Buğdaydaki erken gelişim rekolteye yansıyacak
Ülke genelindeki yağışların ve hava sıcaklıklarının olumlu düzeyde seyretmesinin buğdayın erken gelişimine katkı sağladığı, bunun da rekolteyi artıracağı belirtildi.
Ulusal Hububat Konseyinin (UHK) 1 Ekim-5 Mart dönemini kapsayan raporuna göre, ülke genelindeki yağışlar, uzun yıllar ortalamasına göre düştü ancak geçen yıla göre yüzde 28,7 artış gösterdi. 1 Ekim-5 Mart döneminde Türkiye genelinde yağış oralaması 307,5 milimetre olarak hesaplandı.
Hububat tarımının yoğun yapıldığı Konya Ovası’nda ekim ayı sonuna kadar etkili olmayan yağışlar, kasım ayıyla beraber dengelendi ve hava sıcaklıkları, atılan tohumların tamamına yakınının çıkmasını sağladı.
Raporda, yıl içinde iklim şartlarının olumlu seyretmesi durumunda, geçen yılki verim düşüklüğünün bu yıl yaşanmayacağı tespitine yer verildi.
UHK Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar, özellikle buğdayda 15-20 günlük bir erken gelişmenin gözlemlendiğini söyledi.
Gelecek 3 ay içinde yağışların olumlu seyretmesi halinde ekim alanlarındaki daralmadan dolayı yaşanacak rekolte düşüklüğünün telafi edileceğini ifade eden Taşpınar, “Geçen yılki 21,6 milyon tonluk rekolteye ulaşılma hedefi oldukça yüksek görünüyor.” dedi.
Taşpınar, Güneydoğu Anadolu Bölgesi haricinde Türkiye genelindeki yağışların, hububatın ihtiyaç duyduğu zaman aralığında gerçekleşmesi sayesinde ürünlerin gelişiminin olumlu seyrettiğini aktardı.
Buğday ekili alanlar için özellikle yağışın düşme zamanının önemine değinen Taşpınar, “Hem bitki çıkışlarında hem de bitkinin gelişim sürecinde herhangi bir problem yaşanmıyor. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde alınan yağışlarda, ocak ayına kadarki dönemde düşüş yaşanmış, fakat ocak ve şubat aylarında düzenli alınan yağışlar sebebiyle bu bölgedeki gecikme giderilmiştir.” diye konuştu.
Buğday ekim alanlarında daralma
Taşpınar, bir yıl önceki ekin çıkışlarında yüzde 25 kayıp yaşandığını, bu yıl ise bitki gelişiminin daha iyi olduğunu dile getirdi.
Türkiye genelindeki buğday ekim alanlarında geçen yıla oranla yüzde 8 -10 olduğunu anlatan Taşpınar, şunları kaydetti:
“Mısır, pamuk, ayçiçeği gibi ürünlerin getirisinin fazla olması sebebiyle özellikle sulak ekim alanlarında buğday ekiminde bir düşüş gerçekleşti. Bu durum, özellikle pamuk ekim alanlarının fazla olduğu Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile güney bölgelerindeki bazı kesimlerin tercihini pamuk ekiminden yana kullanmalarından kaynaklanıyor. Yine İç Anadolu Bölgesi’nde de özellikle mısır ve ayçiçeğinin buğdaya göre getirisi daha yüksek olduğu için çiftçiler tercihlerini bu ürünlerden yana kullanabiliyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.