Sarayönü İşlem Özel Eğitim Kursu Sorumlusu Hilmi Bayram, üniversite sınav sonuçlarının açıklanmasının ardından üniversite tercihi yaparken dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgi verdi.
Üniversite adaylarının tercih işlemlerini gerçekleştirerek eğitim hayatlarındaki önemli bir virajı döneceklerini anlatan Bayram, "Özellikle puan türlerinin azalması ve sınav sisteminin puan hesaplama katsayılarının değişip tekdüze haline gelmesi YGS&LYS dönemindekilere hiç benzemeyen bir tercih dönemi bizleri bekliyor. ÖSS kaldırılıp YGS&LYS sistemine geçildiğinde de tercihlerde zorluklar yaşanmıştı. YGS&LYS’nin ardından gelen YKS sisteminde de bu durum söz konusu olacak. Üniversite tercihlerinde taban puan, tavan puan yerine daha farklı detaylara dikkat edilmesi gerekiyor." dedi.
Sıralama düşüşleri endişelendirmesin
Sıralamalarda farklılıklar yaşanacağını kaydeden Hilmi Bayram, "Özellikle eşit ağırlık ve sözel puan türlerinde tercih yapmayı düşünen adaylar bekledikleri sıralamaların daha gerisinde bir sonuçla karşı karşıya olacaklar. Yalnız bu suni bir gerileme olarak adlandırılabilir. Testlerin katsayıları ve hesaplama sistemi düşünüldüğünde Sayısal puan türündekilerin Eşit Ağırlıkta, Eşit Ağırlık puan türündekilerin de Sözel puan türünde oldukça yer bulacağını söyleyebiliriz. Ön sıralarda çok etkili olmasa da arka sıralarda Sayısal puan türünde de Eşit Ağırlık adayların sıralamalara önceki yıllara bakış daha çok yer bulabileceğini söyleyebiliriz. Beklenilen bu gerilemeler adayları endişelendirmesin. Aynı şekilde tercih edilecek üniversite programlarının da taban sıralamalarında gerilemeler olacak. Özellikle geçişlerin daha etkili olacağını beklediğimiz Eşit Ağırlık ve Sözel puan türleri ile öğrenci alan programlarda sert gerilemeler yaşanabilir. Bu konuda en rahat puan türü Dil dersek yanlış olmayacaktır." şeklinde konuştu
Başarı sırası mı yoksa taban puan mı önemli?
Puan türünün on sekizden beşe düşürüldüğünü hatırlatan Bayram şunları söyledi: "YKS bir sıralama sınavı olduğundan, her yıl test ağırlıklarına göre puanlar farklılık göstermektedir. Bu nedenle aday ilgili sıralamasını göz önünde bulundurarak, tercih edeceği programların son üç yıla ilişkin başarı sırası ile karşılaştırmak suretiyle tercihte bulunmalıdır. Ayrıca bu yıl sistem değişikliği ve puan türlerinin on sekizden, beşe düşürülmesi ile birlikte doğru tercih listesi oluşturulması için mutlaka rehberlik uzmanlarından destek alınması gerekir."
En çok nelere dikkat etmek gerekir?
Bayram, tercih aralığının geniş tutulması önerisinde bulunarak, şöyle devam etti: "Her yıl, adayların arz-talebine göre taban puanlar ve sıralamalar belirlenmektedir. Bir programa yerleşen en son kişinin, başarı sırası ve puanı o yıl, programın verisini oluşturmaktadır. Bu nedenle aday, doğru tercih yapmak istiyorsa, geniş aralıkta ve en çok istediği programdan en az istediği programa doğru kontenjanları da dikkate alarak sıralama yapmalıdır. Örneğin, aday sıralamada 20 binlerde ise 10 binlerden başlayarak 30 binlere hatta yerleşmek istediği en son program 40 binlerde bile olsa tercihte bulunması sağlıklı olanıdır. 40 binlerde olan bir aday, 25 binlerden başlayarak 50, 55 binlere kadar bir tercih aralıkta tercihte bulunmalıdır."