Yürüme engelline rağmen elleriyle kazandığı hayatında çalışmaktan hiç vazgeçmedi

Yürüme engelline rağmen elleriyle kazandığı hayatında çalışmaktan hiç vazgeçmedi
Yürüme engeli nedeniyle yaşama sevincini yitirmeden hayata sıkıca tutunan Ali İhsan Coşkun, ilkokuldan sonra başladığı çalışma hayatına 9 metrekarelik bıçak bileme dükkanında devam ediyor.

Coşkun, 3 yaşındayken rahatsızlanınca ailesi doktora götürmek için harekete geçti. Köyde yaşadıkları için araç bulmaları zaman alan aile, iğne yapmayı bilen bir tanıdıklarının yardım teklifini kabul etti.

İddiaya göre, iğne sonrası durumu daha kötüye giden ve ertesi gün hastaneye götürülen Coşkun, tüm müdahalelere rağmen yürüme yetisini kaybetti.

Coşkun, durumunu ilk olarak 8 yaşında fark ettiğini ve annesine sorular sormaya başladığını söyledi.

Annesinin kendisini okula sırtında götürüp getirdiğini dile getiren Coşkun, "İlkokula 9 yaşımda başladım. Kardeşlerim ve komşu çocukları yürüyor ben sürünüyorum. O an dedim ki 'Demek ki ben yürüyemeyeceğim'. Anneme kaç kere 'Bunlar yürüyor da ben neden yürüyemiyorum?' diye sordum. Annem de bana yaptırdıkları iğne yüzünden böyle olduğumu söyleyince bazen kızardım." dedi.

Coşkun, annesine eziyet etmeme düşüncesiyle ilkokuldan sonra eğitime devam etmediğini anlattı.

Bir akrabalarının kendisine yardım etmek için pedallarını eliyle kullanabileceği araç aldığını aktaran Coşkun, şöyle devam etti:

"Eniştemin eniştesi beni görünce 'Sen böyle zorlanmıyor musun? Ben sana elle çevirmeli bir araç alsam sürebilir misin?' dedi. 'Sürerim abi tabii.' dedim. Bir hafta sonra aracı aldı geldi, sevincimden dünyalar benim oldu. İstediğim her yere daha kolay gidebiliyordum. Sanayileri gezmeye başladım. Oradaki bir abimiz de 'Sana bu aracın arkasına bir sepet yapalım simit sat.' dedi. Simit satmaya başladım. Biraz para kazanmaya başlayınca ve bir şeylerle uğraşınca kendimi daha iyi hissettim ve çalışmaya devam ettim.

"ELLE YAPILABİLECEK HER ŞEYİ YAPARIM"

Coşkun çalışmayı çok sevdiğini vurgulayarak şunları söyledi:

"Bir gün plastik ayakkabı fabrikasının önünden geçerken içeri girip yetkiliye orada çalışıp çalışamayacağımı sordum. Bana 'Ne yapabilirsin?' dediler. Ben de 'Elle yapılabilecek her şeyi yaparım.' dedim. İlk denemeden sonra bana 'Yarın gel başla.' dediler. Ayakkabı kenarındaki plastik fazlalarını makasla kesip paketlemeye başladım. İşimi çok sevdim, 19 yıl boyunca orada çalıştım. İşe girdikten sonra 1989'da evlendim. 6 yıl sonra eşim, KOAH rahatsızlığına bağlı kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. 1996 yılında ikinci evliliğimi yaptım. İlk eşimden 3, ikinci eşimden 2 çocuğum dünyaya geldi. 8 torun sahibiyim. Bu süre boyunca hep çalışarak ailemin geçimini sağladım."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.