Dünyada en yaygın görülen virüs: ''HPV''
Her dört kadından üçünün hayatlarının bir döneminde HPV virüsü ile karşılaştığına vurgu yapan Kadın Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emre Özgü “Çocuklarımızı aşılayabilirsek rahim ağzı kanseri, aşı ile engelleyebildiğimiz tek kanser türü olarak tıp literatüründe yerini alacaktır” dedi. Doç. Dr. Özgü 9 ila 15 yaş arasındaki tüm çocukların aşılanması tavsiyesinde bulundu.
Dünyada en yaygın görülen virüs olan HPV'nin yaklaşık 200 türü olduğunu ve bunların arasından yaklaşık 40 tanesinin de genital sistemde enfeksiyon oluşturabileceğini ifade eden Kadın Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emre Özgü “Tüm vücudumuzda gözlenebilen siğillerin sebebi olduğu gibi genital enfeksiyon yapan tipleri rahim ağzı kanseri olmak üzere yemek borusu, baş boyun, penis, vajina kanseri gibi birçok kanserin sebebi olarak bilinir.
Bazı tipleri sadece siğil sebebi olabilirken bazı tipleri de kanser yapabilme potansiyeline sahiptir ama genel olarak biliyoruz ki birlikte dolaşmayı çok fazla severler o yüzden birinin mevcudiyetinde diğer tiplerin de olma ihtimali artar” şeklinde konuştu.
HPV bulaşı için ten temasının şart olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Özgü virüsün kabaca yüzde 95 oranında cinsel ilişki ile bulaştığını aktardı.
“Her HPV enfeksiyonu kanser değildir”
Her dört kadından üçü hayatlarının bir döneminde HPV virüsü ile karşılaştığını belirten Doç. Dr. Özgü “HPV vücuda girdikten sonra yüzde 80'i birinci senede, yüzde 90'ı da ikinci senede bağışıklık sistemi tarafından temizlenir.
Temizlenmeyen yüzde 10 rahim ağzında değişiklikler yaparak rahim ağzı kanserine dönüşme ihtimalini barındırır. Her HPV enfeksiyonu kanser değildir. Tehlikeli olan HPV virüsü kapmak değil HPV'nin kronik enfeksiyon yaparak vücutta değişikliklere yol açmasıdır” diye konuştu.
Rahim ağzı kanserini önlemede en etkili yöntemlerden birinin HPV aşısı olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Özgü aşının bağışıklık sistemini güçlendirerek virüsü vücuttan daha hızlı atmayı sağladığını anlattı. Ayrıca HPV'nin hücresel bazda yaptığı değişikliklerin tarama yöntemleriyle erken tespit edilip, kanser oluşmadan önlem alınabileceğini sözlerine ekledi.
“Smear testi en başarılı kanser tarama testidir”
Tarama amacıyla kullanılan iki temel test olduğunu belirten Doç. Dr. Özgü “Bunlardan biri smear testi olarak bilinen PAP smear, diğeri de HPV DNA testidir. Smear testi şimdiye kadar keşfedilmiş en başarılı kanser tarama testidir. Diğer tüm kanser tarama testleri ile karşılaştırıldığında en üstün tespit oranına sahiptir” ifadelerine yer verdi.
Doç. Dr. Özgü smear testinin rahim ağzında HPV'nin yaptığı hücresel değişiklikleri incelerken, HPV DNA testinin vücutta aktif HPV enfeksiyonunun olup olmadığını gösterdiğini söyledi. HPV testi daha erken dönemde pozitif sonuç verirken, smear testi HPV'nin hücresel değişiklikler yapıp yapmadığını değerlendirdiğini ve her iki testin de rahim ağzından alınan örneklerle yapıldığını dile getirdi. Bu iki testin birlikte yapılmasının rahim ağzı kanserini önlemede etkili olduğunu belirtti.
“Her yıl jinekolojik muayene şart”
Kadın sağlığı açısından, her yıl yapılan jinekolojik muayenelerin önemine işaret eden Doç. Dr. Özgü “Bu süreçte rahim ağzı kanseri için taramalar da yapılmaktadır. Devletin tarama programında 30-65 yaş arası kadınlara beş yılda bir HPV testi uygulanır; pozitif sonuç alınırsa, smear testi ile hücresel değişiklikler incelenir ve gerekirse hastalar uzmanlara yönlendirilir.
Uluslararası kılavuzlar ise, üç yılda bir HPV ve smear testinin birlikte yapılmasını önerir” dedi. Bu testlerin HPV'nin vücutta oluşturduğu değişiklikleri erken aşamada tespit ettiğini; bununla birlikte diğer takip ve tedavi seçenekleri uygulandığında rahim ağzı kanserinin yüzde 100 engellenebilme potansiyeline sahip olduğunu vurguladı.
“9 yaşından itibaren çocuğunuzu aşılatabilirsiniz”
HPV aşısında temel hedef kitlenin “9 ila 15 yaş arasındaki HPV ile karşılaşmadığı bilinen çocuklar” olduğunu belirten Doç. Dr. Özgü 11-13 yaş grubunda yüksek bir bağışıklık yanıtı alındığını aktardı. Tüm anne babalara bu aşıyı tavsiye eden Doç. Dr. Özgü “Bir baba olarak ben de kendi çocuğumun aşılanmasını planlıyorum. Aşılamayı sadece kız çocukları olarak düşünmeyin erkek çocukları da hem kendilerini hem de kız çocukları korumak için aşılanması gerekir” dedi.
Doç. Dr. Özgü daha önce virüsle karşılaşıp karşılaşmadığı bilinmeyen kadınlarda da aşı uygulamasının yararlı olduğunu, o yüzden bir üst yaş sınırı olmadan tüm kadınların aşılanabildiğini dile getirdi. Çocukluk çağında iki doz aşı yeterli iken erişkin dönemde üç doz aşı uygulandığını anlattı. HPV aşısının tüm dünyada 66 ülkenin ulusal aşılama programı içinde olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Özgü “Umarım en kısa zamanda ülkemizde de aşılama programına alınır çünkü eğer çocuklarımızı aşılayabilirsek rahim ağzı kanseri, aşı ile engelleyebildiğimiz tek kanser olarak tıp literatüründe yerini alacaktır” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.