek, herkesi yalnızca bugün için değil, aynı zamanda gelecek için sorumlu davranmaya çağırdı.
TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, çölleşmenin, dünyada karasal alanın yüzde 25'ini oluşturan 4 milyar hektar alanı, 168 ülkede ise 1,5 milyar insanın hayatını doğrudan etkilediğini belirterek, "Tarım arazilerinde Dünya genelinde her yıl 12 milyon hektar tarım arazisi (3 Konya ili büyüklüğünde bir alan) tahribata uğruyor. Buna bağlı olarak tarımsal üretimde gelecek 10 yılda yüzde 2 azalma olacağı öngörülüyor. Türkiye'de de son 16 yılda yaklaşık 3,5 milyon hektar tarım arazisi (yaklaşık Konya ili kadar) tarım dışı amaçlara tahsis edilmiş ve ekolojik anlamda çöle dönüşmüş durumda.
Tarım arazilerinin yüzde 59'u, meraların yüzde 64'ü, orman arazilerinin yüzde 54'ünde çeşitli şiddetlerde erozyon görülüyor. Küresel salgının bize hatırlattığı en önemli unsurlardan biri, sağlıklı yaşam için gıda güvencesine, gıda güvencesi için tarımsal üretime, tarımsal üretim için de verimli tarım topraklarına duyduğumuz ihtiyaç.
Bu nedenle verimli tarım arazilerimizin çölleşmesi riskine karşı tedbir almak hem bugün için hem de gelecek kuşakların haklarını koruyabilmek için hepimizin sorumluğudur." ifadelerini kullandı.