Astım ve KOAH’a yeni çözüm: Ozon tedavisi

Dr. Mehmet Kınacı, ozonun vücudun ihtiyaç duyduğu oksijenin güçlendirilmiş bir formu olduğunu belirterek, bu tedavinin yalnızca hastalar için değil, sağlıklı bireyler için de destekleyici amaçla kullanıldığını ifade etti.

Tedavi hakkında bilgiler veren Dr. Kınacı, "Ozon bir gaz. Vücudumuzun en çok ihtiyaç duyduğu oksijen gazının aslında güçlendirilmiş bir çeşit akrabası diyebiliriz.

Ozon tedavisi; ozon gazının damar yoluyla, bağırsak yoluyla veya diğer enjeksiyonlar gibi birçok farklı yollarla kişilere verilmesiyle vücutta olumlu etkiler oluşturmasını beklediğimiz bir destek tedavisidir.

Ozon tedavisinin sistemik etkili ve lokal etkili olmak üzere 14 çeşit uygulama yöntemi vardır. Ama hastalıklarda özellikle destek amaçlı uyguladığımız yöntemler genellikle sistemik etkili yöntemlerdir.

Sistemik etkili yöntemlerde ise en sık uyguladığımız yöntemler damardan uyguladığımız ve bağırsak ozonlama şeklinde uyguladığımız yöntemlerdir.

Ozon tedavisi almak için aslında hasta olmak şart değildir. Tamamen sağlıklı bireyler hatta sporcular dahi ozon alabiliyorlar destek amaçlı" şeklinde açıkladı.

"Birçok hastalığın tedavisinde destek oluyor"
Ozon tedavisinin birçok hastalığın tedavisine destek verdiğini belirten Dr. Kınacı, "Etki mekanizması itibarıyla ozonun en çok fayda sağladığı mekanizmalardan biri bağışıklığı desteklemesi. Özellikle covid sonrası bağışıklıklarda çok ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Dolayısıyla covid ve covidin verdiği zararların düzeltilmesi adına açısından ozon çok güzel bir destek tedavisi.

Onun haricinde dolaşım artırması özelliği var. Dolaşımın artması bize hangi hastalıklarda fayda sağlar? Geçmeyen yaralar, inflamasyon durumlarında anti inflamasyon etki oluşturabiliyor. Vücutta iltihap iki şekilde oluyor; mikrobik iltihap ve mikropsuz iltihap. Mikrobik iltihaplarda bir mikrop vardır ve enfeksiyon durumu vardır.

Dolayısıyla onlarda da aynı zamanda romatizmal hastalıklarda olduğu gibi mikropsuz iltihap olan diğer iltihap çeşidinde de ozonun çok faydasını görebiliyoruz. Antibiyotiğe dirençli enfektif durumlarda ozon tedavisiyle destek verebiliyoruz. Ayrıca romatizmal hastalıklarda da mikropsuz iltihap vardır. Bu tür mikropsuz iltihaplarda da ozonla destek verebiliyoruz" şeklinde konuştu.

"KOAH ve astımda faydası tartışılmaz"
Akciğer hastalıkları ile covid salgını sonrası zarar gören akciğerlerin tedavisinde de ozon tedavisinin faydasının kaçınılmaz olduğunun altını çizen Acil ve GETAT Uzmanı Dr. Mehmet Kınacı sözlerini şöyle sürdürdü: "Ozon gazı vücutta belli bir zaman sonra ozon olarak kalamaz ve parçalanır. Vücutta en son olarak oksijen kalır.

Dolayısıyla biz akciğer harici bir yoldan vücudu oksijenlendirmiş de oluyoruz. Dolayısıyla KOAH, astım gibi akciğer hastalarında veya covide bağlı akciğerlerde oluşmuş hasardan dolayı nefes darlığı hisseden hastaları da akciğer harici bir yolla oksijenlendirmiş oluyoruz. Hücre yenileme etkisiyle de tabi ki bu hastalar çok fayda görüyor.

Covid ve covid sonrası dönemde vücut yorgunluğu da çok arttı. Toplumda şu an çok ciddi bir salgın hastalık gibi yayılmış durumda. Dolayısıyla kronik yorgunlukta da bu oksijenlenme etkisinin faydası tartışılmaz."