Konya kapalı havzasında kış mevsimde yeterli yağışı alamadı. En kurak günleri yaşadığımız şu günlerde beklenen yağış için dua ediyoruz. Baharla birlikte uyanan toprağın yağışa çok ihtiyacı var. Rabbim hayırlısını versin inşallah.
Dua mümini ayakta tutan, hayata bağlayan umutlarını yeşertmek için yaratana sığındığı en önemli unsurdur. Ellerimizi semaya açıp, “Yalnız senden dileriz, Senin her şeye gücün yeter, Âmin” diye tamamladığımız isteklerimizi dua ile iletiriz. İnanan insanlar tabii ki her zaman dua edecektir. Allah kabul etsin. Ancak duanın yanı sıra Yüce Allah (c.c.)’nın emirlerini yerine getirmeli, ondan sonra Tevekkül etmeliyiz.
Bir Müslüman, çalışmadan kazanılamayacağını bilerek, dünya işleri için gerekli bütün tedbirleri aldığı gibi, ibadet etmeden ve Allah'ın emirlerini yapıp, yasaklarından kaçınmadan da cennete gidilemeyeceğini bilerek, kulluk vazifesini yerine getirir ve sonunda Allah'a tevekkül eder.
Yüce Allah (c.c) ibadet etmeyi, rızık için çalışmayı, Salih amel işlemeyi, haktan hukuktan ve adaletten yana olmayı emretmiyor mu? Bizler bu emirlerini yerine getirdikten sonra istemeye yüzümüz olmalı.
İslam dini her alanda bilim ve teknolojiye önem verir. Aklın ve adaletin gereğinin yapılmasını ister. “İlim, Çin’de bile olsa onu arayınız” hadisinde olduğu gibi inancın yanı sıra bilimsel gerçeklerinde göz önüne alınmasını ister.
Hepimizi ortak geleceği olan çevresel sorunların başında ormansızlaşma, yeşil alanların yok edilmesi gelmektedir. Ormanlar geleceğin sigortası konumundadır. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinde denge unsurudur. Her geçen yıl daha sıcak yaşanan yaz ayları bunun en güzel kanıtıdır.
Bütün canlıların yaşaması için oksijene ihtiyaç vardır. Yeşil alanlar oksijen fabrikalarıdır. Küresel ısınmanın baş aktörü sera gazlarından olan karbondioksiti temizler. İçinde yaşayan her türlü canlı için bir hayat birliğini ifade eden ormanların; tabii kaynakları koruma, erozyon-çığ-sel baskınlarını önleme, su akışını düzenleme ve insanların sosyal ihtiyaçlarını karşılama gibi para ile ölçülemeyen birçok katkısı bulunmaktadır. Hayat kaynağımız olan toprağı, suyu, havayı ormanlar korur. Yani orman varsa toprak var, su var, hava vardır.
Öte yandan yağmur yağması için bulut olması, bulut için nem, nem içinde yeşil örtüye ihtiyaç vardır. Ağaçlar nem kaynağı bulut davetiyesidir. Ülkemizde Karadeniz kıyılarının bol yağış alması, İç Anadolu’nun kurak geçmesini bundan daha güzel ne açıklayabilir ki?
Birleşmiş Milletlerin çevre raporuna göre “Bir ülkenin orman varlığı toplam alanının %30’undan az ise o ülke çölleşmeye maruzdur” denmektedir. Türkiye’nin orman varlığı son yıllarda büyük artış göstermiş bu değere yaklaşmıştır. (%29,8) Ancak Konya ve çevresinin orman varlığı ise bunun yarısı kadardır. (% 15,2). Konya havzası çölleşme tehdidi altındadır. Yani kuraklık kapıdadır.
İçinde bulunduğumuz haftada orman haftası kutlanacak. 21 Mart Dünya Ormancılık gününde resmi fidan dikimleri yapılacak. Hepsi güzel Allah razı olsun. Ancak fidan dikmeyi bir güne ya da sadece orman teşkilatına bırakmamak gerekir. Hemen her mevsim dikilebilecek bir fidan ekilebilecek bir tohum mutlaka bulunur. Ülke olarak seferberlik halinde fidan dikmeliyiz.
İnsan yaşamı için bu kadar önemli önemli olan üstelik yenilenebilen yani tükenmez özelliği olan orman kaynaklarımızı korumak, fırsat bulduğumuzda her ortamda fidan dikmek suretiyle ülkemizin ve ilimizin yeşillenmesine katkı sağlamak her yaştaki vatandaşlarımızın birinci önceliği olmalıdır.
Dua ederken, yağmur duasına çıkarken elinize bir fidan alın ve onu dikin. Eğer siz “Kıyametin kopacağı günü bilseniz dahi, elinizdeki fidanı dikin” diyen bir Peygamberin (s.a.v) ümmeti olmaktan gurur duyuyorsanız onun sünnetini yerine getirin ve duanın da gereğini yapın lütfen. Unutmayın yağmura dua fidan dikmektir. Kalın sağlıcakla.