Dikkat yıllar öncesinden sinyal veriyor! Yaşlılıkta hastalığınız olmasın

Dikkat yıllar öncesinden sinyal veriyor! Yaşlılıkta hastalığınız olmasın
İnsanda genellikle ileri yaşlarda rastlanan Alzheimer’da son yıllarda gözle görülür artış yaşanıyor. Uzmanlar, genç yaşlarda görülen bazı semptomların Alzheimer’in belirtisi olabileceğine dikkat çekiyor. Peki ileri yaşlarda...

İnsanda genellikle ileri yaşlarda rastlanan Alzheimer’da son yıllarda gözle görülür artış yaşanıyor. Uzmanlar, genç yaşlarda görülen bazı semptomların Alzheimer’in belirtisi olabileceğine dikkat çekiyor. Peki ileri yaşlarda Alzheimer olmamak için ne yapmak gerek? İşte uzmanından tavsiyeler…

Çağımızın önemli hastalıklarından Alzheimer’ın görülme sıklığı son 30 yılda yüzde 150 oranında arttı. Dünyada Alzheimer hasta sayısına her yıl 10 milyon yeni vakanın eklendiği biliniyor. Türkiye’de son olarak belirlenen Alzheimerlı hasta sayısı ise 700 bine yaklaştı. Bu sayının 2030 yılında 1.5 milyon civarında olacağı tahmin ediliyor.

Uzmanlar, pek çok kişinin ortak sorunu olan unutkanlığın ileri yaşın doğal bir sonucu gibi düşünülse de Alzheimer’ın ilk sinyallerinden biri olabileceğine dikkat çekiyor. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz de unutkanlığın önemsenmesi gerektiğini vurgulayarak, son yıllarda adeta salgın gibi yayılan Alzheimer hakkında bilinmesi gerekenleri açıkladı.

Prof. Dr. Uludüz, ileri yaşların korkulu rüyası hastalık ve korunma yöntemlerini şöyle açıkladı:

“Son zamanlarda dikkat çeken bir ilerleme Alzheimer için biyobelirteçlerin tanımlanmış olmasıdır. Bu biyobelirteçler beyinde amiloid, tau gibi birikimlerin tespitine yardımcı olabilir. Biyobelirteçlerin ortaya konulması Alzheimer'ın daha erken tanısını destekler, değiştirilebilir risk faktörlerini değerlendirme ve değiştirmek için erken önlem almaya olanak sağlar. Bunların yanı sıra tanı için artık rutin tetkikler arasına giren Beyin PET-Pozitron emisyon tomografisi ve beyin amyloid PET artık beyin omurilik sıvısı incelemelerinin yerini aldı.

20 YIL ÖNCE BAŞLIYOR, SİNSİCE İLERLİYOR

Alzheimer daha yakınmalar ortaya çıkmadan 20 yıl veya öncesinde hücresel düzeyde başlıyor. Sinsi ilerleyen bu hastalık sıklıkla yakın bellek kusurlarıyla kendini gösteriyor. Hastalık yeni bilgi öğrenmeye engel olup önce en yeni yaşanmışlıkların silinmesine neden oluyor. Yakın geçmişteki kişisel ve aktüel olaylar, bir gün önce yaşananlar unutulurken, eskiye ait yaşananlar ise hatırlanıyor. Hastalık ilerledikçe eski anılar da hafızadan siliniyor. Eşyaları uygunsuz yerlere koyma ve bulamama, aynı soruları tekrar tekrar sorma ve konuşurken konuyu unutma sorunları da sık görülen erken dönem belirtileri arasında yer alıyor. Bu dönem hastalığın erkenden yakalanması ve önlemlerin alınması için önemli bir zaman aralığıdır. Bilimsel gelişmeler şu anda klinik yakınmalar başlamadan yapılabileceklere odaklanmış durumda.

GENETİK Mİ?

Uzun zamandır Alzheimer'ın gelişmesine yol açan nedenlerin başında düşük eğitim düzeyi, ailede Alzheimer hastalığı olması, diyabet öyküsü, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, sigara kullanımı, erkek cinsiyet, ilerleyen yaş ve depresyon varlığı sayılabilir.

Düşük eğitimin artırılması, daha fazla zihinsel işlev gerektiren işlerde çalışma, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği gibi damarsal risk faktörlerinin kontrol edilmesi, sigara kullanımının kısıtlanmasıyla önlem alınabilir.

ALZHEİMER’DEKİ RİSKLER

Son yıllarda Alzheimer hastalığı gelişimine neden olabilecek yeni risk faktörleri de ortaya konulmaya başladı. Obezite, işitme sorunları, hava kirliliği, hareketsizlik, yalnız yaşam gibi faktörler artık riskler arasında sayılıyor.

Obezite

Obezite genellikle insülin direnci ile ilişkilendirilir ve sonuçta inflamasyonun sonucu olarak kabul edilir. Inflamasyon beyni etkiler ve Alzheimer hastalığının ortaya çıkmasına katkıda bulunur. Obezite beynin kan akışını olumsuz etkiler, uyku apnesine neden olur ve bunlar da Alzheimer hastalığı için risk teşkil eder.

Yalnızlık

Özellikle son yıllarda unutkanlık için öne çıkan bir neden. Yalnızlıkta süreç uzadıkça yaşanan uzun süreli izolasyon iletişim eksikliği, depresyon anksiyete ile birlikte beyinde olumsuzluklar başlıyor.

Hava kirliliği

Hava ve ses kirliliği de bir diğer yeni tanımlanan risk faktörlerinden biridir. Beyin hava kirliliği ile oksijensiz kalırsa hasar görmeye başlar. Kirli hava damarlara ve beyin dokusuna zarar verir. Sigara dumanı, motorlu araç egzoz gazı, kapalı binalar, toplu taşıma araçları gibi havasız ortamlar sağlığımız için birer tehdit oluşturuyor.

Stres

Stres hormonu kortizol dengesizliği beyine direk zarar veren ve hafızayı olumsuz etkileyen bir tablo. Çalışmalar 4 yıldan uzun süren depresyonun demans için risk faktörü olduğunu gösterdi.

İşitme sorunu

Alzheimer için yeni bir risk faktörü olarak kabul ediliyor. Beyin sessiz kaldığında küser ve kendini kapatarak küçülür. Bu da beraberinde unutkanlık yakınmalarını başlatır.”

HABER MERKEZİ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.