Buğday ton fiyatı beklentinin altında

Güneydoğu da ve Çukurova da buğday hasadı tamamlandıktan sonra açıklanan ve geçen yıla göre yüzde 3.2 oranında artırılan buğday fiyatı ne çiftçiyi nede tüccarı memnun etmedi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, ilçemizde katıldığı 'Hasat Bayramı'nda buğday fiyatını açıkladı. Buna göre, Toprak Mahsulleri Ofisi, geçen yıl tonu 910 lira olan Anadolu Kırmızı Sert Buğday'ın tonunu bu yıl yüzde 3.2 oranındaki artışla 940 liradan alacak.

Makarnalık fiyatı değişmedi

Makarnalık buğday fiyatında ise artış yapılmadı. Geçen yıl tonu 1 TL olarak açıklanan makarnalık buğday bu yıl da 1 TL den alınacak. Düşük vasıflı makarnalık buğdayın fiyatı da değişmedi. Geçen yıl olduğu gibi tonu 84 kuruştan alınacak. 2016 üretim yılında tonu 86.5 kuruş olan diğer beyaz ve kırmızı buğdayın tonu 895 liraya, düşük vasıflı ekmeklik buğdayın tonu ise 765 liradan 800 liraya çıkarıldı.

Enflasyon artmasın diye çiftçi cezalandırılıyor

Bakanlar Kurulu Kararı ile buğday hasadı devam ederken ithalatta gümrük vergisinin yüzde 135'ten yüzde 45'e indirilmesi ile serbest piyasada buğdayın fiyatı ton başına bölgelere göre 30-40 lira düştü. Çiftçiden buğday alan tüccarın görüşü, "istediğim fiyata vermezsen ithal ederim" silahı veren hükümetin, önce fiyatı düşürmesi sonra "fiyat düşüyor" gerekçesi ile piyasaya müdahale ederek buğday alım fiyatını açıkladığı yönünde.

Enflasyonu düşük göstermek için düşük fiyat açıkladılar

Enflasyon rakamlarının düşük gösterilmesi amacıyla buğday taban fiyatının düşük açıklandığını iddia eden Ramazan Küçükyangöz; "Yapılan yüzde 3 lük zam enflasyon farkı bile değil. Girdi maliyetleri hesaplandığından verilen fiyat çok yetersiz. Açıklanan taban fiyat en az 1 TL olmalıydı. Bu rakamların enflasyon rakamlarını yükseltmemek adına gerekli zammın yapılmadığını düşünüyoruz. İthal buğdayın alımını kolaylaştıracak düzenlemelerin hasat mevsiminde yapılması da yine enflasyon rakamlarının düşük gösterilmesini amaçlamaktadır. Enflasyonu rakamlarla bu tür düzenlemelerle kontrol etmeye çalışmak doğru değil. Hayatın bir gerçeği ve çiftçinin yaşadığı sorunlar ortada. Bu yıl bereketli ve bol verimli olduğu için kimsenin sesi çıkmıyor. Geçen yıl mahsul yokluğunda fiyatlar çok yükselmişti. Bu yıl da mahsul bol ama tam ederiyle gitmiyor. TMO ise çiftçiyi kendi haline bıraktı kendi işinizi kendiniz halledin demeye getiriyor" şeklinde konuştu.

Çiftçi tepkisini tüccara gösteriyor

Kahveci Tarım LTD. ŞTİ Yönetim Kurulu Başkanı İlyas Kahveci açıklanan fiyatın çiftçiyi hiç tatmin etmediğini belirterek "Çiftçi tepkisini biz tüccarlara gösteriyor. Ancak bunda tüccarın zahirecinin bir tasarrufu yok. Fiyat açıklamasında çok geç kalındı. Fiyatların bahar aylarında netleşmesi ve hasat mevsiminden önce açıklanması gerekirdi. Şimdi ortada bir sürü spekülatörler oluştu. Birde hasat mevsiminde ithal ürünlerde fonların kaldırılmasıyla piyasalarda doğal olarak tedirginlikler yaşandı. Şimdi açıklanan fiyatlarla birlikte fabrikaların alım fiyatları aşağı çekildi. Önümüzdeki günlerde daha da aşağı çekmeleri sürpriz olmaz. Yani çiftçi fiyatların açıklanması ile birlikte daha da mağdur duruma düşmüş durumda. Bizler tedarikçiyiz. Fiyatı bizler belirlemiyoruz. Bizlerinde kar marjları düştü ancak çiftçi daha yüksek fiyattan almamızı istiyor bu mümkün değil. Çiftçilerimiz çaresiz verilen fiyatları kabullenmek durumunda kalıyor. Çünkü borçları var, mazot gübre hep harman parasına alındı. Saklayacak olsa yeterli deposu da yok. Mecburen az çok demeden elden çıkarıyor” dedi.

Beklendiği şekilde açıklandı

Güneyler Un yem ve Hayvancılık San. Tic. AŞ. adına buğday taban fiyatı konusunda açıklama yapan Ali Güney açıklanan rakamların beklendiği şekilde olduğunu ifade ederek;  "Beklenen makul bir fiyat açıklandı. Fiyat açıklanmadan biraz daha yüksek alımlar yapılıyordu. Nispeten biraz düştü. Ancak piyasalarda da zaten bir fiyat oluşmuştu. TMO nun açıkladığı fiyatlarda beklendiği gibi yaklaşık aynı oldu. Fiyat açıklaması biraz geç kalmış olabilir ancak yine de açıklanan fiyatla birlikte piyasalarda afaki yükselmelerin önüne geçilmiş oldu. İç piyasada afaki yükselişler daha çok spekülasyonlara neden olacaktı. İstikrarlı bir fiyat politikasının oluşması gerekiyordu. Bunun birde piyasalara etkisi var. Hububat fiyatları ekmeği bulguru makarnayı ve birçok ürünü doğrudan ilgilendiriyor. Daha yüksek rakamlar açıklansaydı bu tüm toplumu ilgilendirecek zamlara neden olabilirdi. TMO nun açıkladığı fiyatlar dünya piyasasına göre de oldukça iyi ve makul. İthal buğdayın ucuz olduğu gibi piyasalarda bir algı var ancak bu doğru değil ithal buğdayın fiyatı iç piyasalarla yaklaşık aynı" şeklinde görüş bildirdi

Açıklamada geç kalındı

Fiyatların geç açıklandığını kaydeden Ziraat Odası Başkanı Ömer Fatih Karça, “Güneydoğu ürününü daha iyi rakamlarla sattı. Taban fiyat hasat başlamadan yapılmalıydı. Bu zamandan sonra fiyatlar iyi ve az oldu demenin çok da bir anlamı kalmadı. Piyasalarda zaten yaklaşık bir fiyat oluştu. Şimdi açıklanan fiyatlarda üç beş günlük bir zamandan sonra piyasada oturur. Her halükarda TMO nun bir fiyat açıklaması ve alımlarda bir denge unsuru olması gerekirdi, bu oldu. Birde TMO nun yapması gereken paraları çabuk ödemesidir. Borç içerisinde olan çiftçinin mağdur olmaması için asıl yapılması gereken de budur. Çiftçinin asıl sorunu fiyatların yüksek açıklanmasından ziyade girdilerin ve masrafların azaltılmasıdır. Gübre ve mazot fiyatları çiftçinin tam da ihtiyacı olduğu ve kullanacağı dönemlerde birden yükseliyor. İş bitiyor fiyatlar düşüyor. 1 liralık gübre Şubat ta Mart ta çiftçinin gübre atacağı dönemde birden yüzde 30 üzerinde artıyor. Zaman geçiyor tekrar düşüyor. İşte asıl bu spekülatif artışlara müdahale edilmedi önlenmeli” dedi.

Girdi maliyetleri çok yüksek

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik'in açıkladığı buğday alım fiyatı üreticinin tepkilerine neden oldu Açıklanan fiyat hem enflasyonun çok altında hem de çiftçinin girdi maliyetlerini karşılamaktan uzak. Çiftçilerin beklentisi ton başına en az 1 lira ve üzerinde fiyat açıklanması yönündeydi.

Çiftçinin girdi maliyetlerinin çok yüksek olduğunu belirten çiftçiler, “Mazot ve gübrede yüzde 20-30 lara varan artışlar oluyor. Açıklanan zam ise yüzde 3 civarında. Çiftçi bu şekilde nasıl ayakta kalacak, borçlarını ödeyecek ve seneye tarlasını nasıl ekecek. Tarım bakanımız ürününüzü satmakta acele etmeyin değerini bulsun diyor ama bu nasıl olacak. Ortada bir gerçek daha var ki geçen yıldan hatta daha önceki yıldan çiftçi borçlu olarak geliyor. Bu sene bol yağışlarla birlikte verim geçen yıla göre arttı. Ancak birkaç yıldır üst üste devreden borçlar var. Bu sene verim iyi ama önümüzdeki yıllarda bunun garantisi mi var. Olan çiftçiye oluyor. Böyle giderse üretim azalacak. Buğday taban fiyatı kadar bizim için önemli olan masraflarımızın düşürülmesidir. Hani mazotun yarısı devletten olacaktı. Gübrede vergiler olmayacak, ucuzlayacaktı. Her şey lafta kalıyor” dediler.