Sevgi ve Hoşgörünün Şehri Konya: Şeb-i Arus'ta Dünya Buluşuyor

Mevlana, 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içinde yer alan Belh şehrinde doğmuştur. Babası Bahaeddin Veled, dönemin ünlü bir alimiydi. Aile, Moğol istilası nedeniyle Belh'ten ayrılarak çeşitli yerlerde konakladıktan sonra Konya'ya yerleşmiştir.

Mevlana, babasından ve onun vefatından sonra babasının öğrencisi olan Seyyid Burhaneddin’den eğitim almıştır. Arapça, fıkıh, tefsir, hadis, kelam ve tasavvuf gibi alanlarda derin bilgi sahibiydi.

Mevlana’nın hayatındaki en önemli dönüm noktası, 1244 yılında Şems-i Tebrizi ile tanışmasıdır. Şems, Mevlana'nın içsel dönüşümüne yol açarak, onu tasavvufun derinliklerine çekmiştir. Bu dostluk, Mevlana'nın tasavvuf anlayışını ve eserlerini şekillendirmiştir.

Mevlana’nın düşüncelerinin merkezinde sevgi, hoşgörü ve insanın içsel yolculuğu yer alır.

Tasavvuf anlayışına göre:

Sevgi ve Hoşgörü: Mevlana, tüm insanları din, dil, ırk ayrımı yapmadan sevmeyi öğütler. "Gel, ne olursan ol yine gel" sözleri, onun insanları kucaklayan anlayışını simgeler.

Birlik ve Vahdet: Her şeyin Allah’tan geldiğine ve sonunda Allah’a döneceğine inanır. Varlıklar arasındaki birlik ve bütünlük fikrini işler.

İnsanın Kendi İçine Yolculuğu: Mevlana, insanın kendi nefsiyle mücadelesini ve gerçek "benliğini" bulma arayışını anlatır.

Mevlana'nın öğretileri, her yıl Aralık ayında Konya’da düzenlenen Şeb-i Arus etkinliklerinde tekrar tekrar hatırlanıyor.

Mevlana, ardında büyük bir edebi miras bırakmıştır. Bu miras halen Konya Mevlana Müzesinde sergilenmektedir. Bunlar;

Mesnevi: Tasavvufi hikayeler ve öğretiler içeren altı ciltlik bir eserdir. Mesnevi, İslam dünyasında “Kur’an’ın özü” olarak adlandırılmıştır.

Divan-ı Kebir: Şiirlerinden oluşan bir eserdir. Coşkulu ve lirik bir üslupla yazılmıştır.

Fihi Ma Fih: Mevlana’nın sohbetlerinin derlenmesiyle oluşmuş bir eserdir.

Mektubat: Mevlana’nın çeşitli kişilere yazdığı mektuplardan oluşur.

Mecalis-i Seb’a: Mevlana’nın yedi vaazını içerir.

Ayrıca Mevlana'nın yaşadığı döneme ve Osmanlı dönemine ait el yazması Kur’an-ı Kerimler gibi peygamberimize ait olan Sakal-ı Şerif de müzede ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.

Konya, bu yıl da Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin vefatının 751. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen Şeb-i Arus etkinliklerine ev sahipliği yapıyor. “Düğün Gecesi” anlamına gelen Şeb-i Arus, Mevlana'nın Allah'a kavuşma anını kutlayan bir etkinlik olarak sevgi, hoşgörü ve barışın sembolü haline gelmiştir.

Bu Yılki Etkinlikler ve Program

2024 yılı Şeb-i Arus etkinlikleri, 7-17 Aralık tarihleri arasında gerçekleşiyor.

Program kapsamında semâ gösterileri, tasavvuf konserleri, sergiler, konferanslar ve Mevlana'nın düşüncelerini tanıtan çeşitli etkinlikler düzenleniyor.

Konya Büyükşehir Belediyesi'nin organize ettiği bu etkinliklere yurt içinden ve dışından binlerce ziyaretçi katılıyor.

Turistlerin Yoğun İlgisi

Bu yıl, Şeb-i Arus etkinlikleri kapsamında 50'den fazla ülkeden ziyaretçi Konya'ya akın ediyor. Oteller tam kapasite dolarken, restoranlar, hediyelik eşya dükkânları ve yerel esnaf da bu yoğunluktan olumlu etkileniyor.

Yurt dışından gelen turistlerden biri olan Amerikalı sanatçı Sarah Brightman, etkinliklerle ilgili şunları dile getirdi: “Mevlana'nın sevgi ve barış mesajı beni çok etkiledi. Semâ gösterilerini izlemek bambaşka bir deneyim. Buradaki atmosfer, tüm insanların bir arada olabileceği bir dünyayı hayal ettiriyor.”

Semâ ile Manevi Yolculuk

Etkinliklerin en çarpıcı noktalarından biri olan semâ gösterileri, Mevlevi dervişlerinin manevi yolculuğunu temsil ediyor. Dönerek yaptıkları zikrin, insanın Allah ile birliğini ve varlık âleminin döngüsünü anlattığı ifade ediliyor. Bu ritüel, izleyenlere hem görsel hem de manevi bir deneyim sunuyor.

Ekonomik ve Kültürel Katkılar

Şeb-i Arus etkinlikleri, sadece manevi değil, aynı zamanda ekonomik ve kültürel anlamda da büyük önem taşıyor. Konya esnafı, turistlerin ilgisi sayesinde hareketli günler yaşıyor. Yerel sanatçılar ve zanaatkârlar, Mevlevilik ile ilgili el yapımı ürünlerini tanıtma fırsatı buluyor.

Konya Türk Turizmi Derneği Başkanı Nilgün Çelebi, Şeb-i Arus'un turizme etkisini şu sözlerle özetliyor: “Bu etkinlikler, sadece Konya'nın değil, Türkiye'nin kültürel zenginliklerini dünyaya tanıtmak için bir fırsat. Her yıl artan bir ilgiyi görüyoruz ve bu durum bizi mutlu ediyor.”

Mevlana’nın Mesajı Bugün Hala Canlı

Mevlana'nın sevgi, hoşgörü ve birliğe dair mesajları, günümüzde hala tüm dünyada yankı buluyor. Şeb-i Arus, bu mesajların sadece Türkiye'de değil, tüm insanlığa aktarılmasında kritik bir rol oynuyor.

Bu yıl da Konya, Şeb-i Arus vesilesiyle sevgi, barış ve hoşgörüyle donanıyor. Mevlana'nın dediği gibi: “Düşünce karanlığının sonuçlarını görebilmek için sevgiyle bakış açısı geliştir.”

Bu etkinlikler, sevginin ve barışın önemi üzerine bir kez daha düşünmemizi sağlıyor.