Maneviyat Mevsimi başlıyor

Üç aylar ilgili bir açıklamada bulunan Sarayönü İlçe Müftüsü İbrahim Yazar, yeniden derlenip toparlanma imkanı sunan Recep, Şaban ve Ramazan aylarının manevi atmosferine girileceğini ve ahlaki güzellikleri kuşanmak için bu süreci en iyi şekilde değerlendirmek gerektiğini söyledi.

Sarayönü İlçe Müftüsü İbrahim Yazar Mübarek Üç Aylar’ın dini duygu ve heyecanın yoğun bir şekilde yaşandığı manevi bir mevsim olduğunu dile getirdi.

Yazar, yaptığı açıklamada, “Kur an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflerle önemi açıklanmış olan mübarek aylardan Recep ayının arefesindeyiz. Bu hafta Perşembeyi Cumaya bağlayan gece de Regaip kandilini idrak edeceğiz. Bu vesileyle bu gecede bize düşen şudur; gelin hep birlikte arzu ve isteklerimizi gözden geçirmek." dedi.

Büyük bir bahtiyarlık ve fırsat

Salih kullardan olmak için gayret sarf etme fırsatının daha çok bulunduğu bir döneme girildiğini kaydeden Yazar; “Tevbe ve istiğfarda bulunma, nefis muhasebesi yapma, ruhu günahlardan arındırarak yenilenme dönemine girdik. Müslümanlar olarak her yıl, içtenlikle yaptığımız dualar ve samimi tövbelerle ihya ederek ruhen ve bedenen huzur bulduğumuz Regâib gecesi, bizlere, tüm rağbetimizi Rabbimize yöneltmemiz, bugüne ve geleceğe dair, duygu, düşünce, tutku ve isteklerimizi bu eksende gözden geçirmemiz gerektiğini hatırlatmaktadır” dedi.

Üç Ayların nefis muhasebesi yapmak için Müslümanlara bahşedilen bu müstesna zaman dilimleri olduğunu ifade eden Müftü Yazar; “Rabbimizin sonsuz af ve mağfiretine sığınmak, hata ve günahlarımızdan arınmak, gönüllerimizi ferahlatmak, kendimizle baş başa kalarak hayatın yoğunluğu içinde ihmal ettiğimiz hayatımızı gözden geçirmek, öze dönüş, manevi diriliş ve ahlaki yükseliş fırsatları olarak görmemiz gerekmektedir.

Rahmet gecelerini fırsat bilerek, vahşeti ve şiddeti besleyen, hayatı çekilmez hale getiren, samimiyeti zedeleyen, saygı, sevgi ve kardeşlik duygularını zayıflatan bütün tutum ve davranışları hayatımızdan çıkarmalıyız. Hayırlı ve yararlı işlerle iyiliklerimizi artırmalı, bizi biz yapan değerlerimizi kuşanarak gönül dünyamızı ve sosyal hayatımızı yeniden inşa etmeliyiz” dedi.

Üç ayları fırsata çevirmeliyiz

Bu dönem içerisinde yapılması gerekenlerle ilgili de bilgi veren Yazar; “Bununla birlikte içinde Regaib, Miraç, Beraat ve Kadir Geceleriyle nurlanmış olan bu gün ve geceleri; namaz, oruç, sadaka ve zekatlarla süslemeli; bol bol dua ve istiğfar ederek, Kur’an-ı Kerim, meal ve tefsirini okuyarak, sevgili Peygamberimizin hayatını daha çok öğrenme ve anlama gayreti içinde olmalıyız.

Peygamber Efendimiz; “Recep Allah’ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan ise ümmetimin ayıdır.” (Ahmet bin Hanbel, Müsnet, c.1,s.259) buyurmuştur. Üç aylar girdiği zaman da; “Allah’ım Recep ve Şaban aylarını bize mübarek kıl ve bizi Ramazana kavuştur” diye dua etmiştir. Biz de böyle dua etmeye çalışmalıyız. Ramazan’dan sonra en makbul oruç, Recep ve Şaban aylarında tutulan oruçtur. Şaban ayı Peygamberimizin Ramazan’dan sonra en çok oruç tuttuğu aydır. Bizler de bu aylarda nafile oruç tutmaya gayret etmeliyiz. Zira bu mübarek gün ve geceleri iyi değerlendirerek, güzel amel ve davranışlarla içini doldurarak yanlışlarımızın farkına varıp istikamete yöneldiğimiz ölçüde, bizim için kazançlı ve bereketli zaman dilimlerine dönüşecek olup, azlarımız çok, çoklarımız ebedi olacaktır. Allah bize Recep ve Şaban ayını mübarek kılsın ve barış ve huzur içinde Ramazana kavuşmayı bizlere nasip eylesin.” şeklinde konuştu