Serhat, 9 yaşında çok yaramaz bir çocuktur. İyi bir yüzücü olan abisi kardeşi Serhat'ın da kendisi gibi başarılı bir yüzücü olmasını ister.

Fakat, Serhat'ın suyla fazla arası yoktur. Havuza girer birkaç kulaç attıktan sonra çıkar. Serhat, abisinin yanına havuza gelir. Geliş sebebi parasının olmamasıdır. Abisi para verirse eve gidebilecek otobüs parası olacaktır.

Havuzun yanına geldiğinde abisi seslenir. Serhat, bir problemimiz var. Birileri havuza bozuk paralar atmış. Bunları toplamamız gerekiyor. Haydi şortunu giy havuza atla.

Serhat hemen şortunu giyip havuzun kenarına gider. Suyun altını görmeye çalışır. Bozuk parayı görünce hemen suya atlar. Havuzun derin olmayan 1 metrelik yerde suyun dibine dalar. Bozuk paraları alır suyun yüzüne çıkar.

Yol param çıktı diye düşünür. Abisi seslenir. İleride bir tane daha var.

Serhat topladığı paraları şortunun cebine koyar fermuarını kapatır. Tekrar suya dalar, ileride yine para görür onu da alır. İleride bir tane daha, bir tane daha derken Serhat'ın cebi bozuk parayla dolar.

Serhat, farkında olmadan 25 metrelik havuzu boydan boya aşmış, 1metre derinlikten, 2,5 m derinliğe kadar havuzun dibine dalıp çıkmıştır. Havuzdan çıktığında abisi, teşekkürler Serhat, sen olmasaydın bunu tek başıma yapamazdım der. Topladığın paralar da senin ödülün.

Serhat, eve giderken çok mutlu olur. O günden sonra yüzmeyi çok sever. Hergün havuza gider çok çalışır yüzme şampiyonu olur. Hayata kulaç atan Serhat Şampiyon, daha sonra antrenör olur.

Kendisine yüzmeyi sevdiren abisinin taktiğini öğrencilerine uygular. Havuzdan aldığı bozuk paralardan bir tanesini madalyalarının yanında saklar...

(Suya düştüğümüz için değil, sudan çıkamadığımız için boğuluruz. Louis Cole)...

Şunu bilmeliyiz ki, en başarılı insanların, alkışlanan ve onure edilen kişilerin çoğu, başarısızlık ve umutsuzlukla savaşmak zorunda kalmış, başarıya ancak bu şekilde ulaşmıştır. Kişiler gerçekten isterlerse, seçimlerini özgürlük, mutluluk ve sevgiden yana kullandığı anda özgür, mutlu, sevmeye yetenekli olurlar.

Çünkü önemli olan tek şey, insanların kendi kararlarıdır. Geçmişimizin etkisi de ancak bizim ona yüklediğimiz kadarıyla sınırlıdır. Mutlu bir hayat, keyif veren bir süreçtir. İnsanların meslekleri ne olursa olsun, her insanın yaşamla ilgili bir süreci vardır.

Her rastlantının ve deneyimin kendine özgü bir etkisi vardır. Hepimiz, rüzgârın bir ovada çalıları şekillendirdiği gibi şekilleniriz. Eğer her birimizin bu yaşamda oynayacağı bir rol varsa, hayata sevgiyle bakabilmeyi, bunun için çabalayabilmeyi öğrenmeliyiz.

Serhat'ın abisinin kardeşine verdiği cesaretle, Serhat yüzmeyi çok sevmiş, hayata kulaç atarak ŞAMPİYON olmuştur. Serhat, abisinin kendisine verdiği cesareti hiç unutamaz çok gururlanır. O günden sonra hep atılgan ve kararlı olur.

(Başaracağına inanıyorum. Hemen gel ve yola çıkmak için, hazırlıklara başla. Yarın bambaşka bir insan olacağım diyorsun, niçin bugünden başlamıyorsun... Epiktetus)...

SAYGILARIMLA