Kadınlar geleneksel el sanatlarını yaşatmaya devam ediyor

Kadınlar geleneksel el sanatlarını yaşatmaya devam ediyor
Eskişehir Olgunlaşma Enstitüsü'nde görev alan kadınlar, unutulmaya yüz tutmuş geleneksel el sanatlarını özenle işleyerek geleceğe taşıyor. Kadın emeğinin ve el işçiliğinin önemine dikkat çeken bu çalışmalar, sanatın nesilden nesile aktarılmasını sağlıyor.

Enstitüye bağlı atölyelerde bir araya gelen kadınlar, lületaşı işlemeciliğinden nakışa, dokumadan iğne oyasına kadar farklı branşlarda ürünler ortaya koyuyor. Eğitimlerini tamamlayan kursiyerler, sipariş üzerine çalışmalar yürüterek hem maddi kazç sağlıyor hem de geleneksel sanatlıarın yeni kuşaklarla buluşmasına aracılık ediyor.

kadinlar-geleneksel-el-sanatlarini-yasatmaya-devam-ediyor-1.jpg

"NAKIŞLARIMIZI GELECEĞE TAŞIYORUZ"

Olgunlaşma Enstitüsü'nde görev yapan Sevgül Akpınar, kadınların bir arada çalışmasından ve üretimde bulunmasından duydukları mutluluğu dile getirdi. Geleneksel el sanatlarını modernize ederek yeniden sunmalarının büyük bir ilgi gördüğünü belirten Akpınar, "Burada geçmişten günümüze kadar gelen sanatları yenileyerek geleceğe aktarma fırsatı buluyoruz. Hocalarımız ve yöneticilerimiz büyük emek veriyor, biz de bilgilerimizi geliştirerek sanatımızı ileriye taşıyoruz" dedi.

kadinlar-geleneksel-el-sanatlarini-yasatmaya-devam-ediyor-3.jpg

"UNUTULMAYA YÜZ TUTMUŞ SANATLARI CANLANDIRIYORUZ"

Usta öğretici olarak altı yıldır enstitüye katkı sağlayan İnci Öz, geleneksel sanatların yeni nesillere aktarılmasının büyük bir sorumluluk olduğunu vurguladı. "Severek çalışıyoruz, burada unutulmaya yüz tutmuş bir sanata yeniden hayat veriyoruz" diyen Öz, şu anda Osmanlı dönemine ait sultan puşideleri üzerinde çalıştıklarını belirtti. "Şu an Hafsa Sultan'ın puşidesini yeniliyoruz. Eskimiş eserleri tekrar canlandırıyoruz ki bizden sonraki kuşaklar da bu sanatı tanıyabilsin" dedi.

kadinlar-geleneksel-el-sanatlarini-yasatmaya-devam-ediyor-4.jpg

"EL EMEĞİ VE SABIR İLE SANATA HAYAT VERİYORUZ"

Pek çok geleneğin zahmetli ve zaman isteyen süreçler gerektirdiğini ifade eden İnci Öz, puşide yapımının yaklaşık bir yıl aldığını belirtti. "Bu sanat, sevgi ve sabır gerektiriyor. El emeği ve göz nuruyla, ilmek ilmek dokuyarak çalışıyoruz. Sonuçların büyük bir özenle ortaya çıkması bizi mutlu ediyor" şeklinde konuştu.

"TARİHİ VE GELENEĞİ YAŞATIYORUZ"

Semamur Tokat ise iğne oyası sanatının yalnızca yazma ve tülbentlerde değil, farklı tekstil ürünlerinde de kullanıldığını vurguladı. "Burada tarihi ve geçmişi yaşatıyoruz. Geleneksel teknikleri korurken yenilikler de ekliyoruz. İğne oyasını giysilere, bohçalara da işliyoruz" dedi.

Eskişehir Olgunlaşma Enstitüsü'nde çalışan kadınlar, büyük bir özen ve sevgiyle sürdürdükleri çalışmalarıyla geleneksel el sanatlarını geleceğe taşımaya devam ediyor.

Kaynak:İHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.