Merkez Bankası’ndan ev sahiplerine kötü haber: Ek vergi geliyor
Konut fiyatlarındaki artış ve ev sahibi ile kiracılar arasındaki problemler çığ gibi büyürken, ev sahiplerine kötü haber geldi. Birden fazla konutu olanlar ve geçimini kiradan sağlayanlara vergi gündemde.
Konut fiyatlarındaki anormal artışa çözüm arayışı içinde olan iktidar çalışmalarını sürdürürken, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan'ın kira artışlarına yönelik yazılı soru önergesine dün verdiği cevapta, "Orta vadede, enflasyonla mücadele ve kiralardaki fiyat artışlarının önüne geçmek üzere konut arzı artırılacak, deprem kaynaklı konut stokundaki kayıpların telafisine yönelik yeni sosyal konut projeleri geliştirilecek ve dar gelirli vatandaşların konuta erişimi artırılacaktır" açıklamasında bulunmuştu.
Merkez Bankası, konut ve kiralardaki artışı dizginlemeye yönelik somut önerilerini yayımladığı son enflasyon raporuyla kamuoyuna açıkladı.
MERKEZ BANKASI İKTİDARA KADEMELİ VERGİ ÖNERİSİNDE BULUNDU
Merkez Bankası, birden fazla konutu olanlara kademeli ilave vergi getirilmesi için iktidara öneride bulundu. Banka, şirketlerin daha fazla ev yapıp kiraya vererek geçimini kiradan sağlayan ev sahiplerine alternatif olmaları ve ‘hisseli kiracılık’ modeline geçilmesi gibi öneriler de sundu.
Kiradaki yüzde 25’lik sınırlamanın fiyat artışlarını önlemede yetersiz kaldığını, daha etkin yapısal önlemlere ihtiyaç olduğunu belirten Merkez Bankası, kiraların merkezi bir platform üzerinden takibinin sağlanması, kiralamalarda standartlar oluşturularak uygulamasının zorunlu hale getirilmesi ve kira piyasasının sağlıklı işlemesi için yeni düzenlemelerin yapılması çağrısında bulundu.
Merkez Bankası, iktidarın bu alanda yapması gereken yeni düzenlemeleri ise şöyle sıraladı:
“Yapılacak yasal düzenlemelerle; sahip olunan konut sayısına göre kademeli vergilendirme ve boş konut vergisi… Düzenli gelire sahip çalışanlara yönelik uzun vadeli, değişken faizli ya da eşik bir ücrete endeksli, ödeme esnekliğine sahip konut kredisi modelleri uygulanması... Konut alımlarında sağlanacak kredilerin hane halkının sahip olduğu konut sayısına göre değişen faizle sağlanması… Para politikası ile eşgüdüm içerisinde atılacak adımlar konut piyasasında orta-uzun vadeli istikrarın sağlanması için önem arz etmektedir.”
KİRACILIKTA LONDRA MODELİ!
Merkez Bankası dar gelirlilerin kiradan kurtulmaları için çeşitli ülkelerde uygulanan modellerin Türkiye’ye getirilmesini de önerdi.
Bu kapsamda Londra’da uygulanan ‘hisseli kiracılık’ modeline işaret eden Merkez Bankası, “Örneğin Londra’da ilk defa konut sahibi olacaklar “shared ownership” adı verilen programlara dahil olarak ilk konutlarının en az yüzde 25’ini satın alabilmekte, geri kalan hisse için kira ödeyebilmekte, ilerleyen zamanlarda evin geri kalan hissesini de satın alabilmektedirler. Özellikle konut fiyatlarının yüksek seyrettiği büyükşehir merkezlerinde ‘hisseli kiracılık’ uygulamasının başlatılması birikim düzeyi yetersiz hane halklarının konut sahibi olmalarına imkân sağlayabilecektir” dedi.
Merkez Bankası diğer ülke örneklerini şöyle sıraladı:
Hollanda: Kamunun sahip olduğu konut stoku, serbest piyasada oluşan kira düzeyine kıyasla daha uygun kiralarla çeşitli gelir gruplarına paylaştırılmaktadır.
İtalya: Sosyal konutların kiraları ihtiyaç sahiplerinin gelir düzeylerine uyumlu olarak belirlenmiş oranlarda sübvanse edilmektedir.
ŞİRKETLERE KİRALIK EV SAYISINI ARTIRMASI ÖNERİSİ
Raporda, kiralık ev sayısının artırılmasına yönelik olarak şirketlerin teşvik edilmesini de önerdi. Öneri şöyle ifade edildi:
“Kamunun yanında özel sektörün de kiralanmak amacıyla konut inşa etmesi kiralık konut arzını artırmaya yönelik bir diğer adımdır. Konutların dünya örneklerinde izlendiği üzere bireysel yatırımcıların yanında özel sektör şirketleri tarafından da kiralanması, kurumsallaşmayı artıracak, kiraların takibini, düzenlenmesini ve vergilendirilmesini kolaylaştıracaktır. Bu şirketlerin sermaye piyasaları aracılığıyla halka açılmaları ve portföylerini çeşitlendirmeleri bireysel yatırımcıların konut kiralarken karşı karşıya olduğu riskleri düşürecek, katılımcılara düzenli nakit akışı sağlarken kiracılara da tasarruf oranları düşük olsa dahi kira piyasasındaki şoklardan korunma imkânı tanıyacaktır.”
Kaynak:HABER MERKEZİ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.