Doomscrolling: Parmaklarınızla Ruhunuzu Yoruyorsunuz

Sosyal medyada vakit geçirirken kendinizi sürekli kötü haberlerin içinde buluyor musunuz? Ekranı her kaydırışınızda ardı arkası kesilmeyen olumsuz içeriklerle mi karşılaşıyorsunuz? İşte, modern çağın yeni bağımlılığı olarak tanımlanan "doomscrolling" tam da bu durumu ifade ediyor. Bu davranış, yalnızca ruh sağlığımızı değil, zihinsel işleyişimizi de derinden etkileyebiliyor.

Günümüzde sosyal medya hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi, ancak bu platformlardaki olumsuz içeriklere dalıp gitmek, bizi bilgilendirmekten çok zarar verebiliyor. "Doomscrolling", kullanıcıların sürekli kötü haberlere yönelmesi ve bu döngüden kurtulamaması anlamına geliyor. Araştırmalar, olumsuz içeriklerin beyin üzerinde daha güçlü bir etkiye sahip olduğunu gösteriyor. Psikolog İrem Akyüz Çaylak, bu durumu şu sözlerle açıklıyor:

“İnsanlar, mutlu bir yüz ifadesinden çok kızgın bir yüz ifadesine dikkat etme eğilimindedir. Benzer şekilde, kötü haberler ya da olumsuz kelimeler, beynimizin daha fazla dikkatini çekiyor. Bu durum, bireylerin olumsuz içeriklere karşı seçici bir duyarlılık geliştirmesine yol açıyor.”

Çaylak’a göre doomscrolling, stresle başa çıkmaya çalışan modern bireylerin kaçış yollarından biri:
“Belirsizlik ve kaygı hisseden kişiler, durumu kontrol altına alma çabasıyla sürekli olumsuz içeriklere yöneliyor. Örneğin, COVID-19 döneminde sık sık kötü haberler arama alışkanlığı bu durumu pekiştiren bir örnek. Ancak bu, bir süre sonra bağımlılık döngüsüne dönüşebiliyor.”

Beyin Sağlığına Zarar Veriyor

Doomscrolling’in etkisi yalnızca psikolojik düzeyde kalmıyor; aynı zamanda beynin işleyişini de olumsuz etkiliyor. Sürekli bilgi bombardımanına maruz kalan beyin, dinlenmeye fırsat bulamadığı için sinir ağlarında yıpranma meydana geliyor. Uzun vadede bu durum, unutkanlık, odaklanma zorluğu ve karar alma yetisinde gerilemeye yol açabiliyor.

Nasıl Başa Çıkılır?

Bu olumsuz döngüden kurtulmak mümkün. Çaylak, doomscrolling’i aşmanın yollarını şu şekilde sıralıyor:

• Dijital sınırlar belirleyin: Günlük sosyal medya kullanım sürenizi kısıtlayın ve özellikle yatmadan önce ekran başında geçirdiğiniz zamanı azaltın.
• Farkındalık kazanın: Anda kalmaya çalışarak zihninizi olumsuz düşüncelerden arındırabilirsiniz.
• Profesyonel destek alın: Eğer kontrolü sağlamakta zorlanıyorsanız, bir uzmandan yardım almayı düşünün.

Doomscrolling, sadece bir alışkanlık değil, zihinsel ve fiziksel sağlığımızı tehdit eden ciddi bir sorun. Bu nedenle, olumsuz içeriklerin sizi ele geçirmesine izin vermeden bir mola vermek, ekranı kapatıp hayatın pozitif yönlerine odaklanmak önemli bir adım olabilir. Şimdi, bir sonraki kötü habere geçmeden önce kendinize şunu sormaya ne dersiniz: “Gerçekten buna ihtiyacım var mı?”