Asgari ücret tarafları memnun etmedi

Sarayönü'nde belirlenen 22.104 TL'lik yeni asgari ücretle ilgili işçiler ve işverenler görüşlerini paylaştı. İşçiler, artışı yeterli bulmadıklarını ve hayat pahalılığı karşısında bu ücretin beklentilerini karşılamadığını ifade ederken, işverenler artışın maliyetlerini artıracağını belirterek, devletin sigorta desteğini daha güçlü sağlaması gerektiğini vurguladı.

“Hem İşçi hem işveren zorlanıyor”

Sarayönü’nde marangozluk işleriyle uğraşan Mehmet Ali Turan, yeni açıklanan asgari ücreti değerlendirirken, hem çalışanların hem de işverenlerin bu artıştan olumsuz etkileneceğini belirtti.

Turan, asgari ücretin çalışanlar için yeterli olmadığını ifade ederken, işletme maliyetlerinin artmasının işverenler için büyük bir yük oluşturduğunu vurguladı.

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin mali yükün altında ezileceğini dile getiren Turan, “Yanımda 6 kişi çalışıyor. Onların daha iyi yaşam şartlarına sahip olmalarını istiyorum ama işletme maliyetleri her geçen gün artıyor. İşçi başına 6 bin lirayı bulan brüt maliyetle nasıl ayakta kalacağız? Bu şartlar altında küçük ve orta ölçekli işletmelerin daha da zorlanacağı kesin. Artan maliyetlerle başa çıkmak için ya işçi çıkarma ya da sigortasız işçi çalıştırma gibi seçeneklere başvurulabilir. Sigorta primlerine yönelik bir indirim yapılmazsa, işletmelerin sürdürülebilirliği ciddi şekilde tehlikeye girecek.”

Turan, asgari ücretin artmasının çalışanlar için önemli bir adım olduğunu kabul etse de, “Asgari ücret artışı işçilerin geçim sıkıntısını biraz olsun hafifletebilir, ama yaşam maliyetleri de sürekli yükseliyor. Gıda, enerji, kira gibi temel ihtiyaçlar her geçen gün pahalanırken, maaşlar bu artışa paralel gitmiyor. Bu ücretle geçinmek çok zor. Devletin, hem işçiye hem de işverene yönelik daha güçlü destekler sunması gerekiyor.” diyerek, ekonomik zorlukların her iki taraf için de devam edeceğini belirtti.

“Giderler artıyor, gelirler sabit kalıyor”

Sarayönü’nde işletme sahibi Hikmet Eritici, yeni açıklanan asgari ücreti değerlendirirken, ekonomik koşulların işletmeler için zorlayıcı olduğunu belirtti. Eritici, giderlerin sürekli arttığını, ancak gelirlerin aynı seviyede kaldığını ifade ederek, bu durumun sürdürülebilir olmayacağını söyledi.

İşletme sahiplerinin karşılaştığı zorlukları dile getiren Hikmet Eritici, “Giderler her geçen gün artıyor, ama gelir yerinde sayıyor. Bu düzen böyle devam ederse işler daha da kötüye gidecek gibi görünüyor. İşletme olarak çalışanlarımıza elimizden geldiği kadar asgari ücretin üzerinde ücret ödememeye çalışıyoruz, ancak piyasalara yeniden eskisi gibi istikrar ve güven gelmesi lazım. Bizim çalışanlarımıza daha fazla ücret verebilmemiz için vatandaşların daha fazla alışveriş yapması gerekir. Ama yeni açıklanan rakamla bu pek mümkün görünmüyor,” dedi.

" Asgari ücretle bekar birinin geçinmesi bile zor"

Kenan Gülmez, asgari ücretle çalışan bir vatandaş olarak, yeni belirlenen maaşın yaşamını sürdürebilmek için yetersiz olduğunu dile getirdi. Bekar olmasına rağmen maaşının kendisine yetmediğini belirten Gülmez, "Evli olsam ve bir de çocuğum olsa, bu maaşla nasıl geçinirim? İnsanlar verdikleri maaş kadarını geri alıyorlar. Böyle bir sistemde yaşamak gerçekten çok zor. Her şeyin fiyatı artıyor, ancak maaşlar yerinde sayıyor. Bu maaşla kira, gıda ve temel ihtiyaçları karşılamak bile neredeyse imkansız" dedi.

Asgari ücretle geçinmenin giderek zorlaştığını ifade eden Gülmez, "Ev geçindiren, çocuğu olan ya da ailesine bakmak zorunda olan birinin bu maaşla ne yapacağını hayal bile edemiyorum. Her geçen gün artan yaşam maliyetleriyle bu ücret, çalışanların gerçek ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak kalıyor. Hangi ürüne el atsak, fiyatlar daha da yükseliyor. Maaşlarımız ise enflasyon karşısında eriyor," diye ekledi.

Gülmez, hükümetin vatandaşların alım gücünü artıracak önlemler alması gerektiğini vurguladı. "Bize verilen maaşlar, temel ihtiyaçlarımızı bile karşılamaktan uzak. Birçok kişi bu maaşla ancak kira ödeyip, zorla geçim sağlıyor. Devletin, özellikle asgari ücretle çalışanlar için daha fazla destek sağlaması, enflasyon karşısında bir denge kurması gerekiyor" şeklinde konuştu.

"Bu maaşla ailemi geçindirmem imkansız"

Necati Çalışkan, asgari ücretle geçinmenin giderek zorlaştığını vurguladı. Bakmakla yükümlü olduğu bir ailesi olduğunu belirten Çalışkan, “Ailemle birlikte bu maaşla geçinmek gerçekten çok zor. Çocukların masrafları, faturalar, mutfak giderleri derken elimizde hiçbir şey kalmıyor. Maaşla ancak temel ihtiyaçlarımızı karşılayabiliyoruz, ama geriye hiçbir şey kalmıyor. Bir şekilde ek iş yapmak zorundayım, yoksa bu maaş kesinlikle yeterli olmuyor,” dedi.

Çalışkan, özellikle son dönemde artan yaşam maliyetlerinin geçimlerini daha da zorlaştırdığını söyledi. “Evdeki herkesin ihtiyaçları artıyor, ancak maaş aynı seviyede kalıyor. Çocukların eğitim masrafları, sağlık giderleri ve günlük yaşam giderleri sürekli artıyor. Temel ihtiyaçları bile karşılamak için mücadele ederken, birikim yapabilmek neredeyse imkansız hale geliyor” diye ekledi.

Çalışkan, enflasyonun yükselmesiyle birlikte her şeyin pahalandığını belirterek, “Bu maaşla geçim sağlamak, deveye hendek atlatmaktan daha zor. Açlık sınırının bile altında kalan bir ücret bizlere reva görülüyor. Taban ücret belirlenirken vatandaşların ne koşullarda yaşadıkları çok daha iyi incelenmeliydi. Açıklanan bu rakam yüzünden ya ek iş yapacağım ya da başka yollar arayacağım. Yoksa bu maaşla ne evin masraflarını karşılayabilirim ne de çocuklarıma rahat bir yaşam sunabilirim,” şeklinde konuştu.

Çalışkan, asgari ücretle çalışanlara daha fazla destek verilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.