KÂ'BE'NİN İLK YAPILIŞ

Hazret-i İbrahim eşi Hacer, oğlu İsmail'i,

Beyt-i Haram, yani Kâ'be semtine iskân etmişti.

Hazret-i İbrahim, tevhit dini yaymaya çalışmış,

Diyar diyar dolaşıp, müsait bir zemin aramış.

Babil'e gelmiş, İnsanları Allah'a çağırmışlar,

Fakat O'na inanmamışlar ve ateşe atmışlar.

Ateş İbrahim'i yakmamış, ona serin ol denmiş,

İbrahim'e karşı serin olmayı, Allah emretmiş.

Mısır'a gitti, namusunu çiğnemek istediler,

Orayı da terk etti sonra Filistin'e geldiler.

Nihayet en müsait olarak, Mekke'yi buldular,

Mekke'de halkın ibadeti için, Kâ'be yaptılar.

Oğlu İsmail küçüktü, babasına yardım etti,

Baba oğul birlikte, inşa ettiler kutsal Beyt-i.

Kâ'be-i tavaf edenler, orada bulunanları,

Rüku ve secde edenler için temiz olmaları,

Allah tarafından kendilerine tembih olunmuş,

Kur'an-ı Kerim'in beyanatı, bu merkezde olmuş.

Kâ'be'nin ilk yapılış şeklini, şöyle anlatırlar,

Tavan, eşik, pencere ve kapısı yoktu diyorlar.

Kusay bin Kılâb, Kâ'be'nin muhafızlığını almış,

Eski binayı zeminden yıkmış, yenisini yapmış.

Hazret-i Peygamber'in ecdadından olan bu kişi,

Hurma keresteleriyle tavanlı yapmış, bu işi.

Şunu anlıyoruz, Kur'an-ı Kerim'in beyanından,

Bina edilmiş İbrahim ve İsmail tarafından.

İbadet edenler, rüku ve secde edenler için,

Sonra putlar nasıl yerleştirildi, içine Beyt'in.

Allah'ı bırakıp, puta tapmağa nasıl döndüler,

Yıldıza tapan, Sabiilerden bahseder tarihler.

Araplar bunlara imrenerek, putlar yaptığını,

Tarihten öğreniyoruz, taştan puta taptığını.

Rabia ibn-i Harise'nin, bazı rivayetinde,

Sık sık Suriye'ye yapmış olduğu seyahatlerde,

Orada gördüğü putları, Beytullah'a nakletmiş,

Kâ'be'nin içerisine putlar, böylelikle girmiş.