Ters Köşe; Kokuda hayat var

Sarayönü'nde tavuk çiftliği ve mantar kompost üretim tesislerinden çevreye yayıldığı iddia edilen kokular, ilçenin yaşam standartlarını yükseltiyor. Sarayönü'nde her yıl yaz aylarında ortaya çıkan kokular, ilçe halkının huzur ve mutluluğuna katkı sağlıyor. Belli aralıklarla ağırlıklı olarak akşam saatlerinde ilçe merkezini kaplayan koku, vatandaşlarda bağımlılık yaparken, kokunun olmadığı günlerde halk ciddi şekilde rahatsız oluyor.

Kokular, Sarayönü ilçe merkezinin yanı sıra Ertuğrul, Kurşunlu ve Konya-Afyon karayolunda seyahat edenleri de mutlu ediyor. Kokuya neden olan işletmelere, hayır duasında bulunan vatandaşlar, kokunun daha sık aralıklarla ve daha etkili şekilde gelmesini istiyor.

Öte yandan kokular Sarayönü'nün göç alan bir yerleşim yeri haline dönüşmesinde büyük rol oynuyor. Bu cezbedici kokuyla birlikte yaşamak isteyen insanlar, akın akın ilçemize göç ediyor. Bunun yanı sıra uzmanlar, bu kokuların insan sağlığı üzerinde bir çok olumlu etkisi olduğunu ifade ediyor. İlçede kahraman haline dönüşen kokunun müsebbibi tesislere birer teşekkür plaketi verilmesi, herkesin ortak görüşü olarak öne çıkıyor.

Sarayönü ilçe merkezinin yanı sıra Ertuğrul gibi birkaç mahalleyi daha etkisi altına alan ve yıllardır devam eden kokular ilçeye katma değer sağlıyor. Kokular sayesinde, Konya'nın uydu kenti olma yolunda önemli bir yol kat eden ilçe, cazibe merkezi haline dönüşüyor. İlçenin yaşam standartlarını bir hayli üst seviyelere çeken koku, vatandaşların günlerini mutlu geçirmesinde çok önemli bir rol oynuyor. Koku olmayan günlerde rahatsızlık yaşayan ilçe halkı, kokunun kaynağı olan tesislerden, kokunun her gün ve daha etkili olarak yayılmasını istiyor. Ayrıca yapılan araştırmalar neticesinde, bu kokuların, astım ve bronşit gibi solunum yolu hastalıklarının tedavisinde de kullanılabileceği ortaya çıktı.

"Memnuniyetimiz üst seviyede"

Kokuya en etkin şekilde maruz kalan mahallelerden birisi olan Saraç mahallesinde Muhtar Ferhat Çetinkaya, mahalle halkı ve kendi adına memnuniyetlerini dile getirdi. Kokuların artık kendileri için bir yaşam tarzı haline geldiğini kaydeden Çetinkaya, yaptığı açıklamada "Hakim rüzgarların etkili olduğu günlerde ilçemize gelen kokuları, ilçe girişinde bulunması hasebiyle ilk olarak mahallemiz karşılıyor. Bu da bizi çok mutlu ediyor. İlçemizin arkada kalan mahalleleri bizim kadar şanslı değil. Bazı mahallelerimize koku bile gitmiyor. Saraç mahallemiz, bilindiği gibi en çok nüfusu barındıran mahallelerden bir tanesi. Sürekli yeni evler yapılıyor. Toki konutları yapılıyor. Hızlı bir gelişim içerisindeyiz. Üç Toki projesinin de mahallemize yapılması tesadüf değil. Mahallemizin gelişimine katkı sağlayan en büyük etken bu kokular. Özellikle 2. Etap Toki konutların ilçenin uç noktasında bulunması nedeniyle çok şanslı. Orada oturanlar kokuya direk maruz kaldığı için mahallemizin diğer sakinlerine göre daha mutlu." dedi.

Kokusuz uyuyamıyoruz

İlçenin en mutlu ve huzurlu mahallesi olmayı kokulara borçlu olduklarını kaydeden Çetinkaya, "Her gün kokuların geleceği saati iple çekip evimizin ne kadar kapısı penceresi varsa açık tutuyoruz. Kokuların evlerimize sinmesi bizim için çok önemli. Kokuyu almadan uyuyamıyoruz. Özellikle kokunun olmadığı günlerde, akşamları evlerimizin balkonunda çay keyfi yapmanın hiç bir tadı olmuyor. Kokuyu alamadığımız günleri gergin geçiriyoruz. Genelde yaz aylarında hiç bir sorun yok. Sık aralıklarla kokular geliyor. Ama gerçek sorun kış aylarında. Kışın kokuların gelmemesi çok önemli bir problem. Yetkililerin bunun 12 aya yayılması için bir çalışma yapması gerekiyor. Kokusuz geçen kış aylarında, yazın gelmesini iple çekiyoruz." şeklinde konuştu.

Kokuya neden olan tesisler çoğalmalı

Kokusuz bir Sarayönü düşünemediğini ifade eden Saraç Mahallesi Muhtarı Ferhat Çetinkaya, şöyle konuştu: "Ara ara kokunun engellenmesi için faaliyet gösterildiğini duyuyoruz. Bu bizi gerçekten üzüyor. Bu kokuların ilçemize gelmesini engellemeye çalışanlar beni ve mahalle halkımızı karşısında bulur. Gerçekten tüm vatandaşlarımızın hayır duaları, bu kokuların kaynağı olan tesislerle. Bu tesisler açılmadan önce ilçemiz yaşanacak gibi değildi. İlçemizde bu tesislerin çoğalması gerektiğine inanıyorum. İnandırıcı gelmeyebilir ama bu kokular çocuklarımızın eğitim hayatında da önemli bir yere sahip. Bu kokulara maruz kalmadan çocuklarımızın ödevlerini bile yapamıyor. Toplumsal yaşam, ekonomi, eğitim, yapılaşma, istihdam, huzur ve mutluluk, ilçemizi ilçe yapan her ne varsa bu kokulara borçluyuz. Ben kendi adıma ve mahallem adına bu kokunun nedeni olan tesislere çok teşekkür ediyorum."