Yüksek nemde de ter kurumuyor. Burun içi sıcaklığı düşüyor virüsler hareket ediyor. KIŞ MEVSİMİNDE Sık görülen soğuk algınlığı, soğuktan ortaya çıkan hastalık tablosu. Virüslerle ortaya çıkıyor. Soğukla birlikte, ideal nem, % 45 olmalı. Nem düşünce, burnun içinde ki örtü kuruyor.

ÇOCUKLARDA Genç erişkinlerde kalabalık ortamlarda daha çok yayılıyor. Bütün hava burundan geçer. Burnun içi, önce kurur, tıkanır, yutkunmada zorluk, vücut direnci düşükse, sinüzit, orta kulak iltihabı oluyor.

VÜCUDUMUZUN Sigortası olan bademcikler enfeksiyona uğruyor. A-D-C vitaminlerinin eksikliği, vücut direncini azaltıyor. SOĞUK ALGINLIĞI Vücut dirençliyse, kolay atlatılıyor. Dirençsizse hastalık ilerliyor. Önemli olan vücut direnci. O yıl hangi virüs fazlaysa, ona karşı aşı yapılıyor. ASLINDA Organizmanın bağışıklık sistemini güçlendirmek için, spor yapmalı. GRİP AŞILARININ Koruyuculukları sınırlı.

BİR YILDA 8-10 defa soğuk algınlığı geçiriyorsa bir çocuk, bağışıklık sistemi kontrol edilmeli. Dinlenmek şart. Bu dönemde antibiyotik yararlı değil. Vücut dirençsiz. Başka hastalık varsa ancak antibiyotik...

BURUN SOLUNUMU Çok önemli, eğrilik varsa, geniz eti varsa, direnç düşüyor... GENİZ ETİ 12 yaşından sonra kendiliğinden küçülüyor. Problem olursa, o yaşa kadar alınabilir.

SİNÜZİT Çok enteresan bir hastalık. Baş ağrısı oranı % 5... İNSANIN Kafasının ağırlığını azaltmak için, hava dolu giriş kapıları var. Sinüzütte sinüs odacıkları var. Sinüzütte saçlı bölge ağrımıyor. Yüzde ağrı oluyor. Baş yere eğilince ağrır. Sinüslere hava giriş sağlanmalı. Burun damlaları açıldığı andan itibaren 5 günden fazla kullanılmamalı. Deniz suyundan hazırlanan spreyler var.

SPOR Ömür boyu devamlı ve düzenli yapılmalı. Özellikle yürüyüş.

TİROİT BEZİ Az çalışıyorsa, metabolizma da az çalışır. HİPO TİROİT Hormon ilacı kullanmalı.

AH!... Şu şişmanlık...

Beni de bir zamanlar saran şişmanlık... Ruh sağlığımızı ve sosyal yaşamımızı olumsuz etkiliyor. Hareketlerimiz çok yavaş. Beslenmeye özen göstermeliyiz... Suyu aç karnına içmek daha faydalı. OBEZ Çağımızın hastalığı malesef. Pek çok hastalığın da hazırlayıcısı... Vücudumuzda, deri altındaki yağ dokusu artıyor. Yağ dokusu olmalı ama, belirli ölçülerin üstüne çıkınca, obez oluyoruz...

VÜCUDUMUZUN % 75'i su, Kasların % 70'i su, Beyin hücrelerinin %80'i su, Kanın % 85'i su, Kemiklerin % 25'i su... BAZEN Canımızı keserler. Bakarız... kılıç yabancı değil. İŞTE En çok da bu acıtır...

KARANLIK Ortamda daha çok yemek yeriz. MAVİ Renkli boyalı odalarda daha az yemek yeriz. MASADA Çiçek yerine meyve varsa, daha az yeriz. Çünkü kokuları doyurur.

İNSANLARI Yemek yerken tanımak daha kolay.

Tanışırken değil, tartışırken tanırız, Çünkü Öfke saklanan kişiliği ortaya çıkarır. ZAMAN Asla hasretimizi bitirmez. Aksine içimizde hep büyütür. Sevdiklerimizi içten, derinden seviyorsak asla vazgeçemeyiz. Görmesek bile yüreğimizde yerleri ayrıdır.

HASRET Bizi kavurduğu zaman, her zamankinden daha çok özleriz. Ve her zaman daha çok düşünürüz. Yorulsak ta, sırtımız batsa da, dizlerde menüsküs olsa da, eklemlerimiz ağrısa da, içimizde hep bir ürperti olur. Yüreğimiz hep sevdiklerimizi arar. İşte o an, ağrıları unuturuz.

SEVGİ Yüce bir duygu. Bizleri çok rahatlatır. Enerjimi örgü öterek harcıyorum. Başladığımı bitirme de hızım süper. Organizasyon yeteneğim güçlü. Sakin bir tavır sergilemeye çalışarak iyi niyet elçisi gibi ortada dolaşıyorum. Gizli duyguların beni esir etmesine izin vermiyorum. Hayallerimi olduğu kadar gerçekleştirmeye çabalıyorum.

GÜZEL çiçekleri eller koparıyor. RUH güzelliğini de o eller yıpratıyor. İlgi alanları yaratmak gerekir. YENİLENMEYE Her zaman ihtiyacımız var. Yorgunluğa alışıyoruz. Hamlık, beden hareketleri ile giderilmeli. KAN düzelince can geliyor. CAN gelince iştah artıyor. AMAN Artmasın böyle iyi...

FANTEZİLERİ Doğru kanala aktarmalı. İrade kullanılmalı. SIĞINDIĞIMIZ Hayallerimiz, yenildiğimiz savaşlarımız var...

HÜZÜNDEN uzak, gülümseyerek aydınlansın günümüz. UMUTLARIMIZ yarınlar için deva olsun. HEPSİ Ayrı kördüğüm. İyi niyetimizin katilleri var.

DİLİMİZDEN Düşmeyen dualarımız var. ALLAH'IM Kimseye muhtaç etmesin. Arada sırada yaptığımız yaramazlıkların sonundaki tatlı buluşmalar... süper... ETKİLİ İletişimin temelinde kendinizi tanımalıyız. Emir, öğüt ahlâk dersi vermek niye?... Çok sıkıcı...

AHLÂK Abidesi mi kesiliyorlar? Yargı, suçlama, eleştiri... of!... Çekilmez berbat bir sancı... BİR AVUÇ DUA BİR kucak sevgi yeter...

SAYGILARIMLA...