İstanbul İçin Son Çağrı’nın ikinci bölümü! Seyirciler büyük merakla bekliyorlardı
Dizidoktoru.com sitesinden Oya Doğan seyircileri sevindirecek bilgiler yazdı; İşte o yazı
13 yıl önce yayınlanmasına rağmen her yıl defalarca tekrar eden ve reyting listelerine hep ilk 10’dan giren bir Aşk-ı Memnu var elimizde… Türk televizyonları için adeta altın yumurtlayan tavuk… Öyle ki, Kanal D her yaz ekmeğini yiyor, bazen kışını da bu diziyle sürdürebiliyor. 13 yıl sonra dijital platformlarda bu “altın”a göz dikmiş olacak ki; önce Prime Video Bihter filmini yaparak bizi Aşk-ı Memnu kıyaslamasına soktu. Bir hafta geçmeden de Netflix Aşk-ı Memnu’nun kült partneri Beren Saat ve Kıvanç Tatlıtuğ’un başrolünü oynadığı İstanbul İçin Son Çağrı filmini yayınladı. Yani anlayacağınız şu anda ekranlarda olmayan Aşk-ı Memnu, iki haftadır sosyal medyada iki film üzerinden kıyaslama yarışmasına giriyor. Ve kazanan hep Aşk-ı Memnu oluyor. Ben Kanal D’nin yerinde olsam tam zamanı der ve Aşk-ı Memnu’yu tekrar yayınlardım.
SARI VALİZİ TAKİP EDİYORUZ
Neyse biz gelelim İstanbul İçin Son Çağrı filimine… Netflix’te yayınlanan, OGM Yapım imzalı filmin senaryosunda Nuran Evren Şit imzası var. Yönetmen koltuğunda Gönenç Uyanık, görüntü yönetmenliğinde Gökhan Tiryaki, müziklerde Sertaç Özgümüş var. Beren Saat, Kıvanç Tatlıtuğ ve konuk oyuncu olarak Senan Kara’nın rol aldığı film New York’ta geçiyor. Başrol oyuncuları dışında Aşk-ı Memnu’yla hiçbir benzerliği yok. Filmi izlemeyenler için bu yazı spoiler içerir, o nedenle bundan sonrasını izlemediyseniz okumayın!
Film; havalimanında bagaj alım standında başlıyor. Bir sarı valizi takip ederek önce Kıvanç Tatlıtuğ’un canlandırdığı Mehmet karakteriyle göz göze geliyoruz. Ama onun gözü yan taraftaki güzel kadında yani Serin’de… Onu ilk gördüğü anda hissettiği duyguları seslendiriyor bize… Daha sonra da valizini alıp gidiyor, arkasında kalan kadına bakarak… O sırada kadının valizini başkasının aldığı ortaya çıkıyor, Mehmet geri dönüp yardım etmek istiyor. Ve kadının Türk olduğunu anlayıp tüm centilmenliğini ortaya koyuyor. Kadın cüzdanını ve telefonunu valizde bırakmış. O nedenle Mehmet’in yardımını kabul etmek zorunda kalıyor. Bu devirde telefon en önemli uzvumuz gibi yaşarken telefonu valize koymak masalsı bir fikir gibi gelse de, vardır Evren’in bir bildiği…
SAHTE ORGAZM YARIŞMASINDA BİRİNCİ OLUYOR
İkili sonunda bir otelde ertesi gün gelecek valizi beklemek için oda tutarken buluyor kendisini… Serin fazla özgür davranıyor. Mehmet ise sürekli evli olduğunu, karısını asla aldatmayacağını vurguluyor. Bunun üzerine Serin kendisinin de evli olduğunu söylüyor. Fakat biliyoruz ki, az sonra hava kararacak ve ikisi de eşini aldatacak. Çünkü onlar yan yana geldikçe alev alıyor her yer! İkili, görüşecekleri bu ilk ve son gecede İstanbul’da yapamayacakları şeyleri yaşamayı hedefliyorlar. Daha doğrusu hedefleri Serin, pardon o gece adının Samantha olmasına karar vermişti, koyuyor. Mehmet, Serin o gece adının Ryan olmasına karar verdi, onun arkasından gidiyor. İçkiler içiliyor, danslar ediliyor ve başka bir mekana giderken otobüse biniliyor. Kadın iniyor adam inerken kapı kapanıyor ve kadın New York’un o tehlikeli bölgesinde kalıyor. Önce yasaklı madde satmaya çalışıyorlar ona, sonra fahişe zannedip işimizi alamazsın diye saldırıyorlar, ardından da kadın ticareti yapan bir adamın saldırısına uğruyor. Son anda Ryan (Mehmet) yetişip “O benim karım” diyerek kurtarıyor kadını. Mehmet Serin’in elini tutup “Bir daha bırakmayacaksın” diyor. Hani karını aldatmazdın, yalancı diyerek izliyoruz filmi. Sonra rahatlıyorlar, Samantha sahte orgazm yarışmasında birinci oluyor ve otele gelip sevişiyorlar. Sabah çalan bir alarmla oyun bitiyor ve Serin odasına gittiğinde kapıda valizini buluyor. Telefonunu açtığında da duvar kağıdında Mehmet ve Serin’in fotoğrafını görüyoruz ve biz büyük bir gol yiyoruz.
BUGÜN TANIŞSANIZ YİNE BİRBİRİNİZE AŞIK OLUR MUSUNUZ?
Bir saattir New York’ta kaçamak bir gece geçirdiğini zannettiğimiz evli çift zaten birbirleriyle evliymiş. Evlilikleri bitiş noktasına gelip boşanma davası için gün beklerken gittikleri evlilik terapisti onları bir oyuna davet etmiş. “Bugün birbirinizle tanışsanız yine birbirinize aşık olur musunuz?” sorusuna cevap aramak için bir oyun önermiş. İş için New York’a gidecek olan Serin’e Mehmet’in de eşlik etmesini ve birbirilerini hiç tanımıyormuş gibi davranmalarını istemiş. Biz de bu oyunu bir saat boyunca anlamadan izledik. Ekibi alkışlamak lazım, bizi de oyuna dahil ettiler. Serin ertesi sabah dün tanıştığı adama aşık olabileceğini ama zaten eskiden tanıştıklarını ve boşanma konusunda kararlı olduğunu söyleyince Mehmet sevilmediği yerde kalmayacağını söyleyerek gidiyor. Yani başladıkları yere geri dönüyorlar. Finalde de uçağa binen Mehmet’i kaybetmek istemediğini anlayan Serin maskesini çıkarıp peşinden koşuyor ve New York hayalinden vazgeçip İstanbul uçağına biniyor. Kariyerinden vazgeçip aşkı seçiyor. Bagaj alım standında sarı valizi gelmediği için kahkaha atan Mehmet ve Serin’le film bitiyor.
FARKLILIĞI SEÇMİŞ İKİ OYUNCU İZLEDİK
“Beren Saat ve Kıvanç Tatlıtuğ 13 yıl sonra bir film için buluşuyor ve film New York’ta çekilecek” haberini okuduğumdan ve türün romantik komedi olduğunu öğrendiğimden beri keyifli bir iş izleyeceğimi biliyordum. Romantik komedinin olmazsa olmazları; kimyası tutan iki oyuncu, büyüleyici bir şehir, güzel kostümler, peşinden sürükleyecek müzikler ve aşk… Klişeler yumağında yuvarlanırken bazı şeyleri farklı yapmak da bir kural gibidir. O nedenle İstanbul İçin Son Çağrı tüm bu olmazsa olmazları yerine getiriyor. Beren Saat ve Kıvanç Tatlıtuğ bir araya geldiğinde Bihter ve Behlül gibi olmalarını bekleyenler olabilir ama ben farklılığı seçmiş iki oyuncu izlemekten mutluyum. Beren Saat’in karakteri özümsediği, projeyi sahiplendiği ve aldığı risk ortada! Kıvanç Tatlıtuğ tüm boşluk anlarında bile çalışmış. Ben yakışıklıyım, aşık aşık bakarım, kaslarımı gösteririm diye kolaya kaçmamış, ki bunu yapsa bile izlenirdi, Mehmet’i yaşatmış. Aktörlük yolculuğunun üstüne yine bir tuğla daha koyarak ilerlemiş. Müzikler nefisti.
FİNALE MUHALEFETİM VAR
Tek muhalefetim finale… Bu ikili New York’a gidince ne değişti anlamadık. Yine işinden ve kariyerinden vazgeçen karakter kadın yani Serin oldu. Yani aldatılma ihtimalini de, işinden ve hayallerinden vazgeçmeyi de seçen kadın! Bu klişeden artık biz kadınlar sıkıldık. Fakat galada Beren Saat ve Kıvanç Tatlıtuğ’un konuşmasından anladığım kadarıyla, çünkü her ikisi de “kesinlikle biz tekrar birlikte oynayacağız” dediği için bence bu filmin devamı gelecek. O zaman neden böyle bittiğini anlarım. Gerçekçi de bulurum. Çünkü söz konusu aşk ise kendinden ilk vazgeçen hep kadınlar oluyor. Sonra durum değişiyor.
Ezcümle; tam olarak ne bekleniyor bilmiyorum ama siz 13 yıldır sevdiğiniz bir çiftin başka bir çifte dönüşüp sizi inandıracağı başka bir hikayeye uğramak, biraz kafanızı dağıtmak isterseniz İstanbul İçin Son Çağrı keyifli bir uçuş olacaktır.
Kaynak:HABER MERKEZİ