İşleyen demir pas tutmaz
Sarayönü’nde tuz yolu kavşağı mevkinde tezgah açarak bahçesinde yetiştirdiği ürünlerin satışını gerçekleştiren Ünal, alın teri ile yapılan her işte bereket olduğunu belirterek” Ofisten emekli olduktan sonra her vatandaş gibi emekli maaşı aylığımı almaya başladım. Uzun süre İstanbul’da özel sektörde hizmet verdikten sonra 2000 yılında Toprak Mahsulleri Ofisinde güvenlik görevlisi olarak işe başladım ve 23 yıl da burada hizmet ettikten sonra emekli oldum.
Emekli olduktan sonra ülkemizin şartları gereği hem emekli maaşım yetmedi hem de yapacak bir şey bulamadım. Çocuk yaşlarımızdan beri iş ayırt etmeden çalışmaya alışkın olduğum için ne iş yapabilirim diye düşünmeye başladım. En sonunda kendi bahçemde yetiştirdiğim ürünlerin satışını yapmaya karar verdim. Çok şükür çorbamıza tuz katkısı yapıyor. Üretimi daha da arttırabilirsem daha çok ürün satışı gerçekleştirebilirim” dedi
“Herşeyi devletten beklememek gerekir”
Ülke olarak zor dönemden geçtiklerini belirten Ünal; “Son 20 yılın önemli bir bölümünde vatandaşlar olarak oldukça rahattık. Deyim yerindeyse bedava yaşıyorduk. Ben herhangi bir partili değilim sadece vatanını seven, vatanı için elinden geleni yapmaya çalışan bir bireyim. 53 yaşındayım ve 30 yıl çalıştıktan sonra emekli oldum. Tek maaşla iki çocuğumu büyüttüm, ikisini de okuttum ve birini evlendirdim. Babamızdan kalma biraz arsamızda var. Ama çalışmak zorunda hissediyorum, evde ya da kahve köşelerinde vakit geçirerek hiç kimseye bir faydam olmaz.
20 yıllık süreçte son dönemler ekonomik olarak sıkıntı çektiğimiz bir gerçek. Ben herkesin görüşüne saygı duyarım ama ekonomi bozuldu diye devleti ya da hükümeti kötülemek yerine, kendimizi yaptığımız işlere versek daha çok çalışsak vatana ve millete faydamız olur diye düşünüyorum. Herşeyi devletten beklemek yerine vatandaş olarak artık bizim de elimizi taşın altına koymamız gerekiyor diye düşünüyorum.
Sosyal yardımlaşma vakfına giderek, gerçekten ihtiyacı olanlar hariç yardım başvurusunda bulunarak, durumunu da şartlara uygun hale getirerek yardım alan insanların aldığı her kuruşta 85 milyon insanın hakkı olduğunu unutmamak gerekir. Allah’a şükürler olsun ki hiçbir zaman gerçek anlamda yardıma muhtaç olmadım ve punduna denk getirerek ihtiyacım olmayan yardımı talep etmedim. Bizim nesil her zaman çalışmanın önemini bildi ve çalışarak büyüdü. O yüzden fiziksel gücümüz el verdiği sürece bir katkımız olsun diye çabalamaya devam ediyoruz.
Bağlar yolunda bulunan arsamızın 30 yıllık elektrik ve su sorununu çözen Belediye Başkanımız Nafiz Solak’a da çok teşekkür ediyorum. Bahçemde ürettiğim ürünler bugün bana bir kazanç kapısı oldu. Belediyemizin yıllardır çözülemeyen sıkıntımızı halletmesi de buna vesile oldu” şeklinde konuştu
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.