Hicri yeni yıla girdik
Sarayönü Müftüsü Şevket Karaca, 20 Ağustos’ta girdiğimiz Muharrem Ayı’nın iyi değerlendirilmesi gerektiğini bildirerek, Hicri Yılbaşı ve Aşure Günü ile ilgili açıklamalarda bulundu. Karaca, ayrıca geride bırakılan bir yılın muhasebesinin yapılması gerektiğini ifade etti.
Muharrem ayı ve aşure hakkında bilgiler veren Şevket Karaca, ‘Efendimizin Mekke’den Medine’ye hicreti esas alınarak Hz. Ömer döneminde hicri takvim uygulaması başlamış ve Muharrem Ayı’nın özelliklerinden dolayı Hicri birinci ay olarak kabul edilmiştir. Her dinin ve her milletin kutsal veya diğer zaman dilimlerinden farklı kabul ettiği kendine özgü belirli gün, gece ve ayları vardır. Dinimizde de Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep ayları mübarek kabul ettiğimiz aylardır. Muharrem kelimesi haram kılınmış, hürmete layık anlamına gelir. Muharrem Ayı tarih boyunca insanlık için dönüm sayılabilecek olaylara sahne olmuştur. Muharremin 10. gününe Aşure Günü denilir. Hz. Muhammed (s.a.v) de Muharrem ayının 9.,10.,11. günlerinde oruç tutmayı ashabına tavsiye etmiş, ‘Ramazan ayından sonra tutulan oruçların en hayırlısı Muharrem ayında tutulan oruçtur. Farz namazlardan sonra en faziletli namaz ise gece kılınan namazdır’ buyurmuştur.” dedi.
Kardeşliğimizi koruyalım
Bu ayın İslam tarihinde de ayrı bir önemi olduğuna dikkat çeken Karaca, “Hz. Hüseyin Efendimizin şehadeti ile sona eren ve bütün Müslümanları üzen Kerbela olayı meydana gelmiştir. Bize düşen bu üzücü olayı iyi düşünmek ve bundan ders çıkarmaktır. Birlik beraberlik ve kardeşliğimizi korumak için gerekli tedbirleri almaktır. Bu olaylar bize Cenab-ı Allah’ın şu ayetini her zaman hatırlatmalıdır: “Hepiniz birlikte Allah’ın ipine yani Kur’an’a sarılın, bölünüp parçalanmayın yoksa kuvvetiniz ve devletiniz gider.” ayetlerini iyi düşünmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.