Mevlid-i Nebi konferansı düzenlendi

Sarayönü’nde geçtiğimiz hafta Cuma günü, Mevlid-i Nebi haftası münasebeti ile İlçe Müftülüğü tarafından, Sarayönü Belediyesi’nin Toplantı salonunda Konferans düzenlendi.

Konferansa Selçuk Dini İhtisas Merkezi Müdürü Hüseyin Akıncı, Sarayönü İlçe Müftüsü Alattin Alğan ve ilçemizde görev yapmakta olan din gönüllüsü hocalar katıldı. Programın sunuculuğunu ise ilçe müftülüğünde görev yapmakta olan Samet Atay gerçekleştirdi.

Program, Sarayönü Merkez Dörtyol Fatih Camii İmamı Hatibi Hasan Hüseyin Göktaş hocanın Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Kuran-ı Kerim tilavetinin ardından kürsüye açılış ve selam konuşmasını yapmak üzere İlçe Müftüsü Alattin Alğan davet edildi.

Müftü Alğan şu ifadeler yer verdi

“ Rahman ve rahim olan, insanoğlunu ve bütün kainatı rahmetiyle var eden, Allah’a hamd olsun. Varlığımızı ve yaradılışımızı merhamet üzerine kuran, Yüce Yaradan’a hamd olsun. Mevlid-i Nebi haftasının milletimize, ümmeti Muhammed’e ve bütün insanlığa hayırlar getirmesini, yüce yaradanına ve Peygamberine vefalı olmasını Cenab-ı Haktan niyaz ederim. Sözü fazla uzatmadan bizleri kırmadan davetimize icabet ederek, programımıza teşrifi ile bizleri onurlandıran Selçuk Dini İhtisas Müdürümüz Hüseyin Akıncı’ya teslim ederek, konuşmalarını yapmak üzere kürsüye davet ediyorum”

Konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Hüseyin Akıncı günün anlam ve önemine dair şu konuşmayı yaptı

“ Diyanet işleri başkanlığımız, Mevlid-i Nebi haftası sebebi ile bu sene ki temasını “Vefa” olarak belirledi. Ne güzel bir kelimedir Vefa. Ne kadar derin anlamlar içerir. Bütün insanlık Allah’a vefa borcu ile doğar. Ben sizin rabbiniz değil miyim diye sorduğunda, vefalı olup olmadığımızı belirlemek için yaptığımız tüm ibadetlerimiz birer vefa. İslam ümmetinin vefa kelimesinin sorumluluğu bu.  Borcunu ödemek, sözünde durmak birer vefa. Ölüm bir vefa. “İnsan ruhunu ve bedenini rabbine teslim etti denir” öldüğü vakit. Çünkü insanoğlu daha doğarken, dünyaya gelirken bunun sözünü verir. Öldüğü zamanda Rabbine bu sözünü yerini getirmiş olur. İnsan vefa kelimesi ile yoğrulmuş bir canlıdır. Bizlere düşen ise, Peygamber efendimizin ( S.A.V)’in ümmeti olarak, onun sünnetlerine vefa göstermektir. Sünnet-i semiyesini muhafaza etmektir. Neden?  Çünkü Kur’an-ı Kerim’in doğru anlaşılabilmesi için yegane kaynağımız sahih sünnetlerdir. Sünnete sahip çıkmamız için adeta seferber olmamız gerekmektedir. Bugün Kuran-ı Kerimden ümidini kesmiş olan inkarcıların, moda haline getirdiği şey sünnet inkarcılığıdır. İşte bu noktada siz değerli hocalarıma çok büyük görevler düşmektedir. Sünnetlerimize sahip çıkalım. Peygamber efendimizin ümmeti olarak onun gösterdiği yolda durmadan ilerleyelim. Ona olan vefamızı ancak bu şekilde yerine getirebiliriz. Hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum. Allah’ın hikmeti üzerinize olsun İnşallah” şeklinde konuştu.

Program Hüseyin Akıncı’nın konuşmasının ardından sona erdi.