Diyanet İşleri Başkanımız Prof.Dr. Ali Erbaş Cuma Hutbesi'nde yıllardır duymaya hasret kaldığımız ahlâkî tavsiyeleri bir, bir sıraladı.

Bu tavsiyeler asırlardır İslamın sancaktarlığını yapan vatanın evlatlarını öyle bir rahatlattı ki; şimdilerde korona tehdidi yüzünden evde kalmalarının verdiği stresi bir anda üzerlerinden attırmayı sağladı.

Rahatsız olanlar oldu mu?

Üç beş kişi olmuştur.

Malazgirt Zaferinden beri mücadele ediyorlar.

O kadar da olsun.

DİB Erbaş hocayı tebrik ediyorum.

Görevinin gereğini yapmıştır. Yapmaya da devam etmelidir.

Milletle beraber, devletin tepesinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ dan en büyük destek de gecikmeden gelmiştir.

Bu millet kimin sözde özgürlük istediğini, kimin ‘ayrıştırma dili kullanılmasın’ kılıflı cümlelerin arkasına sığındığını çok iyi bilir.

Çünkü bedelini ödemiştir.

Ecdadımız Selçuklu, beylikler yüzünden birliğini sağlayamadığı için, Osmanlı İmparatorluğu da engin hoşgörüsü yüzünden toprak kayıplarının yanında, milletinin çok acılar çekmesine çare olamamıştır.

Tarihçiler, özellikle 1900’lü yıllarda özgürlük bahanesi ile iyice azgınlaşan çapulcu takımlarının Errneni, Yahudi ve Rum asıllı mebusların desteğiyle Devleti Aliyye-i Osmaniye’yi hasta adam durumuna düşürdüğüne dikkat çekerler.

Osmanlı parçalanmıştır. Binlerce kilometrekarelik topraklarımız elden çıkmıştır. Ecdadımız başta Ermeniler olmak üzere Yahudi ve Rum çetelerinin zulmünden çok acılar çekmiştir.

Ama bu devlet ve din düşmanlarının kahpelikleri hiç bitmemiştir.

Dün nasıl saldırıyorlarsa, bugün de aynılar.

Hareket noktaları ‘özgürlük, ayrıştırmayın ve kardeşlik’ kılıflarıdır.

Osmanlı Devleti’ni 33 yıl idare eden Sultan Abdülhamit Han’ın başına gelenleri hatırlayın.

Önce ‘Özgürlük’ kılıfıyla çapulcuları ayaklandırdılar. Sonra da hem Sultanı tahttan indirdiler, hem de sarayı yağmaladılar.

600 yıllık devleti çökerttiler.

Zannedersiniz ki; içimizden birileri. Aslında içimize giren din ve devlet düşmanları.

Dün, Ermeni Ayan (Senato) üyesi Aram Efendi, Draç Mebusu Arnavut Esad Toptani, Yahudi Selanik Mebusu Emanuel Karasso. Bugün de bunların torunları.

Sadece Emanuel Karasso’yu biraz tanıyın.

Yahudi ve 33 derecelik Mason üstad-ı azam. Dünya Harbinde vagon ihtikârlarından muazzam paralar kazanmış, Mütareke devrinde ise İtalya'ya kaçmıştı. Hain aynı zamanda İtalyan vatandaşıymış!

Bize rahat yok.

Çünkü bizde hain kılıflı ‘Özgürlük’ isteyen çok.